- Bu konu 1 yanıt içerir, 2 izleyen vardır ve en son 15 yıl 5 ay önce
ImraHor tarafından güncellenmiştir.
- YazarYazılar
- 10 Şubat 2009: 14:36 #20407
Murat KUTAY
ÜyeAnkara Üniv. Vet. rak. Dcrg. 44. 1-8,1997
VETERİNER HEKİM TERİMİ ÜZERİNE TARİHSEL BİR ARAŞTIRMA
Atilla ÖZGÜR*AKey Words: Veterinarian, Baitar, term ofveterinarian
Özet Hayvan tedavi sanatı uygarlığın kendisi kadar eski olarak kabul edilir.
Veteriner hekim terimi halen birçok ülkede kullanılmakta olup orijini l!-:ı’ki Roma ~va uzanır.Veteriner hekimler, çeşitli dillerde özel terimlerle ifade edilmişlerdir.
Hammurabi Kanunlarmda “Öküz Doktom “, “Eşek Doktoru” unvanı verilmiştir.
Eski Hindistan ‘da “Palakapya .’.’ ve “Salihotra” }il ve at doktorlarma verilen adlardır. Antik Yunan ‘da at hekimlerine “Hippiatroi” ve Bizans ‘ta “Hippiater” adı verilmiştir.
islam ülkelerinde 9. ve 15. Yüzyıllar arasmda veteriner hekimlip) ile ilgili
birçok el yazması yaZlIJ1l1ştır. Bu yazmalar genellikle at yetiştiriciliği ve hayvan hastalıklan üzerine olup çoğunlukla “Bay tamam e ” olarak adlandmllrlar. Bu eserlerin yazarlanna ve konunun prati.ıyenlerine .. Baytm'” denmiştir. Bıı sözcük.
Türkiye ‘de Osmanlı döneminde ve Cumhuriyetin ilk 15 yılmda kullanılmıştır.
“Veteriner Hekim” terimi 1937 ‘den beri resmen kullanılmaktadır.Anahtar Kelimeler: Baytar, veteriner hekim terimi, veteriner hekim teriminin orijini
. Dr Araştırma Giirevlisİ, Ankara Ünivcrsitesi Veterincr Fakültesi. Veteriner Hckimliği Tarihi ve Deontooji Anahilim Dalı, Ankara.
Turkıye 98 Giriş
Veteriner hekimliği insanlık tarihinin en eski mesleklerinden biri olarak kabul edilmektedir (42). Çağdaş anlamda veteriner hekim: hayvan hastalıklarının sağaltımından, hayvanların ıslah ve üretiminden, hayvan ve
hayvansal ürünlerin üretimden tüketime kadar olan aşamalardaki işlevlerinden sorumlu ve yetkili meslek adamı olarak tanımlanmaktadır
(15,25,43). İ
lk uygarlıklardan başlayarak günümüze dek geçen süre içinde veteriner
hekime ve mesleğine farklı isimler verilmiştir (25,28,39,40).
Yirminci yüzyılda dünyanın çeşitli ülkelerinde “veteriner hekim-veteriner
hekimliği” terimi kullanılmağa başlanmıştır (50).
İngilizce’de “veterinary medicine”, Fransızca’da “medicine veterinaire”,
İtalyanca’ da “medico veterinaria” veya “medicus veterinarius” gibi isimler verilmiştir (13).
Türkiye’de Cumhuriyetin ilanından sonra, Türk dilini özleştirme ve sadeleştirme çalışmaları başlatılmış; bu amaçla Türkiye
Büyük Miııet Meclisinin i Kasım i928 tarihli toplantısında, Başbakan İsmet İnönü’nün önerisi üzerine Yazı Yasası kabul edilmiş; iki gün sonra, 3 Kasım i928’de ise “Türk Alfahesi”nin kullanılması kararlaştırılmıştır (51).
Bu çerçevede “veteriner hekim” terimi üzerinde de büyük bir duyarlılık ve özenle durulmuş; Osmanlı döneminden gelen ve Cumhuriyetin ilk yıllarında kuııanılan “haytar” sözcüğünün “veteriner hekim” terimi ile değiştirilmesi çalışmaları i930’larda başlatılmıştır (7,30).Son 70 yılda veteriner hekimlerin deontolojik yönden ve özlük hakları açısından en önemli konularından birini “veteriner hekim” terimi üzerindeki gelişmeler oluştunnuştur. Bu konudaki tartışmalar 1998 yılında da güncelliğini korumaktadır.
Bu çalışma “veteriner hekim” terimini genelde tarihsel açıdan, özelde Türkiye’deki gelişimi bakımından araştırmak ve meslek kamuoyu ile
ilgililere gerekli, yeterli ve doğru bir bilgi sunmak amacıyla yapılmıştır.Materyal ve Metot
Araştırınanın materyalini Türkçe ve yabancı dillerde yayımlanmış olan veteriner hekimliği periyodik ve kitaplarından sağlanan konuya ilişkin bilgiler ile veteriner hekimi terimi üzerine yazılmış monografiler ve arşiv
belgeleri oluşturmuştur.
Birinci elden kaynaklara ulaşılarak analiz, sentez ve
retrospektif değerlendirmeler yapılmıştır.Veteriner Hekimliği Mesleğinin Doğuşu veTanımlanmasl
İlk insanların barındıkları mağaraların duvarlarına çizdikleri hayvan figürleri ve av sahncleri insan-hayvan ilişkisinin en eski örneklerini oluşturmuştur (15,29,42).
İnsan, hayvanları sürekli olarak gözlemlemiş ve zamanla onları rastgele öldürmek yerine, evcilleştirerek çeşitli ürünlerinden yararlanma
yolunu seçmiştir (II ,29).Evcilleştirme ile hayvanların ürünlerinden ve gücünden yararlanmaya başlayan insanlar, onların hastalıklarıyla da ilgilenmişler; böylece,
veteriner hekimliği doğmuştur (I O).Klasik kaynaklarda (28,39,40,42,43) insanların
hayvanları evciııeştirerek ilk zenginliklerine
sahip oldukları, bu nedenle hayvanların
sağlıklarına büyük özen gösterildiği, böylece,
insan hekimliğinin yanısıra hayvanların tedavi
sanatının da doğup geliştiği ileri sürülmüştür.
Lechlainche (28) insan ve hayvan hekimliğinin
çok uzun bir süre bir arada yoğrulduğunu;
insanın kendisine yaptığı tedavileri hayvanına
da uyguladığını belirtmiştir.
Yazılı kaynaklar öncesine ait mağara
dönemi kalıntılarında hayvanların
beslenmelerine ve hastalıklarının
sağaltılmalarına ilişkin birçok resım ve
kabartma saptanmıştır (14,14,39,43).
Memphis Mabedindeki kabartmalardan,
veteriner hekimliği eğitiminin M.Ö. 3 binlerde
başlatıldığı; tedavilerin, hayvan hastalıklarını
iyileştirmek amacıyla yetiştirilen elemanlar
tarafından yapıldığı saptanmış; kümes
hayvanlarının hastalıkları ile ilgilenenlcre
“tavuk doktoru” denildiği belirlenmiştir (43)
Eski Hindistan’da evcil ve yaban hayvanı
ayrımı yapılmadan tüm hayvanlara büyük önem
verilmiş: balık ve kuş’tan file kadar her türlü
hayvanın tedavi edilebildiği hayvan hastaneleri
açılmış; fii hastalıklarını tedavi edenlere
“Palakapya”, at sağlığı ile ilgilenenIcre ise
“Salihotriya” adı verilmiştir (39,43)
Günümüzde de Hindistanın birçok yerinde halk
VETERil’:ER HEKİlvl TERİMİ [ZERiNE TARİHSEL BİR ARAŞTIR~1A 99
Mulomedicinae” (M.S.5. yüzyıl) adlı eserinde
kullanılmıştır.
Webster’ de (49), “art” sozcugunun
kökeninin Latince’ de “ars” veya “artis” olarak
yer aldığı; “artist” sözcüğünün de “hekim”,
cerrah” anlamına geldiği saptanmıştır.
Smithcors’a (41) göre, Blaine,
“veterinarius” sözcugunun Latince’ de yük
hayvanı demek olan “veterina ad vecturam
idonea” dan köken aldığını belirtmektedir.
Eski etimologlara göre kelimenin aslı
“venıerina” dır. Bu terim hayvana yük bağlanan
bel ve karın bölgesini ifade etmenin yanısıra
hayvan hekimliği anlamında da
kullanılmaktadır (41).
Sınithcors’ a (40) göre, Latin gramerci
Raccus, veterinus’un kökeninin “vehere –
taşımak”tan geldiğini ve Arapça, “ve- yıl”
kökünden “vetus” sözcüğünün türediğini
bildirmiştir
Orta çağ boyunca Almanca’da at seyisi
anlamına gelen “marescalcus” ve “marescalk”
(22), İngiliz dilinde uzun bir süre “ferrer” ya da
“ferrier” daha sonraları da “farrier”
kullanılmıştır (41).
Froehner (22), Leclainche (28) ve
Smithcors’a (41) göre, çok uzun bir süre
unutulan “veterinarium” terimi 15. yüzyıldan
itibaren yeniden kuııanılmaya başlanmıştır.
Bugün bir çok ülkede veteriner
fakültelerinin, ilgili kurum ve kuruluşlarının
adlarında “veterinary medicine”
kuııanılmaktadır (50).
“Baylar” Terimi
İslam ülkelerinde 9. ve 15. Yüzyıllar
arasında veteriner hekimliği konusunda birçok
el yazması yazılmıştır. Bu yazmalar genellikle
at yetiştiriciliği ve hayvan hastalıkları üzerine
olup çoğunlukla “Baytamame” olarak
adlandırılırlar. Bu eserlerin yazarlarına,
hayvanların beslenmesi, bakımı ve sağlıkları ilc
ilgilenen kişilere baytar adı verildiği
belirtilmiştir (12,17,19). Türkiye’de uzun yıllar
boyunca veteriner hekim terimi yerine “baytar”
sözcüğü kuııanılmıştır (16,32,38).
Çeşitli yazarlar (14,23,33,38,44,45)
baytar sözcüğünün kaynağı ve anlamı üzerinde
durmuşlardır.
arasında veteriner hekime “Salutri”
denilmektedir (16).
Leclainche (28), Sümerlcrde insan
hekimlerine “A -su” denirken, hayvan
hekimlerine de “Monai-su” adının verildiğini
bildirir. Babillerden kalan en önemli belge olan
Hammurabi Kanunları’nın 224. ve 225.
Maddelerinde “öküz doktoru” ve “eşek doktoru”
terimleri kullanılmıştır (40,42,43,47).
Antik Yunan’da at doktoru anlamına da
gelen “hippiatroi” sözcüğü (42,43), Bizansta
“hipiateı”’ terimine dönüşmüştür (27).
Smith’e (39) göre, Roma’da veteriner
hekim teriminden önce “mulo-medicus”
“medicus veterinarius”, “medicus jumentarus”
ve “equarius medicus” terimleri kullanılmıştır.
Roma İmparatorluğunun ilk dönemlerinde katır
hekimliğini ifade eden “mula medicus”
sonraları tek tımaklı hayvanların hekimliği
anlamında olan “veterinarius medicus”a
dönüşmüştür (40,41). Latince’de “veterinarius”
sözü boyunduruk altında çalışan hayvanları
tanımlamaktadır (40).
Webster’de (49), “veterinary” sözcüğü
Latince “veterinarius” köklü olarak gösterilmiş,
“veterinus”un “yük hayvanı”; “vetus” ve
“veteris”in “yaşlı” anlamına geldiği
belirtilmiştir.
Dunlop (lS) ve Karasszon’a (25) göre,
Romalılarda bir zafer kazanıldıktan sonra veya
her beş yılda bir “suovetarulia” denen törenler
düzenlenir; bu törenierde kurban edilecek
hayvanlar (I domuz, i koyun, 1 boğa) “suoveıaurinarium”
olarak adlandırılan bir yerde
bekletilirler; bu hayvanlarla i1gilenenlere de
“suo-veıaurinarii” adı verilirdi. Yazarlar
(15,25) “veteriner” sözcüğünün sus (domuz),
ovis (koyun) ve taurus (boğa) sözcüklerinin
kısaltmalarından şekillenen melez bir terim
olabileceğini ileri sürmüşlerdir.
Leclainch’ e (28), göre Romalılar hayvan
hekimine “medicus veterinarius”, hayvan
hekimliği işine de “ars veterinaria” ismini
vermişlerdir.
Smith’ e (39) göre, “veterinarius”
sozcugu Yarro (MS. ı. yüzyıl) ve
Columella’ nın (MS. i. yüzyıl) eserlerinde
geçmiş olmasına karşın hayvan hastalıklarını
tedavi etme ıŞı anlamında ilk olarak
Vegetius’un “Artis Veterinariae sive
100
Hüseyin Hüsamettin (23), hayvanların
barınaklarına “ağar” veya “ahır” dendiği gibi
“lar” da denmekte olduğunu; ahırlarda barınan
hayvanlarların sıhhatleri ile uğraşanlara da
“baytar” adı verildiğini belirtmektedir. Yazar
(23) hu kelimenin “tarbayı” diğer anlamıyla
“ahır beyi” yani “imrahor” anlamında olduğunu
yazmıştır.
Sarıata (38); bu tanımlamanın, terımın
anlamını daralttığını, baytar’daki ana kökün
eski Türkçedeki “Bay Ülken”e dayandığını;
bunun iyilik, ferahlık, aydınlık, baysallık
anlamına geldiğini; ‘Tar”ın ise bir ek olduğunu
ve bunun da yapıcılık, yaptırıcılık ve yapılmış
olmayı ifade ettiğini; bu eke Sümerlerin ana
Tanrıçası “Nin-tar”da rastlandığını belirtmiştir.
Yazar (38) “Baytar” terimini “iyilik yaratan,
aydznliğa ulaştıran bir ertik sahibinin adı ve
vmfidır “şeklinde tanımlayarak, terimin Türkçe
kökenli bir kelime olduğunu ileri sürmüştür.
Kamus-ı Türkı’de (45) baytar terimi için
“at ve diğer hayvanlann tedavisine ve tımarları
usulüne vakıf adam”, bir başka sözlükte (
“hayvan hekimi, veteriner “tanımlaması
yapılmıştır. İslam Ansiklopedisi’nde (1) baytar
“hayvan hekimi. çobanlik yapan. hayvan
yetiştirmekte usta olan. hayvan hastalıklarının
tedavisinde bilgili, tecrübeli kimse” olarak
açıklanmakta ve sözcüğün kökeninin
Arapçadan geldiği belirtilmektedir. Devellioğlu
(ve Şemseddin Sami de (45) baıtar’ın
Arapça olduğunu bildirmişlerdir.
Suhhi Edhem (44), “baytar”ın Arapça
“al-baytar”dan alındığını, anlamının “yarıimış”
olduğunu: koyunların tımağını kesen, onlardan
kan alan kişilere de “baytar” denildiğini;
Arapların, baytarı, nalbantın karşılığı olarak
kullandıklarını; ancak, Batılı ülkelerde
sözcüğün doktor ilc yanyana kullanıldığını
belirtmiştir.
Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri
Sözlüğü’nde (33) “hayvan hastalıklarıyla
meşgulolan tabipler hakkında kullanılan bir
tabirdir. Arapça bir kelime olan baytarın manası
yarıimiştır. Tırnakları yarı k olan davarların
tırnaklarını kesene, o türlü hayvanlardan kan
alana ve yine o cins hayvanları nallayana baytar
denilmiştir. Hayvan hastalıklarına bakmak ve
onları iyi etmek üzere mektepler açılarak
oralarda mütehassıslar yetiştirildiği zaman
ATIL!.A ÜZG CR
onlara da bu ad verilmiştir.” açıklaması yer
almıştır.
Yabancı kaynaklarda (14,39,43) İslam
Uygarlığı çağındaki veteriner hekimliği bilgileri
verilirken “baytar” sözcüğü kullanılmış; bunun
Arapçada “veteriner hekim” anlamına geldiği
belirtilmiştir. Driesch (14) ise “baytar”
sözcüğün e ilişkin olarak diğer kaynaklarda
bulunmayan bir açıklama yapmıştır. Yazar’a
(14) göre, Eski Yunanca’da veteriner hekim
yerine kullanılan “Hippiatros”, Süryanice’ ye
“Pyatra” olarak, Süryanice’den Arapça’ya da
“Biyatı”’ olarak geçmiş, daha sonraları ise
“baytar” terimi kullanılmaya başlanmıştır.
“Baytar” Yerİne “Veteriner Hekim” Süreci
Türkiye’de ilk veteriner hekimliği
okulunun açılışından (I 842) itibaren, gerek
okulların, gerekse mesleğin isimlendirilmesinde
i937 yılına kadar “baytar” sözcüğü
kullanılmıştır (7, i6, 18,21 ,31) Okulların
isimlendirilmesinde kullanılan “baytar”
sözcüğü mezuniyet diplomalarının Türkçe
bölümünde de yer almış; ancak, Fransızca
çevirilerinde okulun adı “Ecr)le Civile de
Medeeine veterinaire” olarak baytar unvanı da
“Medecine veterinaire” olarak kullanılmıştır
(2).
Türkiye’de 1908’de “Osmanli Cemiyeti
ilmiyyei Baytariyesi” adlı ilk meslekı derneğin
ve bunun yayın organı “Mecmuayı Fi~nıtn-i
Baytarıyye” dergisinin adında görüldüğü gibi
“baytar” sözcüğü kullanılmış; bu demekten
sonra kurulan altı dernek ile 1930’da kurulan
bugünkü “Veteriner Hekimler Demeği”nin
adında da “baytar” sözcüğü yer almıştır (9,20).
Derneğin Dergisinde 1938 yılından itibaren
‘Türk Veterinerler Birliği Dergisi”, 1948
tarihinden sonra “Türk Veteriner Hekimleri
Derneği Dergisi” adı kullanılmaya başlanmıştır
(20).
İbrahim Ekrem (24) “Çar veya Sığır
Vebası” başlığını taşıyan ve 1930 yılında
basılmış olan kitabında kendi adının altına
“doktor veteriner” unvanını yazmıştır. Süreyya
Aygün’ün (4), 1934 tarihli “Türkiye’de
(Antraks) Dalak Yanığı ve Savaşı ve Türk
Universal Antraks rF VA.) Aşısı Üzerine
Bilgiler” adlı eserinde “Dr.Med. Vet.” unvanı
saptanmıştır. Yazar (5), 1936 ‘da ise mesleğin
VETERİNLR HEKiM TERİ:vıi ÜZERİNE TARİHSEL BİR ARAŞTIRMA 101
uygulayıcıları için “baytar hekimi” terimini
kullanmıştır.
M Şemsi Kural’ın 1937 tarihili
“Kmnparativ Anatomi Terimleri” adlı kitabının
(27) ı. Önsözünde Richter ” … anatomi,
Embryologi ve Histologi gibi iki esaslı şubesile,
Veteriner hekimliği ilminin … gelecek on yıllar
bu dönümün Türk Veteriner Hekimliğinin
inkişafındaki ehemmiyetini … ” ve Kitabın II.
Önsözünde Kural “… Yalnız .şu farkla ki
(nomina anatomica)da yalnız insan
anatomisinin terimleri vardır, halbuki bu eser
veterinerlerin comparativ anatomisini ,., insan
ve veteriner hekimlerinin … ” ifadelerine yer
vermişlerdir.
Aygün (6), “Bulaşık ve Salgın
HastalTkIar” adlı kitabının önsözünde mesleği
adlandırırken “veteriner tabaheti” mesleğin
uygulayıcılarından söz ederken de “veteriner
/ahip” ya da “veteriner hekimi” terimlerini
kullanmıştır.
Baytar ve veteriner hekim terimlerine
İlişkin tartışmaların Türkiye Büyük Millet
Meclisi’nin gündemine ilk kez olarak “Yüksek
Ziraat Enstitüsü Kanunu’na Müzeyyel 1/1052
numaraIT Kanun Layihası ve Ziraat ve Bütçe
Fncümenleri Mazbatalan” görüşülürken girdiği
saptanmıştır (52). Yasa taslağında yer alan
“veteriner” terimi yerine Sivas Milletvekili
Reınzi Bey “hayvan hekimi” tabirinin
konulmasını, Bolu milletvekili İsmail Hakkı
Bey “veteriner tabirinin tayyznı (iptal etme)”,
Çanakkale InilletvekiJi Ziya Gevher Bey
“veterinerin baytar olmasını” teklif etmişler,
teklifleri n oylanması sonucunda veteriner
yerine baytarın ku lIal1llması kabul edilmiştir
(52).
Bekman (7) ve Mavroğlu (30), belge
göstermeksizin, baytar yerine veteriner hekim
teriminin ilk kez 1937 yılının Haziran ayında
kullanıldığını bildirmişlerdir. Meclis Arşivinde
yapılan incelemede, aynı yıl (1937) “Ziraat
VekGleti Vazife Teşkilat Kanunu”na ilişkin
olarak Bütçe Komisyonu tarafından hazırlanan
“Mazbatada” (54) ve Türkiye Büyük Millet
Meclisi ‘nde 28 Mayıs 1937 günü Ziraat
Vekaleti Bütçesinin tartışıldığı oturumda (53)
“baytar” teriminin kullanıldığı: beş gün sonra 4
Haziran i937 Cuma günü Mecliste görüşülerek
kabul edilen “Ziraat Vekaleti Vazife ve Teşkilat
Kanunu” görüşmelerinde (54) ve bu Kanunda
(35) “Veteriner İşleri lJmum Müdürlüğü”
tanımının yapıldığı saptanmıştır.
Hasan Reşit Tankut (46), veteriner hekim
terimine ilişkin yazısında: terimin etimolojik
açıklamalarının şüpheli olduğunu ileri sürerek;
“… Kelimenin latincede geçirdiği evolüsyon
şudur. Koşu veya yük hayvanlarına= veterinus,
koşu veya yük hayvanlarına ait=veterinarius,
koşu veya yük hayvanlarına ait
ilim=veterinarius ars sonra ilim manasına gelen
ars kelimesi düşerek sade “veterinarius”
kalmıştır.” fikrini ileri sürmüştür. Yazar’a (46)
göre; Langlet, kelimenin aslının Kell’lere ait
olduğunu ve Kelt dilindeki şeklinin “Vee”
olduğunu. Almanca “hayvan” anlamındaki
“vieh” sözcüğünün bundan köken aldığını
belirtmiştir.
Pikarskiy’de (34) “bitteğh bütteğh” için
“alamet ve emarelere göre gelecektekileri bilen,
bir hadisenin vukuunu önceden hissedebilen”;
hitteğh kisi’ için de “bu gibi kabiliyetlere haiz
adam ve rüya tabir eden” açıklaması
yapılmıştır. Tankut (46): Pikarski’ye dayanarak
aşağıdaki bilgiyi vermiştir.
“Türk lehçelerinden biri olan
Yakutça’da: BüUeh kisi=sinir ve adalelerin
(kesilmiş hayvan) hareketine bakıp düşünceyi
ve tasavvuru anlayan kahin (tabip) demektir.
Büt=işaret,kchanet, alamet; Bit=alamet,
kehanet, falcılık; Bitteh=İstikbali bilmek
istidadına malik olan insan. Bu kelime
şumulünü artırarak Bütey şeklinde otlak ağıl ve
otlak anlamını almıştır. Görülüyor ki kelimenin
mcnşei Orta Asya ve Türk dilidir. Garp
dillerinden Latinceye geçen şekli ile Yakutçada
yaşayan şekli arasında ne morfoloji ne de
semantik bakımdan esaslı bir fark yoktur:
etimolojik analizleri şudur. Veterinarius’un aslı
olan “vet eğ+ev i et”, “Bütteh kişi ,., nİn aslı
olan”bıU~üğ’ üb ! üt” “b” ve “v” elemanları
lehçeye göre yer değiştirirken bir mana farkı
yapmazlar, hinaenaleyh, kelimeler daima ayni
kıvmeti muhafaza etmişlerdir. Şu halde “ve(‘
kelimesi “hüı” kelimesi gibi Türkçedir.”
9 Mart 1954 tarihinde kabul edilen 6343
Sayılı “Veteriner Hekimliği Meslekimn
İcrasına, Veteriner Hekimleri Birl(ği ile
Odalarınzn Teşekkiil Tarzına ve Göreceği İşlere
Dair Kanun”un (36) birinci maddesinde “
Yüksek Veteriner Okulları ile Veteriner
Fakültelerinden veya n1Uadeleti Maarif
102
Vekaletince tasdik edilmiş Veteriner
okullarından diploma almış olanlara (veteriner
hekim) denir.” ifadesi yer almıştır.
Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma
Kurumu 24 Temmuz 1963 tarihinde yürürlüğe
giren 278 Sayılı Kanun ile kurulmuş; i Mayıs
1965 tarihinde de bünyesinde Veterinerlik ve
Hayvancılık Araştırma Grubu adıyla bir grup
oluşturulmuştur (48). Böylece bir resmı kurum
tarafından ilk kez “veterinerlik” ifadesi
kullanılmaya başlanmıştır.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı bünyesinde
başlatılan reorganızasyon çalışmalarİ
çerçevesinde “veteriner hekim” teriminin
yeniden değişikliğe uğradığı saptanmıştır (37)
Bakanlar Kurulunun 85/9591 sayılı kararı (37)
ile Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığımn
merkez ve taşra teşkilatlarına ait kadrolar
belirtilirken diplomalarda da yer alan “veteriner
hekim” unvam yerine “veteriner” sözcüğü
kullamlmıştır.
Tarım Annan ve Köy İşleri Bakanlığına
sunulan 9 Şubat i986 tarihli yazıda (I 3)
veteriner kelimesinin. hekim sözcüğüyle
birlikte kullamlması gereği tarihsel ve
etimolojik açıklamalarla bildirilmiştir. Aynı
metin (13) Tarım ve Köy İşleri Bakanının
talimatı üzerine 23 Ekim i997 günü Bakanlığa
iletiimiştir. Bu metin, Bakan’ın 26 Ekim 1997
tarihli yazısına (3) gerekçe olarak eklenmiş ve
Bakanın “.. 190 sayılı Kanun Hükmünde
Kararname eki cetvellerde ‘Veteriner’ olan
kadro unvanlarımn ‘Veteriner Hekim’ olarak
değiştirilmesi zarureti ortaya çıkmış
bulunmaktadır. Bu nedenle Bakanlığımızca
yapılacak işleme esas olmak üzere ‘Veteriner’
unvanlı kadroların ‘Veteriner Hekim’ olarak
değiştirilmesi hususunda gereğini arz ederim”
ifadeli yazısının Maliye Bakanlığı’na ve
Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığına
gönderildiği saptanmıştır.
Tartışma ve Sonuç
Veteriner hekim-veteriner hekimliği
terimlerinin yerine eski uygarlıklarda farklı
sözcüklerin kullamldığı; örneğin, Antik
Yunanistan’da at hekimi için “lıippiatroi”
(42,43), Bizansta “hipiater” (22), Roma’da
“l1lulo-medicus” “medicus veterinarius”,
“medicus junıenıarus” ve “equarius medicus”
gibi isimlerin verildiği saptanmıştır (39). Gerek
ATILLA ÖZG”GR
bu örneklere, gerekse Vegetius’un “Artis
veterinariae sive mulomedicina” adlı eserine
(39) dayanarak “veteriner hekim” teriminİn
Eski Romalılar zamanından beri kullanıldığı
ileri sürülebilir.
Drie..’lch (14) Eski Yunanca’daki
“Hippiatros” sözcüğünün, Süryaniceye
“Pyatra”, Arapçaya da “Biyatr” olarak geçtiğini
ve sonra da “baytar” olarak kullanıldığını
belirtmiştir. Gerçekten de İslam Uygarlığı
çağının en eski ve özgün veteriner hekimliği
eserlerinde “baytar” sözcüğünün yer aldığı ve
bu eserlere de baytamamc adı verildiği
saptanmıştır (12,17).
En eski Türkçe sözlük olan Divan-üI
Lügat-it Türk’ de (26) “haytar” ya da buna
ilişkin bir açıklama saptanamamıştır. Bu durum
dikkate alınarak. baytar sözcüğünün Türk
diline, İslamiyet ile girdiği ve Türkçe bir
sözcük olmadığı; Cumhuriyet’in kuruluşu ile
başlatılan yenilenme hareketleri çerçevesinde
yer alan dil çalışmalarında veteriner
sözcüğünün üzerinde de hassasiyetle
durulmasının bu nedenden kaynaklandığı ileri
sürülebilir.
Veteriner hekimliği ogretim üyeleri
tarafından 1930’larda yayımlanan kitaplarda
(4,5,6,27), “veteriner hekimliği ve veteriner
Iıekimi” terimlerinin kullanılmış olması;
Aygün ‘ün Bulaşık ve Salgın Hastalıklar adlı
kitabının (6) önsözündeki ” … Derslerimizde
Türkçesi kullamlmış ve bir bilgi deyimi yerine
geçebilecek olan sözleri Türkçe olarak söyleriz.
Türkçesi olmayan veya bir ıstılah yerini
tutamıyan deyimlerin Arapçaları yerine
arsıulusal ilim ve fen dili olarak kullamlan
Latince ve Eski Yunanca Terimleri üstün
tutmaktayız … ” şeklindeki ifadesi, dilin
özleşmesinde ve uluslararası anlam kazanmış
terim ve tanımlamaların izlenmesinde ve
kullanılmasında veteriner hekimler tarafından
gösterilen duyarlılığı yansıtan tarihi nitelikli
belgeler olarak kabul edilebilir.
Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma
Kurumu’ na bağlı olarak kurulan “Veterinedik
ve Hayvancılık Araştırma Grubu” (48) adındaki
“veterinerlik” sözcüğü 1980’li yıllardan itibaren
yapılagelen tartışmalar çerçevesinde ele
alınabilir.
VETERİ:–JER HEKİM TERiMi ÜZERİliE TARIHSEL BIR ARAŞTIR1i 103
9. Oinçer,F.(1964): Türkiye’de Kurulan Veteriner
Derneklerile Bııgüne Kadar Olan Gelişmeleri. Türk
Veteriner Heimleri Derneği Dergisi, 34( 11-12)487-
502.
10. Oinçer,F.(1967): Türk Folklorunda Veteriner
Hekimliği Üzerine Araştırmalar. (Doktora Tezi).
Ankara Üniversitesi Veteriner ve Ziraat Fakülteleri
Basımevi, Ankara.
Veteriner
Veteriner
No:259.
16. Erk,N. (1959): Tarih Boyuııca Veteriner Hekime
Verileli Adlar. Türk Veteriner Hekimler Demeği
Dergisi. 29(151)189-194.
17. Erk,N.(1960): A Study of Veterinary Section of ıbn
al-Awwam’s “Kitab al-Falaha”. M.S.U. Veterinarian.
21(1)42-44.
18. Erk,N. (1966): Veteriııer Tarihi. Ankara Üniversitesi
Veteriner Fakültesi Yayınlan: 195, Ders Kitabı:97.
Ankara Üniversitesi Basımevi, Ankara.
19. Erk,N.,Dinçer,F.(1967): XVinci ya da XVlIlcl
Yüzytla Ait Olduğu Sanılan Bir Baytarname
İncelemesi. A.Ü.Vet.Fak.Derg.XIV (2) 117-139.
20. Erk,N.,Uinçer,F.(1967): Türk Veteriner Hekimleri
Derneği Dergisinin Yayın Hayatı ve 1930- ı944
yılları İndeksi. Türk Veteriner Hekimleri Denıeği
Yayınları No: 25.
Erk, N., Oinçer, 1′.(1970): Türkiye’de
Hekimlik Öğretimi ve Ankara Üniversitesi
Fakilitesi Tarihi. A.Ü. Vet. Fak.Yay.
A ÜI3asımevi, Ankara.
22. Froehner,R. (1952): Kulıurıeschichte der
Tierhei Ikımde.I. Band. Tierkraııkheit eli,Heilbest rebımg
en. Tierarzte im Alteıtum Terra- Verlag, Konstan/..
21.
IL. Oinçer,F.(It)80): Veteriner Hekimlik ve Halk Sağliğı
(Diinyada ve Türkiye’de). Gıda Bilimi vc Tcknolojisi
Dergisi, 3 (1-2) 7 -19.
12. Oinçer,F.(1982): Türk Folklorunda Veteriner
Hekimliği Yazılı Kaynakları. ıı. Milletlerarası Türk
Falklor Kongresi Bildirileri. Cilt IV, ı23-130
Başbakanlık Basımevi, Ankara.
13. Dinçer,F.(19!!6): TOK. Bakanlığma S/mulmak
Vzere Aııkara Vniveı:~itesi Veteriner Fakültesi
Dekaıılığ1l1a Verilen Metin. Ankara Üniversitesi
Veteriner Fakültesi Veteriner Hekimliği Tarihive
Deontoloji Anabilim Dalı Arşiv Belgesi.
14. Orh.-sch,A. (1989): Geschichte der Tiel1nedizin, 5000
‘ıahre Tierheilkımde. Callwey. München.
15. Ounlop,R.,WiIliams,O ..J. (1996): Veteriııary
Medicine. Aıı II/ustraıed Histoıy. Mosby-Year Book
Ine .. Missouri.
23. Hiiseyin Hüsamettin (1329-1332): Amasva Tarihi.
Cilt 11,.1′.//3. Necmi İstikla! Matbaası, İstanbuL
24. İbrahim Ekrem (1930): Çor veya Sığır Vehasl.
Resimli Ay Matbaası TLŞ., İstanbuL
25. Karasszon,U. (19!!!!): A Concise History oj
VeterilIGIY Medicine. (Translated by E.Farkas).
Akademiai Kiado, Budapest.
8. DeveIIioğlu,F. (1962): Baytar.Osmanlica Türkçe
Ansiklopedik Luıat,t-:ı’ki ve Yeni Hmflerle 05.91.
Doğuş Ltu.Şti.Matbaası, Ankara.
Dinçer’ in (13) belirttiği gibi veteriner
hekim terimi, yanm yüzyılı aşkın bir süreden
beri ülkemizde kuııanılan, çeşitli yasalarda bu
şekli ilc belirtilmiş olan; gerek gramatik,
gerekse fonetik yapısı ilc dilimize yerleşmiş bir
kavramın ifadesidir. Bu iki sözcük ancak bir
arada kuııanıldığında meslekı bir anlam
kazanır: ayn kullanılmaları kavram kargaşasına
ve dil yozlaşmasına yol açar. Yasalarımızda ve
hunlara ait uygulamalarda yer alan ve ifade
hulan “veteriner hekim” teriminin “veteriner”
sözcüğü ilc kısırlaştırılması yasal açıdan da
mümkün değildir.
Sonuç olarak denebilir ki; 1937 yılından
beri resmen kullanılmaya başlanan; veteriner
hekimliği mesleğinin uygulanmasına ilişkin 9
Mart 1954 tarih ve 6343 Sayılı Kanun’da yasal
tanımını bulmuş olan “veteriner hekim”
teriminin tartışmasız olarak kullanılması
gereklidir. Bu noktadan hareketle veteriner
fakültelerinin adlarının da “Veteriner Hekimliği
Fakültesi” olarak değiştirilmesi gündeme
getirilmelidir. Böylece, hir yandan dilde
hozulma ve kirlenmelerin önüne geçilirken,
diğer yandan da yanlışlıklann giderilmesi
sağlanmış olacaktır.
1. Anonim (1949): “Baytar”. İslam Ansiklopedisi, Cilt
2, s.4:’11. Milli Eğitim Basımevi, İstanbuL
2. Anonim (1964): Şt>jik Ko/ayli Dosyası. (A.Ü.
Veteriner Fakültesi Veteriner Hekimliği Tarihi ve
Deonto!oji Anabilim Dalı, Biyografya ve
Bibliyografya Arşivi).
3 Anonim (1997): TC. Talım ve Köyişleri Bakanliğı
Personel Genel Müdiirliij,,”‘ii 26./0./997 Tarih ve
30563 Sayilı Yazısı.
4. Aygün,S.T.(1934): Tilrkiye’de (Antmks) Da/ak
Yaııığı ve Savaşı ve Türk Universal Antraks (T. U.A.)
Aşısı Üzerinde Bilgiler. Köy Hoeası Matbaası,
Ankara.
6. Aygiin,S:r.(1937-193!!): Bulaşık ve Salgııı
Hastaliklar Bilgisi. Sümer Ba~ımevi, Ankara.
7. Bekman.M. (1940): Veteriner Tarihi. Ank<ıra Basım
ve Ciltevi. Ankara.
KAYNAKLAR
5. Aygün,S.T.(1936): JIayvanlardan İnsanlara Geçen
Bulaşık Hastalıklardan Mankala İlleti (RI/am) ve
Savaş Yollan Köy iIoeası Basımevi, Ankara.
104 ATILLA ÖZGUR
28. Leclainche,E. (1936): HislOire de la Medecine
Veıerinaire.Office du Livrc. Taulouse.
26. Kaşgarlı Mahmut (1949): Divanii Lugaı-il-1i”‘rk
TerCIlmesi ÇevirenTksim Atalay. Alaaddin Kıral
Basımevi, Ankara.
27. Kural,M.Ş. (1937): Komparaıiv Anatomi Terimleri.
Cilıl. Ske/el Sysıetni. Recep Ulusağlu Basımevi,
Ankara.
29 Lucas,H.S.(1953): A Shol1 HisIOl)’ of Civilizaıimı.
The Maple Press Company. New York.
30. Manoğlu,N. (1990): Veteriner Tarihi Haklm/(Ia
Noılor. Pendik Hayv.Hast.Mcrk. Araşt. Enst.Dergisi,
21(1) 103-123.
31. Mehmed Esat (1310=1894): !v!iral-ı Mekteh-i
Harhiye. Şirket-i Mürettebiye Matbaası, İstanbuL.
32. Özenç,A.R. (1936): Tarihi Bir Vesika. Türk
Baytarlar Birliği Dergisi, 6(2)298-299.
33 Pakalın,M.Z (1946): ‘Baylar’. (Jsmaııh
Deyimleri ve Terimleri Sözliiğii Cili i ,;182.
Eğitim Basımevi, İstanbuL.
Tan1ı
Milll
41. Smithcors,J.F. (1956): BlCline’s HislOlY oL
Veterinaı)’ Medicine to iRQQJournal of the American
Veterinary Association.l28(4) i78- i84.
42. Smithcors,J.I<. (1957): VeterinGl)' Medicine cıl/d
Civilizaıion. The Centennial Rcvicw.I(3)286-302.
43. Smithcors,J.F. (1958): EvolutiOlI of ıhe Veıerinar)’
Art. Bailliere,Tindaıı and Cox. London.
44. Subhi Edhem (1334=1918 ): Nevsal-i 8cl’,’lari. Agop
Matasyon Mat., İstanbul,
45. Şemseddin Sami (1317=1901): Bayıar.Kamııs-1
7i’lrk; 5.331 İkdam Matbaası, Dcrsaadet, İstanbuL.
46. Tankut,H.R. (1937): Veteriıwire Kelimesi Uzerine
Kısa Bir Telkık Türk Baytarlar Birliği Dergisi, 7(3-
4)211-212.
47. Tosıın,M.,Yalvaç,K. (19119): Siimer.Babil. Asur
Ka/lu/llan ve Ammf-Şaqııda FemlO/1/. (2.Baskı). Türk
Tarih Kurumu Ba~ımevi, Ankara.
4R. TÜBİTAK(1989): 25. Yılda Tıirkiye Bilimsel ve
Teknik Araştı/ma Kun/mıı. Bizim Büro Basımevi,
Ankara.
49. Webster,A.M.(1957): Al’I.AI1isl. Velerinar’.
Webster’s New intemaıiolUlI Dictionary ol’ English
!,(/nguage. VoU-Il pp.155.157.2838. G.and C.
Menian Company. Publishers Springfield. Mass.
50 W.V.A.(1991): World Vcterinary Directory.lmprenta
Faresa. Madrid.
5 I. Zahıt Ceridesi (1928): 1/266 Nıımarali Kam1 ןI
Layihası Cilt: r, 1. İnikat. Ankara TB.MM
Matbaası, s.I-7
52. Zabıt Ceridcsi (1934): Yi/ksek Ziraat Eıısıilüsil
Kanunlı’l/a Afüzeyyel i/i 052 Nıımaralı Kanun
Layihası Gönişmelel1. Devre IV, İctima3, 70. İnikat,
Cilt 23, s.21 7-219, TB.MM Matbaa-‘LAnkara.
53. Zahıt Ceridcsi (1937): Ziraat Vekaleıi Biitçesi
Cİöl7işmeleri. DevreV, İctima 2, 67. inikad, Cİlt 18,
s.364-380. T13.MM. Matbaası,inkara.
54. Z”hıt Ceridesi (1937): Ziraaı Vekaleıi Va;:ile ve
34 Pikarskiy,E.K.( J 945): Bilieğit. Yakl/t Dili Sözhi&TıJ.
Ciltl.s.II2. Ebuzziya Matbaa.~ı, İstanbuL.
35 Resmi Gazete (1937): Ziraat Veka]eti Vazife I’e
Teşkilat Kanı/nu. Kanun No:3203, Gazete No:3620.
36. Resmi Gazete (1954): Veteriner Hekimliği
Meslekiııiıı İcrasıııa, Veteriner Hekimleri Birliği ile
Odalannrıı Teşekkiil Tarzıııa ve Göreceği İşlere Dair
Kanun. Kanun No:6343.Gazete No:8661.
37. Resmi Gaı.cte (19115): Bakanlar KI/nılıı Kararı.
Karar Sayısı: 85/959i. Karar Tarihi:I5 Haziraıı
1985. Gazete No: i8788.
38. Sarıata,A.R. (1937): Entiğimiziıı Taıınsal Bİr
Adıdır. O Kökiinii (Hay Ülkenjden, Ekini de
(Viıılaı)dwı Ah,.. Türk Baytari ar Birliği Dergisi, 7( 1-
2)98-100.
39. Smith,F.(1919): l1ıe F-‘arly HisıOl)’ of Veteriıwıy
LileraWre cmd iıi’ British Del’e/opmellt. Vol 1.
Bailliere. Tindaıı and Cox. London.p.20.
40 SmithcOl’s,J.F. (1955): 77ıe Family Free of ıhe
Veıerinarian. Veteıinary Medicine. Vol:L,No:l1 ,525-
530.
Teşkilan Hakkında Ka/1///1 Layihası
Bütçe Enciimenleri A1azhatalal’l
DevreV,İctiıııa 2, 71. İnibd, Ci lt
T.B.M.M. Matbaasl,Aııkara.
ve Liraaı ve
Göriişmeleri.
19. ,70-8510 Ağustos 2009: 21:23 #81319ImraHor
Üyeevvet işte tam da bu aradığım şey teşekkürlerr…
- YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.