[Murat KUTAY]

[size=x-large]AB’yi şap krizinden sonra şimdi de mavi dil korkusu sardı

Avrupa ülkeleri İngiltere’deki şap salgınından ardından şimdi de mavi dil
hastalığıyla mücadeleye soyundu. Hastalığın henüz aşı geliştirilmeyen bazı
tipleri yüzünden çiftçi zor durumda.

Avrupa ülkeleri geçen aylarda İngiltere’de görülen şap hastalığının
etkilerini silemeden mavi dil hastalığıyla mücadele etmeye başladı. AB
yetkilileri bir yıl önce Belçika, Fransa, Almanya, Lüksemburg, Hollanda ve
en son da İngiltere’nin güneyinde görülen sığırlar ve koyunları etkisi
altına alan hastalıkla mücadelede en etkin yolun aşılama olduğunu kaydetti.

Yetkililer bu açıklamayı yapmasına rağmen, çiftçiler açısından hala birtakım
sorunlar devam ediyor. Örneğin, 24 serotip mavi dil virüsünden biri olan ve
şu an hayvanlarda görülen tip olan serotip 8 için henüz aşı geliştirilmedi.

Serotip 8 için şu ana dek piyasaya sürülmüş bir aşı olmasa da, yetkililer
Intervet ve Merial firmalarının bu serotip için aşı üretimi üzerinde
çalıştıklarını ve aşının 2008’in ilk aylarında piyasada olmasının
beklendiğini belirtti.

Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü Genel Direktörü Bernard Vallat, kış mevsiminin
serotip 8’i durdurabileceğini ama havaların ısınmasıyla birlikte hastalık
riskinin yeniden ortaya çıkabileceğini dile getirirken, “Hastalık riski
ilkbaharda yeniden ortaya çıkabilir. Bu yüzden umarım aşı üzerinde çalışan
firmalar bir an önce çalışmalarını tamamlarlar ve aşı kısa sürede piyasada
olur” diye konuştu.

Aşıya talep büyük olacak

2007’de orta ve kuzey AB ülkelerinde 12 binden fazla mavi dil vakasına
rastlandı. Hastalık önceleri sadece İspanya ve İtalya gibi ılıman iklime
sahip ülkelerde görülürken, artık diğer ülkelerde de görülüyor. Bunda iklim
değişikliğinin etkisi olduğu da düşünülüyor.

2008’in ilk aylarında serotip 8 için aşının da çıkarılmasıyla birlikte,
hastalıkla mücadelede başarı sağlanacağı umuluyor. Avrupa Komisyonu
yetkilileri, aşıya büyük talep olacağını öngördüklerini belirtirken, talebi
karşılayabilecek miktarda aşı üretilmesi gerektiğini de vurguluyor. Aşının
zorunlu olmadığını söyleyen yetkililer, 27 AB ülkesinin de aşılamaya
başlayacağını umduklarını ve hastalıktan etkilenen hayvanlarını aşılama
yoluna giden çiftçilerin masraflarının AB fonuyla karşılanabileceğini
kaydediyor.

Mavi dil ihracatı etkilemiyor

Sokucu sineklerle nakledilen, viral bir hastalık olan mavi dil hastalığına
daha çok koyun ve sığırlarda rastlanıyor. Bir sürüde hastalık görüldüğünde
hayvanların büyük bir kısmı hastalanırken, ölüm az görülüyor. İnsanları
etkilemeyen hastalık, hasta hayvanın etinin yenmesi ya da sütünün içilmesi
yoluyla da bulaşmıyor. Virüs şiddetli rüzgarlar ve fırtınalarla bir bölgeden
başka bir bölgeye taşınabiliyor. Hastalıktan en fazla koyunlar etkilenirken,
virüs hayvanlarda solunum problemlerine, yüksek ateşe, topallamaya ve aşırı
salya salgılamaya neden oluyor. Bazı vakalarda hayvanın dili maviye dönüyor.
Şap hastalığından farklı olarak, mavi dil salgını görüldüğünde et
ihracatının yasaklanması zorunlu kılınmıyor.

Kaynak: Referans Gazetesi [/size]

[Yazar]

Yazılar