- Bu konu 5 yanıt içerir, 6 izleyen vardır ve en son 15 yıl 2 ay önce
tugcevet tarafından güncellenmiştir.
- YazarYazılar
- 30 Aralık 2006: 09:21 #5453
Hakan ARI
ÜyeSekiz farklı fakat birbirleriyle bağlantılı molekül ailesinden oluşur. Kan dolaşımını ve normal kan pıhtılaşmasını güçlendirir. Dokuların onarımı için gereklidir, bazı yaralar etrafında iz oluşma ihtimalini azaltır. Kan basıncını azaltır, kataraktı önler, atletik performansı geliştirir, bacaklardaki krampları açar, kılcal damar duvarlarını güçlendirirken sağlıklı sinirler ve kaslar oluşturur. Ayrıca sağlıklı bir deri ve cilt için gereklidir. Anemi ve prematüre (erken-doğum) bebeklerde oluşan göz bozukluluklarına karşı vücudu korur, yaşlanmayı geciktirir ve yaşlılık lekelerini önleyebilir.
Birbiriyle ilgili birçok bileşik, E vitamini etkisi gösterir. Hemen hemen tüm vitaminler gibi E vitamini eksikliği de normal büyümeyi engeller ve bazen böbrek hücrelerinin bozulmasına neden olur. E vitamini yokluğunda hücrelerde doymamış yağ asitleri azalır ve mitokondrilerde, lizozomlarda ve hatta hücre zarı gibi organellerde anormal yapısal ve işlevsel değişiklikler görülür.
Özellikleri
E vitamini yağda çözünen vitaminlerdendir. Bu yüzden hücre zarında bol miktarda bulunur. E vitamininin etkilerini gösteren 8 tokoferol ve tokotrienol vardır. µ tokoferol diğer tokoferoller içinde en etkili olanıdır. µ-tokoferol ve daha çok kullanılan µ-tokoferol asetat hafif sarı, kokusuz, yağımsı berrak ve oldukça yapışkan maddelerdir. Tabiatte bulunan dekstro şekli fizyolojik olarak en etkili izomeridir. Suni rasemik µ-tokoferol (DL-µ-tokoferol) ve esteri, tekabül eden dekstro izomerinin % 70-75 etkisine sahiptir. β ve γ tokoferoller, µ izomerinin yarısı kadar, δ izomeriyse ancak % 1’i kadar etkilidir. Tokoferoller billuri şekilde elde edilemedi. Oksijensiz ortamda 200°C’ye kadar dayanır. Organik asitlerden 100°C’ye kadar müteessir olmazlar. Alkaliler etki eder. Oksidasyonla biyolojik etkisini hızla kaybeder. Acılaşmış yağda E vitamini bulunmaz. Işık ve bilhassa ultraviyole (morötesi) ışınlara karşı dayanıksızdır. Onun için E vitamini ihtiva eden gıdalar güneşe maruz bırakılmamalıdır. E vitaminininin bazı oksidasyon ürünleri K vitamini etkisi gösterir. Kızartmalarda E vitamininin % 50-90’ı kayıp olur. Suni olarak ağartılmış unlarda E vitaminin bir kısmı harap olmaktadır. E vitamini antioksidan olduğundan yağlara katılarak yağın dayanıklılığı artırılır.
E vitamini eksikliği
E vitamini eksikliği her hayvanda başka etki göstermektedir. Tavşan ve maymunların erkeklerinde kısırlık, hindilerde kanama, maymunlarda hemolitik anemiye vs. sebep olmaktadır. Tabiatta ve besinlerde oldukça bol olan E vitamini eksikliği insanlarda çok az görülür. Erken doğan bebeklerde E vitamini eksikliğine bağlı olarak hemolitik anemi görülür. Sindirim esnasında yağ alınamadığı zaman E vitamini eksikliği görülür ki, bu da kandaki eritrositlerin ömrünün kısalmasına yol açar. E vitamini eksik olan kimselerin eritrositleri bazı oksidan maddelere karşı dayanıksızdır. İnsanda E vitamini eksikliğinin zararının ne olduğu tam anlaşılmamıştır.
E vitamini fazlalığı [değiştir]
E vitamininin fazlalığının zararlı olduğuna dair bir keşif yoktur.
E vitamininin tedavide kullanılışı
Erken doğan bebeklerdeki hemolitik anemiyi düzeltmek en yaygın kullanım alanıdır. Orak hücreli anemide E vitamininin oraklaşma oranını azalttığı ve hastalığın prognozunu önemli ölçüde düzelttiği gösterilmiştir. Kistik pankreas fibrozu olan çocuklara E vitamini vermek faydalıdır. Yeni doğanın solunum sıkıntısını gidermekte kullanılır. Akdeniz tipi glikoz-6-fosfatdehidrogenaz eksikliği memleketimizde çok sık görülmektedir. Bu hastalara günde 800 (IU) E vitamini verildiğinde üç ay içinde hemolizin azaldığı ve eritrositlerin yaşama müddetinin uzadığı kati olarak gösterilmiştir. Bir yıllık tedavi ise bu hastaların kansızlıklarını önemli ölçüde gidermiş ve krizleri hafif atlatmasını sağlamıştır. Bazı kaynaklar, E vitamininin vücuttaki serbest köklerin birikmesine mani olduğunu ve böylece yaşlanmayı geciktirdiğini iddia ediyor. Fakat demir ve C vitamini ise bu serbest kökleri meydana getirerek iltihaplanma ile mücadeleyi kolaylaştırıyorlar.
Eğer E vitamini yaşlanmayı yavaşlatıyorsa antioksidan olan selenyum, bakır ve B2 vitamininin de bu işi yapması gerekir. E vitamini şeker hastalığındaki dejeneratif değişiklikleri önlemek, devamlı düşükleri tedavi etmek, sporcuları kuvvetlendirmek, erkek kısırlığını düzeltmek, prostat büyümelerini kontrol altında tutmak için, katarakt meydana gelmesini önlemek, bazı deri hastalıklarını tedavi etmek için kullanılmıştır. Fakat bu kullanımın mantıklı bir açıklaması da yoktur.
E vitamini kaynakları
En önemli kaynak tohum yağları (nebati) yağlardır. Ekmek ne kadar esmer ise o kadar çok E vitamini ihtiva eder. Et ve meyvede çok az vardır. Normal yeme ile günde 5-10 mg E vitamini alınır. ABD’de tavsiye edilen miktar 15 mg/gün olduğu halde Kanada’da 9 mg/gün’dür. Bazı besinlerin 100 gramında µ-tokoferol miktarı şöyledir:
* sebzelerde 90
* sıvı yağlarda 50
* tahılda 45
* yumurtada 10,7
* margarinde 10,2
* fasulyede 9
* koyun ve sığır etinde 1,7
* Tereyağda 1,6
* tavukta 1,6mg’dır.
29 Nisan 2007: 20:06 #35145HiMO1987
ÜyeAntioksidan etkisini selenyumla birlikte sinerjik olarak gösterir.Ayrıca yüksek oksijen basıncında kandaki eritrositlerin hücre membranlarını oksijen radikallerin etkisinden korur.Düşük oksijen basıncında antioksidan etki gösteren vitamin ise A vitaminidir.:whistling:
17 Aralık 2007: 13:08 #46032eren
Üyebi de en pahalı vitamin
29 Ocak 2008: 13:28 #47076vetkdkpk
Üyeteşekkürler,çok sağol.
31 Ekim 2009: 21:58 #83209cemalkulu
Üyeteşekkürler
31 Ekim 2009: 22:57 #83221tugcevet
Üyeteşekkürler
- YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.