- Bu konu 0 yanıt içerir, 1 izleyen vardır ve en son 16 yıl 3 ay önce
ferhatpolat66 tarafından güncellenmiştir.
-
YazarYazılar
-
18 Mart 2009: 19:15 #17588
BESLENME VE YUMURTA KALİTESİ
KONU : Beslenmenin yumurta kalitesine etkileri.
İLGİ
: KANATLI BESLEME
KELİMELER :
• Kalsiyum
• Esansiyel amino asitler
• Xanthophyll
• TMA oksidaz
• Kolesterol
KAYNAKÇA :
Tercüme: Seyfi Ay – Halit Çınar, İnterkim. Poultry International’dan Dr. S.H.M. Esmail /
Mısır.
YAYININ KAPSAMI :
Ürün tanıtımıdır
Tercümedir
Kişisel veya kurumsal değerlendirmedir
Derlemedir
ÖZET :
Yumurta kabuğunun oluşumu yemin kalsiyum muhteviyatına ve kalsiyumun
biyoyaralanımına bağlıdır.
Son bulgular mangan ve çinko gibi minerallerin de yumurta kabuğu oluşumuna katkısı
olduğunu göstermektedir.
Kolza tohumu küspesi gibi, çeşitli antinütrisyonel elemanları içeren, bazı yem içerikleri;
TMA aktivasyonunu inhibe ederek yumurtanın acılaşmasına neden olabilir.
Yemin besin içeriği ile bu besinlerin üretilen yumurtadaki yoğunlukları arasında
doğrusal bir ilişki vardır.
Bazı lifli materyaller ve hipokolesterolemik etkili ilaçlarla yumurta sarısının kolesterol
seviyesi düşürülebilmektedir.
Ayda Bir Yayınlanır
SONUÇ :
Tüketici tercihleriyle de yakın ilişkisi olan; yumurta kabuğu, yumurta akı,
yumurta sarısının rengi, yumurtada acılaşma ve yumurtanın besin içeriği gibi
kalite unsurları yem içeriklerine müdahale edilerek iyileştirilebilir.
Beslenmenin Yumurta Kalitesi Üzerine Etkileri
Bu makalede amaçlanan beslenmenin yumurtanın bazı temel katile unsurları üzerine
etkilerini gözden geçirmektir. Daha iyi bir yumurta kalitesi için öneriler de yapılmıştır
Yumurta kalitesi; yumurta kabuğunu, akını, sarısını ve besin madde içeriğini tanımlayan
özel bir kavramdır. Bu özelliklerle ilgili kalite tanımları ölçülebilir olmalıdır.
Yumurta Kabuğu Kalitesi
Yemin kalsiyum muhteviyatı yumurta kabuğu oluşumunu sınırlandıran temel etkendir. Bu
etki, kalsiyum seviyesi %1’den %3’e yükseltildiğinde yumurta kabuğunun kalınlığını
328um’dan 388um’a yükseltip buna bağlı kırık yumurta oranını %26.2’den %10.2’ye
düşürerek, kendini göstermiştir.
Uygulamada yumurtacı tavuklarda %3 kalsiyum seviyesi; üstüne çıkıldığında yem tüketimi
ve yumurta verimi gibi diğer üretim parametreleri üzerinde olumsuz etkileri olabilecek, bu
maddenin yemde bulunabilecek üst seviyesini temsil eder. Buna rağmen bazı durumlarda
%5.7’ye kadar kalsiyum seviyeleriyle bütün parametrelerde olumlu cevaplar elde edilmiştir.
Bu ; tavuk ırkları arası farklara, sıcaklık, hastalık, yemin protein ve enerji kaynakları ile daha
çok beslemede mineral katkısı olarak kireç taşı, istiridye kabuğu yada diğer kaynaklardan
hangisinin kullanıldığına bağlı olan, kalsiyumun biyoyararlanımına atfedilmiştir.
Son bulgular kalsiyum haricindeki minerallerin (örn.mangan,çinko) yumurta kabuğu
oluşumunda rolü olduğuna ve zayıf kabuk kalitesi ile ilgili bazı problemleri azalmaya
yardımcı olduklarına işaret etmektedir. Kalsiyum seviyesi bütün koşullarda optimalde olmak
şartıyla, çinko ve manganezin biyoaktif formlarının yumurtacı yemlerine uygun eklenişi ile
A-kalite yumurtaların yüzdesi %3’ten 5’e çıkmış ve kalite dışı yumurta kaybı %12’den 10’a
düşmüştür.
Yumurta Akı Kalınlığı
Yüksek enerjili arpa diyetlerinde sıklıkla, yumurtaların olduklarından daha az taze
görünmelerine neden olan, daha düşük oranda kalın aklı yumurta üretimi sorunu
yaşanmaktadır. Diyetin protein içeriği de kalın albuminin miktarını sınırlandıran önemli bir
etkendir. Bir çalışmada protein seviyesi %13’ten 19’a yükseltildiğinde kalın yumurta akı %5
artmıştır. Esansiyel amino asitlerin özellikle lysine, methionine ve sisteinin uygun
dengelendiği yüksek kaliteli proteinlerle ilave ilerleme kaydedilebilir.
Yumurta Sarısının Rengi
Yumurta sarısının rengi öncelikle yemin xanthophyll içeriğinin etkisindedir. Alfalfa unu,
mısır yada öğütülmüş ot gibi içerikler bu pigmentleri sağlayabilir. Yıl boyunca pigment
sağlayan doğal kaynakların tutarsızlığından sakınmak ve yumurta sarısı rengini kontrol
edebilmek için sentetik xanthophyller kullanılabilir. Yemin tonunda yaklaşık olarak 7-8 gr
xanthophyll , çoğunlukla istenilen sarı rengini verecektir. 5gr seviyesinin altında bir
xanthophyll , şimdilik tüketici tarafından kabul edilebileceğinden çok soluk yumurta sarısıyla
sonuçlanabilir.
Sarıda xanthophyllerin etkili çöküşünü azaltabilecek birkaç besleme ve yönetim etkeni
bulunmaktadır. Oksitleme potansiyeli olan mineraller ve belirli yağ asitleri gibi yem
içeriklerinin, pigmentasyonu azalttıkları görülmüştür ve vitamin-E veya anitoksidanlarla
birlikte kullanılmalarının daha uygun olacağı düşünülmektedir. Çeşitli stres durumları için
suyun ilaçlanması sırasında kullanılan gibi yüksek vitamin-A seviyelerinin de yumurta sarısı
pigmentasyonunda geçici kayıplara yol açtığı görülmüştür.
Kan Benekleri
Kan benekleri oluşumunu etkilediği bilinen, beslenmeye bağlı ana etken vitamin-A dır.
Yetersizliğinin yumurtalarda görülme insidensi yüksektir. Kan beneklenmesinin minimize
edilmesi için gerekli vitamin-A miktarı, esasen maksimum yumurta üretimi için gerekli
miktarın aynısıdır. Böylece normal vitamin-A seviyesinin üzerinin yumurtalardaki kan
benekleri insidensini daha fazla azaltacağı sanılmamaktadır.
Vitamin-K’nın marjinal bir yetersizliğinin; muhtemelen, ovulasyon sırasında salıverilen
kan, kontrol sırasında kolayca görülebilecek pıhtılar oluşturmaktan ziyade, yumurtanın dışına
doğru dağıtılmış olabileceği için, kan beneklenmesini düşürdüğü görülmüştür. Bazı vitamin-A
antagonistlerinin kan beneklerini azalttıkları görülmüştür, oysa yumurtacı rasyonlarında ki
yüksek alfalfa unu seviyesinin kan benekleri insidensini artırdığı bildirilmiştir.
Yumurtada Acılaşma
Dünyanın büyük bir bölümünde kolza tohumu küspesi, kanatlı beslemede yaygın olarak,
daha pahalı olan balık unu ve soya fasulyesi yerine kullanılmaktadır. Kolza tohumu küspesi
kullanımı; muhtemelen böyle bir üründeki nispeten bol miktarda sinapine, goitrin, ve
tanenlere(%1 civarında) bağlı olarak, yumurtada balıksı acılaşma ile bağlanmıştır. Bu
maddeler, trimethylamine’nin oksidasyonunu ve yumurtada tatsız ve kokusuz bir okside
çevrilmesinde rol alan, TMA oksidaz enziminin aktivitesini inhibe ederler. Bunun sonucu
olarak TMA’nın orijinal formunun 0.8um/gr seviyesini aşan miktarlarda birikimi oluşur ve bu
da fark edilebilecek lekeler oluşturur.
Kahverengi yumurta yumurtlayanların, kolza tohumu unu içeren yemlerle beslendiklerinde,
lekeli yumurta üretme eğilimleri daha fazladır.
Endüstrinin kolza tohumu küspesi gibi protein kaynaklarının faydalarından
yararlanabilmesi için bu problemin çözülmesine yönelik yeni girişimler vardır. Bu girişimler
arasında:
– Daha fazla TMA sentezleyecek vücut kapasitesine sahip ticari tavuk sürüleri
yetiştirilmesi ve böylece yemlerle sindirilen leke yapıcı ajanlardan, enzimin kolayca
etkilenmemesinin sağlanması.
– TMA oksidaz enzimini inhibe ederek yumurtada lekeye neden olan, sinapine, goitrin ve
tanenleri daha az ihtiva eden kolza tohumu çeşitlerinin elenip yetiştirilmesi.
– Leke yapan ajanların kimyasal muameleler ile uzaklaştırılması. En iyi sonuçlar kalsiyum
hidroksit ile alınmış ve herhangi bir yan etkisi bildirilmemiştir. Alternatif olarak yeme
10gr/kg delta-hexa-laktoz eklenmesi yumurtalarda lekeyi yok etmek için etkilidir.
Bu yaklaşımların ekonomik fizibilitesi ticari ölçekte kullanım için araştırılmaya devam
etmektedir.
Yumurtaların Mineral ve Vitamin İçeriği
Yem ile sağlanan bazı besinlerin miktarı ile bunların üretilen yumurtadaki yoğunlukları
arasında doğrusal bir ilişki vardır. Örneğin iyot, demir ve bakırın yumurtacı tavuk diyetindeki
yetersizlikleri çoğu kez minerallerin yumurtada düşük seviyelerde bulunmasıyla sonuçlanır.
İyot içermeyen yemle beslenen tavukların yumurtalarındaki iyot seviyesinin iyotça
zenginleştirilmiş yemle beslenenlerinkinden 450 kez daha az olduğu tahmin edilmektedir.
Yumurtanın vitamin içeriği, özellikle suda çözünenler, benzer katkı maddelerinin diyet
seviyelerine verilen cevaplarına yakın bir durum izler.
Yumurta Sarısı Kolesterol İçeriği
Yumurtanın kolesterol içeriğini düşürmeye yönelik çalışmalar yaygın ve çeşitli olup, diyet
bileşenlerinin manüplasyonlarından , ilaç ve diğer hipokolesteramik ajanların dahil edilmesine
kadar yayılır.
Normal şartlarda ticari diyetler düşük kolesterol içerikleri içinde az farklılık gösterir.
Diyetin kolesterol içeriği artırıldığında, özellikle toplam yağ alımı da artırıldığında, yumurta
sarısının kolesterol içeriğinde de bununla ilişkili bir artış sağlanmıştır. Yüksek yağ alımı ile
ilgili problemlerin çoğu, sarımsak tozu (%3-5) yada bakır bileşikleri (250mg/kg) eklenerek
çözülebilmiştir. Bu ürünler kolesterolü safra asitlerine çeviren enzimlerin aktivitesini artırarak
ilerde katabolize edilip vücuttan atılmalarını artırırlar.
Diyete Yapılan Çeşitli Eklemelerin Yumurta Sarısı Kolesterolü Üzerine Etlileri
Diyete Yapılan Ekleme
Etki
Kolesterol
%50’den fazla artış
Yağ
%50’ye kadar artış
Selüloz
%50’ye kadar artış
Pektin
%50’ye kadar azalma
Yulaf Kabuğu
%50’ye kadar azalma
Lesitin
%50’ye kadar artış
Bitki sterolleri
%50’ye kadar azalma
D-tiroksin
%50’ye kadar artış
Triparanol
%50’den fazla azalma
Azasteroller
%50’ye kadar azalma
Probukol
%50’ye kadar azalma
Diyetteki çeşitli lifli materyallerin yumurta sarısının kolesterol seviyesi üzerine etkileri
çeşitlidir: pektin ve yulaf kabuğu ihtivası seviyeyi düşürürken selüloz artırmıştır. Diyette
lesitin gibi kolesterol absorpsiyonunu teşvik eden spesifik bileşenlerin muhteviyatı
kolesterolün yumurta sarısında birikmesini ifade etmektedir. Diğer taraftan bitki sterollerinin
diyetteki miktarının artışı; absorpsiyon sırasında kolesterolle yarışma özelliklerinden dolayı,
yumurta sarısındaki kolesterol seviyelerinde fark edilebilir bir düşmeye neden olmuştur.
Plazma hipokolesterolemik etkileri bilinen ilaçların seçimi, yumurta sarısında kolesterol
birikimi üzerine çeşitli etkileriyle denenmiştir. Örneği D-tiroksin birçok durumda yumurta
sarısındaki kolesterol seviyesini artırmış ama plazmadaki seviyesini düşürmüştür. Buna
karşılık triparanol, azasteroller ve probukol gibi ilaçlar, kolesterollerden ziyade sterollerin,
hem tavuk hem de yumurtada birikimiyle sonuçlanmıştır. Ancak bu gibi ilaçların yumurtlama
performansı ve beslenme değerleri üzerine uzun vadede etkileri daha fazla araştırma
gerektirmektedir.
Sonuç : Yumurta kalitesini oluşturan unsurlar ile yemin içeriği arasında; çoğu kez
yumurtanın besin içeriği ile yemin besin içeriği arasında olduğu gibi doğrusal, bir ilişki
vardır. Yumurtada acılaşma, kırık yumurta sıklığının artması gibi problemlerle başa
çıkabilmek ve tüketici eğilimlerine daha uygun (örneğin düşük kolesterollü yumurta sarısı)
yumurta üretebilmek için yemin içeriği üzerine çalışılması gerekmektedir.
Görüş ve önerileriniz için e-mail adresimiz: katkiservis@interkim.com.tristeyen kişiler ======> http://www.interkim.com.tr/icerik/katkiservisbulten/pdf/layer/2003_Lyr01.pdf buradan indirebilirsiniz
-
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.