[Murat KUTAY]

İddiaya göre; babasının ihbarı sonucu Samast’ın kimliğini tespit edip Samsun’da gözaltına alan polis, zanlıyı İstanbul’da otobüse bindiği andan itibaren takibe almış. Otobüste iki sivil polis tarafından göz hapsinde tutulan Ogün Samast’ın tetiği çeken isim olduğu yolculuk sırasında netleştirilince operasyona başlanmış.

Operasyon, saldırının ardından bölgedeki bütün kurumlara ait güvenlik kameralarının ve MOBESE kameralarındaki görüntülerin incelenmesiyle başladı.

Katil zanlısını belirleyen polis, görüntüleri basına dağıttı. Görüntüler televizyonlarda yayınlanırken, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde görevli iki sivil polis Samast’ı adım adım takibe başladı.

Samsun-Hopa seferini yapacak Metro Turizm şirketine ait 34 JAZ 53 plakalı otobüse kendi ismiyle bilet alan zanlı, 22 numaralı koltukta otururken sivil polisler de arka koltuklara bilet aldı. Şüphe uyandırmamak için ayrı ayrı oturan sivil polisler, yolculuk sırasında Samast’ı göz hapsinde tutarak, ruhsal davranışları ile hareketlerini izledi. Cinayeti işlediği iddia edilen 7.65 mm çapındaki tabanca ve olay sırasında giydiği kıyafetleri ile yolculuk eden Samast’ın otobüsün mola verdiği vakitler hariç sürekli uyuduğu not edildi. Yolculuk devam ederken, İstanbul Emniyet Müdürlüğü ekipleri, şüphelinin katil zanlısı olup olmadığını belirlemek için kimlik tespiti yaptı. Otobüs Havza ilçesine geldiğinde Ogün Samast’ın saldırgan olduğu kesinleşti. İstanbul polisi, durumu araçtaki polislere ve Samsun Emniyet Müdürlüğü’ne bildirdi. Alarma geçen Emniyet Müdürlüğü ve İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, zanlının Samsun Otogarı’nda izini kaybettirmek isteyebileceği düşüncesiyle güvenlik birimlerini alarma geçirdi.

Firma yetkililerinden aldığımız bilgilere göre, otobüs şoförü, yolcusu bulunmadığı gerekçesiyle Yusuf Ziya Yılmaz Şehirler Arası Otobüs Terminali’ne girmek istememiş. Samsun’dan Trabzon’a gitmek isteyen bir kişi için otogar giriş çıkış ücreti olan 20 YTL’yi vermek istemeyen şoför, şirketin otogardaki personelini arayıp yolcunun başka bir otobüse bindirilmesini isteyerek, terminale girmeyeceğini söylemiş. Bunun üzerine olaya el koyan Samsun polisi, firma yetkililerini uyararak otobüsün terminale getirilmesini istemiş. Otobüsün perona yanaşması ile operasyona başlayan polis ve jandarma ile araçta bulunan iki sivil polis katil zanlısını ele geçirmiş. Otobüsten indirilerek önce otogar jandarma noktasına, ardından da Samsun Emniyet Müdürlüğü’ne götürülen zanlı Samast’ın, burada verdiği ilk ifadede gazeteci Hrant Dink’i cuma namazının ardından vurduğunu söylediği öğrenildi. İfadesinde, cinayetten 10 dakika önce gazeteci Dink ile göz göze geldiklerini ve Dink’in irkildiğini anlatan Samast’ın, “İnternette haberlerde okudum. Orada ‘Ben Türkiyeliyim. Ama Türk kanı pis kandır’ dediği için öldürmeye karar verdim. 17 Ocak’ta Trabzon’dan otobüse bindim. 18 Ocak akşamı İstanbul terminaline indim. Geceyi de terminalde geçirdim. 19 Ocak’ta görüşmek için gazeteye gittim. Ancak görüşemedik. Daha sonra cuma namazını kıldım. Namaz çıkışı da gazeteye gittim. Bu sırada Hrant Dink bir bankaya girdi. Bankadan çıkıp gazeteye gitti. Beni görünce irkildi. 10 dakika sonra gazeteden çıktı. Arkasından yanaştım ve 1 metre uzaklıktan vurdum. Pişman değilim.” dediği bildirildi. Olaydan sonra üzerinden çıkan 7.65 mm çapındaki tabancanın suç aleti olup olmadığı ise balistik inceleme sonucunda ortaya çıkacak.

Otobüs şoförü: Yol boyunca çok sakindi

Ogün Samast’ın yakalandığı otobüsün şoförü Kani Tatar, zanlının yolculuk boyunca son derece sakin olduğunu söyledi. Tatar, Samast’ın Trabzon biletli olduğunu ve 22 numaralı koltukta yolculuk yaptığını belirtti. Çorum Osmancık’a kadar zanlı Samast’ı tanımadıklarını ifade eden Tatar, “Osmancık’ta bize emniyet yetkilileri zanlının arabada olduğunu bildirdi. Daha sonra Samsun terminaline girince de emniyet güçleri kendisini yakaladı.” ifadelerini kullandı.

Emniyet yetkililerinden edinilen bilgiye göre, kendilerini ‘milliyetçi muhafazakâr’ olarak tanımlayan beş zanlı, sözde Ermeni soykırımı ile ilgili yasa tasarılarının bazı ülkeler tarafından kabul edilmesinin gündeme gelmesinin ardından saldırıyı planladı. Zanlı Ogün Samast, planın ardından bir süre ormanda atış talimi yaptı. Samast, yüz aşinalığı kazanmak için Hrant Dink’in değişik fotoğraflarını da sürekli cebinde taşıdı. Zanlıların olayı planladıktan sonra kendi aralarında iddiaya girdikleri ve birbirleriyle, ‘Sen vurursun, sen vuramazsın’ şeklinde konuştukları öne sürüldü. Ogün Samast, Samsun’da yakalandıktan sonra İstanbul Emniyeti’ne teslim edildi. 2004’te Trabzon’daki McDonald’s restoranına bomba bırakan Yasin Hayal de şehirden kaçarak İstanbul’a gelmişti. Burada yakalanan Hayal, Trabzon Emniyeti’ne teslim edilmişti. İki zanlının gerçekleştirdikleri saldırıların ardından benzer bir şekilde hareket etmeleri dikkat çekti. İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, gözaltındaki zanlılar için ek gözaltı süresi alındığını açıkladı.

Zaman

[Murat KUTAY]

bu adamlar demekki istedikleri adamı istedikleri zaman yakalıyolar..
br turk öldügünde aceba bu özeni gosteriyolarmı????????

[KUNT]

Uğur Mumcu ve Abdi İpekçi cinayetleri bu konuda sana cevap olur sanırım.

[wolf]

On binlerce Türk evladı Şehit olup toprak altına girerken kimse kılını kıpırdatmıyor,pkk terörünün inlerinin yeri belli iken görmezden geliniyor,çok kıymetli ABD izin vermediği için askerimiz kaç aydır sınırda bekletiliyor ama orada bir ermeni kuklası öldürüldü diye medya nerdeyse iki aydır ortalık karıştırıyor.Artık tartışmanın mantığı yok bence…Hepimiz Türküz Türk evladıyız bundan ötesi yok….

[Hakan ARI]

şimdiye kadar bir sürü yazar öldü kimisi eceliyle kimisi suikastle öldü. ama bu kadar gündemde tutulmamıştı. şimdi ise medya okadar abarttı ki sanki bu cinayetten kimsenin haberi yokmuş gibi sanki türkiyede olan olaylara kimsenin onayı yokmuş gibi gündeme getiriliyor. bence bu kadar büyütülecek birşey yok. herşey planlanmış her şey son noktasına gelmiş ve iş bitmiş. bana göre birisi Türk’e dil uzatmıştır. ve buna karşılık olarak diğer Türk gereken cevabı vermiştir. Bunda büyütecek ne var aceba. bunların hepsi gündemi meşgül etmek için. yani akşam haberleri açtığımızda bizleri ilgilendiren haberler yerine bir ermeninin öldüğünü izletmek için böyle birşeye başvurulmuştur. sürekli gündem için. bir cinayete bu kadar gündem çok bile. WOLF un da dediği gib o kadar şehit verdik kimsenin gündeme getirdiği bile yok.

[KUNT]

texas38 wrote:

bana göre birisi Türk’e dil uzatmıştır. ve buna karşılık olarak diğer Türk gereken cevabı vermiştir. Bunda büyütecek ne var aceba.

Hrant Dink öldürüldüğü için koparılan yaygaranın onda birinin bir mehmetçiğimiz için yapılmaması konusunda sizlere sonuna kadar katılıyorum. Fakat yukarıda alıntı yaptığın cümlelerin bence bir talihsizliktir texas! Gereken cevabı bir insanı öldürerek değil çalışmayla, kamuoyu oluşturmayla vermeliyiz. Zaten Hrant Dink’in öldürülmesi bu memleketin iyiliğine değil kötülüğüne olmuştur. Kendini bilmez bir genç bir ermeni gazeteciyi öldürdüğü için zaten anlatamadığımız derdimizi bundan sonra hiç anlatamayız.

Ayrıca Allah’ın verdiği canı Allah alır.

[Hakan ARI]

söz ile uslanmayanı etmeli tekdir, tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir…
ayrıca derdimizi anlatma konusunda nasıl bir kamuoyu oluşturmalıyız aceba. şimdi bazıları kitap yazıyor ve basıyor. olmayan şeyler oluyor gibi gösteriyor. biz sadece yaptığın yanlış diyoruz. sonra olmadı birde tv ler o adamın kitabının reklamını yapıyor. bizde ona karşı olsun diye doğru bir kitap çıkarıyoruz ki millet doğruyu bilsin diye ama kimsenin ruhu duymuyor.
hepsi bir yana burası Türkiye, burası Türk vatanı bizim ekmeğimizi yiyorlar bizim suyumuzu içiyorlar. sonrada Türk’ün kanına laf ediyorlar. biz bin kere kınayalım, bin kere laf söyleyelim bunlar aynısını yapıyorlar. burda bugün böyle bir olay yaşanmışsa bu o gencin hatası değildir. bu gence bunu yaptıracak boyuta getirenlerindir. her gelen ülkemize bir laf söylüyor ama başbakanımız da dahil olmak üzere sadece kınıyoruz . var mı böyle birşey…

[KUNT]

Sen de kitap yaz. Kınamayla mınamayla olmaz bu işler. Ama öldürmekle de olmaz. Şimdi Hrant Dink öldü diye korkup aynı şeyleri yapmayacaklar mı?
Eğitim sistemi ve çok okuyup çok yazan insan sayısı böyle oldukça bir yere varamayız. Biz Türkler siyaseti çok seviyoruz ama iş araştırmaya, bilime gelince siyasetteki kadar çalışkan değiliz malesef.

[wolf]

Aslında olayın siyasetle felan alakası yok.Bence Texas biraz fazla sinirlenmiş bu Ermeni uşaklarına…:mellow:
Ayrıca diyelim bizim texas kitap yazdı;sizce o kitap için reklam yapabilir mi?Televizyon kanalları deseniz sahibi onlar,basın yayın şirketleri deseniz sahibi onlar garibim Texas nasıl reklam yapıp kitap dağıtsın.Ayrıca onlara karşı yazılmış bir kitaba kimse nobel ödülü de vermez.Yani kitabın yazıldığından bir Allah birde Texas haberdar olur.Kimseye duyuramazsınız…

[Hakan ARI]

yok canım o kadar da değil. birkaç arkadaşa da derim onlarında haberi olur:) .
yalnız reklam işi zor olur. medya tamamen onların elinde
şimdi türkiyede işadamı ölmüyor mu vurulmuyormu. neden onların adı bile duyulmuyor. onların arkasındaki insanların canına değmediğinden. aynen şu şekilde yabancı birisi öldüğü zaman nasıl bir duygu hisseder ve ne gibi bir tepki verirsiniz. birde yakınınızdan birisi öldüğündeki tepkiniz nasıl olur.
buradan kimlerin canının yandığı belli. ayrıca bu sadece bir kişinin işlediği bir cinayet değil. bence sürekli izlenmiştir o adam ve uygun günü bulduktan sonra harek emri ile devreye girmiştir. bu iş kitapla falan da olmuyor.sözde ermeni soykırımı ile ilgili sayısız kitap var. hepsinde de asıl soykırımın türklere yapıldığı açıkca ifade edilmiş. hangisinin adını duydunuz. kaç tane satılmıştır aceba. işte işlerine gelimyor böyle şeyler o yüzden gündem yapamıyorsun yani.

[KUNT]

Arkadaşlar kitap bir sembol.
Demem o ki adam öldürmeyle değil çalışmayla halledilir bu işler.
Kendi ülkemizde yabancı yatırımları için ölüyor bitiyoruz. En değerli beyinlerimiz yurt dışında çalışıyor.
Mesele bilinç meselesi.
Eurovision’da birincilik elde edebilmek için dilimizi satıp “shake it up şekerim” diyoruz.
Mesele bundan ibaret. Neyse uzatmaya gerek yok. Okullarımızın hali ortada. Vatandaşın hali de.

[wolf]

:bravo:

[Yazar]

Yazılar