- Bu konu 14 yanıt içerir, 5 izleyen vardır ve en son 16 yıl 7 ay önce
Murat KUTAY tarafından güncellenmiştir.
-
YazarYazılar
-
19 Ağustos 2008: 10:32 #18244
Murat KUTAY
ÜyeYüzyılın deneyinde süper gelişme !
Evrenin oluşumundaki sırları ortaya çıkarması hedeflenen CERN’de yapılacak büyük patlama deneyinde 10 Eylülde önemli bir adım atılacak.
CERN’deki araştırmalara Türkiye’den katılan 50 bilim insanından biri olan ve bir süre önce Türkiye’ye dönen TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Saleh Sultansoy, CERN’deki bilimsel gelişmeleri ve izlenimlerini anlattı.
12 Avrupa ülkesi tarafından İsviçre-Fransa sınırında bulunan Cenevre’de 1954 yılında kurulan CERN’in, bugün dünyanın en büyük yüksek enerji fiziği laboratuvarı olduğunu belirten Sultansoy, bu merkezin Avrupa’nın nükleer fizik alanında ABD ve Rusya ile rekabet eder düzeyde olmasını sağlamak amacıyla kurulduğunu anlattı.
1999 yılında Bulgaristan’ın katılımı ile CERN’e üye ülke sayısının 20’ye yükseldiğini ve Avrupa başta olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinden 6 bin 500 dolayında bilim insanının buradaki araştırmalarda yer aldığını ifade eden Sultansoy, ”Türkiye, maalesef, halen gözlemci statüsündedir. Ancak son üç yılda yetkililerin çabalarıyla büyük bir canlanma başlamıştır” diye konuştu.
Kuruluşundan itibaren CERN hızlandırıcıları sayesinde pek çok yeni parçacık bulunduğunu aktaran Sultansoy, özellikle 1970’lerde nötr zayıf akınlar ve zayıf etkileşmeleri taşıyıcısı olan elektromanyetik etkileşmelerin taşıyıcısı fotonun büyük kütleye sahip benzerleri, 1980’lerdeki W ve Z bozonların CERN’de yapılan bulgular arasında olduğunu ve bunların Nobel Ödülü aldığını belirtti.ÇARPIŞTIRICI ÇALIŞMA AŞAMASINA GELDİ
CERN’in dünya kamuoyunun odağı haline gelmesinin nedeninin ”mühendislik harikası olan insanoğlunun kurduğu en büyük hızlandırıcı Large Hadron Collider-Büyük Hadron Çarpıştırıcısı’nın (LHC) çalışma aşamasına gelmesi” olduğunu vurgulayan Sultansoy, yerin yaklaşık 100 metre altında 27 kilometrelik tünelde kurulan bu çarpıştırıcının üzerinde 4 dev deney aletinin kurulduğunu belirterek, şöyle devam etti:
”Bunlardan ikisi, ATLAS (A Toroidal LHC ApparatuS) ve CMS (Compact Muon Solenoid), genel amaçlı detektördür. ALICE (A Large Ion Collider Experiment) detektörü maddenin yeni hali olan quark-gluon plazmasını, LHCb (Large Hadron Collider beauty) deneyi ise evrenin oluşumunu sağlayan madde-antimadde asimetrisini incelemek için tasarlandı.”10 EYLÜLDE DENEYİN ÖNEMLİ BİR ADIMI ATILACAK
8 Ağustos 2008’de ilk protonların ön hızlandırıcıdan ana hızlandırıcıya başarılı bir şekilde aktarıldığını anımsatan Sultansoy, 10 Eylülde ilk proton demetinin ana hızlandırıcıda devrinin sağlanması çalışmasının yapılacağını bildirdi.Sultansoy, böylece yapımı yıllar süren ”atomaltı parçacık çarpıştırma cihazı”nın çalıştırılma aşamasına geldiğini söyledi.
Bu deneyin ardından Ekim ayının başında da 5 teraelektronvolt (TeV) enerjiye sahip proton demetlerinin çarpıştırılmasının öngörüldüğünü anlatan Sultansoy, CERN’deki çalışmalarda evrenin oluşum sırlarıyla ilgili yeni bilgilerin de 2009 yılının sonlarından itibaren alınmaya başlanmasının öngörüldüğünü aktardı.Sultansoy, ”Son araştırmalara göre, 2009’un sonlarında deneyler sonunda mini kara delikler görme olasılığı ortaya çıkacak. Ancak büyük patlama henüz olmayacak. Evrenin oluşmasıyla ilgili bilgilere bu tarihten sonra ulaşılmaya başlanacak. 10 Eylüldeki deneyde de büyük bir adım atılacak. Protonların 27 kilometrelik ana halkada dönmesini göreceğiz” diye konuştu.
Bu çalışmaların Kasım ayı ortalarında tamamlanmasının ardından gelecek yıl da asıl amaç olan 7 TeV’lik proton demetlerinin çarpıştırılmasının planlandığını aktaran Sultansoy, ”Bu durumda ilk bilgilerin 2009 yılının yaz döneminde fizik camiasına aktarılması söz konusu” dedi.
EVRENİN EN SOĞUK YERİ
Dünyanın 300 Kelvin, evrenin ise 2.7 Kelvin dolayında bir sıcaklığa sahip olduğunu, CERN’deki sistemin ise 1.8 Kelvin sıcaklıkta çalıştığını belirten Sultansoy, ”Dolayısıyla CERN, evrenin en soğuk yeri.. Bu pek çok anlamda mühendislik harikası. 10 Eylülden itibaren hızlandırıcıların çalıştırılması aşamasına girmiş olacağız” dedi.
Sultansoy, 10 Eylülde yapılacak deneyde dünyanın pek çok bölgesinden gazetecinin deneyi izleyeceğini ve kamuoyu ile sonuçları paylaşacağını söyledi.
”CERN’DEKİ İLERİ TEKNOLOJİLER NELER OLACAK?”
CERN’deki teknolojilerin üç ana konu etrafında odaklandığını belirten Sultansoy, bunları evrenin oluşum sırlarını ortaya çıkarmayı hedefleyen ”hızlandırıcı teknolojileri”, ”detektör teknolojileri” ve ”bilişim teknolojileri” olarak sıraladı.
Hızladırıcı teknolojisi olmadan bilim ve teknolojide hemen hemen hiç bir alanda geleceğin teknolojilerinin oluşturulamayacağına işaret eden Sultansoy, detektör teknolojilerinin de başta savunma sanayi olmak üzere pek çok alanda kullanıldığını söyledi.
CERN’deki araştırmalarda dünyanın en önemli bilişim teknolojilerinin geliştirilmeye başlandığını, dünya genelinde pek çok bilgisayarın ortak kullanılmasını sağlayacak ”Grid” teknolojisinin en ileri araştırma aşamalarının da burada yapıldığını kaydeden Sultansoy, Grid’in www sisteminin bir üst sistemi olduğunu ve bu teknoloji sonucu gelecekte yaşanacakların tahmin bile edilmesinin zor olduğunu belirtti.
Sultansoy, ”Özellikle e-devlette her mesleğin bilgi alışverişinin çok hızlı yapılacağı dünya genelinde ortak bilgisayar ağı oluşturacak grid projesinin temelleri de burada atılıyor. CERN’in yıllık ürettiği bilgi miktar 15 milyon GB dolayında” diye konuştu.
CERN’DEKİ TÜRKLER
Türkiye üniversitelerinden ve TAEK’ten yaklaşık 50 bilim insanının CERN’de yapılan araştırmalara katıldığını anımsatan Sultansoy, bunun yanında 10 bilim insanının da ABD, İngiltere ve benzeri ülkelerin üniversiteleri üzerinden CERN’de çalıştığını belirterek, şunları söyledi:
”Bu sayıya ulaşmamız geçen yıl düşen uçakta kaybettiğimiz Prof. Dr. Engin Arık önderliğinde ve Türk Fizik Derneği başkanlığı desteği ile yaptığımız mücadelenin sonucu. 10 yıl önce bu sayı 10 kişiyi bile bulmuyordu. Son yıllarda Başbakanlığın, DPT’nin ve TAEK Başkanının desteklerini özellikle vurgulamak gerekiyor.
Tüm bunların yanı sıra Türkiye, mutlaka CERN üyesi olmak zorunda. CERN’de ortaya çıkan yeni teknolojilerden üye ülkeler yararlanabilecek. Ancak gözlemci ülkelerin ne kadar bilgi alabileceği henüz belli değil.. Temel fizikle ilgili konular büyük olasılıkla açık olacak, ancak teknolojilerle ilgili bilgilerin ne kadarının açılacağı belli değil.”
CERN’deki ATLAS deneyinde Boğaziçi ve Ankara Üniversitesi, CMS deneyinde ODTÜ, Çukurova ve Boğaziçi üniversitelerinin doğrudan katıldığını ancak, diğer bazı üniversite elemanlarının da bu dört üniversite üzerinden CERN’deki araştırmaları izleyebildiğini anlatan Sultansoy, Türk araştırmacıların deneylere katkısıyla ilgili şunları kaydetti:
”İki yıl önce Doğuş üniversitesi LHC ile doğrudan bağlantısı olmayan CAST deneyine ve bu sene Yıldız Teknik Üniversitesi ALICE deneyine katıldı. Maalesef bu deneylerin kullandığı detektörlerin yapımına önemli bir katkıda bulunamamışız.
Ama Trigger and Data Acqusition-Tetikleme ve Veri Algılama ve detektör elemanlarının testi ile ilgili çalışmalarda faal olarak özellikle Boğaziçi ve Çukurova grupları yer alıyor.
Bununla birlikte Türk grubu, ATLAS deneyinin fizik araştırma programının hazırlanmasında önemli katkılarda bulundu ve bu kapsamda veri alma hazırlıklarında çalışmalarımız devam ediyor.”
Prof. Dr. Saleh Sultansoy, Türk araştırmacıların hızlandırıcılar konusunda CERN’de 2020’li yıllarda kurulması planlanan Compact LInear Collider-Kompakt Doğrusal Çarpıştırıcı (CLIC) projesi çalışmalarına katıldığını ve bu kapsamda ilk defa genç bilim insanlarının ve yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin en ileri hızlandırıcı teknolojilerden biri ile ilgili doğrudan deneyim kazanma imkanına sahip olduklarını sözlerine ekledi.
AA
19.Ağustos.2008 12:52:10
10 Eylül 2008: 08:35 #52533vet.gulcan
Üyegerçekten çok heyecan verici. büyük patlama bugün!!!
10 Eylül 2008: 08:49 #52541Murat KUTAY
ÜyeYüzyılın deneyinde tüyler ürperten adım
Dünyanın en büyük parçacık hızlandırıcısı “Büyük Hadron Çarpıştırıcısı” (LHC), maddenin sır perdesini aralayabilmek amacıyla faaliyete geçirildi.Aralarında Türklerin de bulunduğu 5 binden fazla fizikçi ve mühendisin 10 yılı aşkın süredir üzerinde çalıştığı proje, son yılların en büyük bilim projesi olarak gösteriliyor.
LHC, Fransa-İsviçre sınırında, Cenevre yakınlarında, yerin 100 metre altında 27 kilometrelik dairevi bir tünel olarak inşa edildi.
Deney başladıktan sonra, tünel çevresinde bulunan 4 büyük algılayıcıdan ikisi Atlas ve CMS, “Higgs bozonunun izini sürecek”. Bu parçacığın diğer bazı parçacıklara kütle kazandırdığı düşünülüyor. Bu deneyde Higgs bozonu tespit edilemezse teorik fizik alt üst olabilir.
‘Dünyanın sonu’ mu geldi?Cern’de bugün başlayacak olan insanlık tarihinin en büyük deneyi ile ilgili endişeler artarken, deneye katılan bilim adamlarından tüyler ürperten bir adım geldi.
CERN’in bazı çalışanları deneyin başlamasından bir gün önce düzenledikleri partiye, tüm endişeleri haklı çıkarırcasına “Dünya’nın Sonu” adını verdi.
Deneye katılan bilim adamları tüm açıklamalarında, söz konusu deneyin hiçbir risk taşımadığını vurgulasa da partiye verdikleri isim tüyleri ürpertmeye yetti.
10 Eylül 2008: 09:09 #52543vet.gulcan
ÜyeBig Bang” (Büyük Patlama) deneyi için en önemli adım 10 Eylül’de atılacak.
Evrenin oluşumundaki sırları ortaya çıkarması hedeflenen Centre Europeen pour la Recherche Nuclearie-Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi’nde (CERN) yapılacak büyük patlama deneyinde 10 Eylül’de önemli bir adım atılarak, “atomaltı parçacık çarpıştırma cihazı çalıştırılacak.8 Ağustos 2008’de ilk protonların ön hızlandırıcıdan ana hızlandırıcıya başarılı bir şekilde aktarıldığı belirtilirken, 10 Eylül’de ilk proton demetinin ana hızlandırıcıda devrinin sağlanması çalışmasının yapılacağı kaydedildi.
Yerin 100 metre altında yapılacağı açıklanan deneyde dünyanın dört bir yanından bilim adamları, maddeyi oluşturan parçacıkları inceleyerek evrenin işleyişi hakkında detaylı bilgilere ulaşılması hedefleniyor.
Nedir bu “Big Bang”
Big Bang ya da Büyük Patlama, evrenin yaklaşık 13,7 milyar yıl önce çok yoğun ve sıcak bir noktadan meydana geldiğini savunan bir bilimsel teori.
Büyük Patlama teorisi, Galaksiler nebulözler ve yıldızlararası plazmanın bu şekilde meydana geldiğini savunur. Bu ilk infilaktan bu yana çok daha küçük patlamalar (süpernovalar) halen devam etmekte ve evren, genişleyip büyümeye devam etmektedir.
Gerçekten de dünyadaki gözlem evlerinden izlenen uzak galaksilerin ışığındaki kırmızıya kayış, bunun ispatı olarak kabul ediliyor.
Büyük patlamadan gelen radyasyon, ilk defa 1964’te tespit edilmiştir. New Jersey’deki Bell Laboratuvarlarından Arno Penzias ve Robert Wilson, Samanyolunun dış kısımlarından gelen belirsiz radyo dalgalarını ölçmeye çalışıyorlardı.
Fakat bunun yerine gökyüzünün her tarafından gelen bir radyasyon buldular. Bu ışınımın bütün yönlerdeki parlaklığı aynı idi ve yaklaşık 3° Kelvin (yaklaşık -270,15 santigrat) sıcaklığında bir ortamdan geldiği anlaşılıyordu.
Daha sonra Penzias ve Wilson, bu buluşları için bir Nobel ödülü kazandılar.
Bu kozmik fon radyasyonunun, büyük patlamadan hemen sonra evreni dolduran sıcak gazdan geldiği tahmin edilmektedir. Astronomlar, 1920’lerden beri evrenin genişlediğini biliyorlardı.
Bu genişlemenin hızı da, yaklaşık 13,7 milyar yıl kadar önce bütün maddenin tek bir anda aynı noktada bulunması gerektiğini gösteriyor. İşte tam bu ilk zamana büyük patlama denilmektedir. O zamandan beri de evren sürekli olarak büyümektedir.
Deney nasıl yapılacak
36 ülkeden 2 binden fazla fizikçinin katılımıyla gerçekleştirilecek olan yüzyılın bu büyük fizik deneyde, bir parçacık hızlandırıcısında atom çekirdeğinde bulunan proton parçacıkları çok yüksek enerjiyle çarpıştırılacak ve ortaya çıkan parçacıkların evrendeki rolleri belirlenecek.
Bir şehir efsanesi “Kıyamet kopacak”
İsviçre’de 10 Eylül’de yapılacak deneyin kıyametin kopmasına neden olacağını düşünenler de mevcut. Dan Brown’ın, çok satan kitabı Melekler ve Şeytanlar’da da Büyük Patlama olursa dünyayı içine çekecek büyük bir kara deliğin ortaya çıkacağı iddiası kurgusal olarak yer alıyordu.
Bilim adamları ise bu endişeleri gereksiz buluyor.
10 Eylül 2008: 09:25 #52544Murat KUTAY
ÜyeACEBA ONLİNE SEYREDEBİLECEĞİMİZ BİR ADRES VARMI ?
10 Eylül 2008: 09:55 #52549vet.gulcan
Üyearadım ama bulamadım
10 Eylül 2008: 10:00 #52550Patlamayı NTV canlı olarak verecekmiş.
10 Eylül 2008: 10:59 #52569vet.gulcan
Üyeevet mtvmsnbc.com da bazı videolar var ama benim iş yerinde ki pc kaldırmıyor ;(belki siz izleyebilirsiniz
10 Eylül 2008: 11:03 #52571Zaten izlediğinizde merakınız gitmeyecek…Çok büyük birşey beklemeyin…Asıl merak ettiğimiz şey 2 ay sonra olacak,tüm merakımız ise 10 yıl sonra açıklığa kavuşacak…
İlk proton paketi bugun verilecekmiş,2 sonrada tersi yönden 2. proton paketi verilecekmiş,benim merak ettiğim kısım bu
12 Eylül 2008: 20:06 #52757jackal06.23
Üye10 yıl da cokmus yaa ben okadar uzun bekelmıyodum adamı mearktan oldurur bunlar ama tabi kolay degildir bunlarda keyfınden bekelmıyodur 10 yıl:D
14 Eylül 2008: 14:44 #52905dilara
ÜyeEvrenin oluşumuyla ilgili sırları çözmesi umut edilen Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi’nin (CERN) İsviçre-Fransa sınırında bulunan yeraltı laboratuvarındaki Büyük Hadron Çarpıştırıcısı (LHC) deneyi önceki gün başarıyla start aldı.
Bu gelişmenin mutluluğu yaşanırken, bulunması amaçlanan “Higgs parçacığı”nı kuramsal olarak ilk keşfeden İngiliz bilim adamı Prof. Peter Higgs (79) ile çağın en büyük fizikçisi olarak ün yapan felçli bilim adamı Stephen Hawking (66) arasında şiddetli bir polemik patlak verdi. Önceki gün Edinburgh’da bir basın toplantısı düzenleyen Higgs, “Higgs parçacıklarının bulunamayacağına dair 100 dolar bahse girerim” diyen Hawking’in fizikten anlamadığını iddia etti.Kim Nobel alacak?
Higgs, önce Hawking’in 10 milyar dolarlık LHC projesiyle ilgili görüşlerine katılmadığını vurguladı. Prof. Higgs, Hawking’in yaklaşımını başka hiçbir parçacık fizikçisinin “doğru” saymayacağını savundu. Akademik çevrelerde LHC deneyinin tamamlanması sonrasında ortaya çıkan sonuca göre 2 farklı görüşü savunan Hawking veya Higgs ikilisinden birinin Nobel fizik ödülü alacağı konuşuluyor.
Hawking, deneyden önce yaptığı açıklamada, “Tanrı parçacığı” da denilen Higgs parçacığı yerine başka parçacıklar bulunabileceğini ve bunun daha heyecan verici olacağını belirtmişti. Hawking, “O zaman anlayacağız ki bir şeyleri yanlış yapıyoruz” demişti.Hawking’in hesabı iyi değil Higgs, “Hawking’in söz konusu iddialarını ileri sürdüğü yazıyı okumadım, fakat hesaplamalarına temel teşkil ettiğini düşündüğüm başka bir yazısını okudum. Hesaplamaları hiç de iyi değil” dedi. Higgs, “Parçacık fiziği, kuantum fiziği açısından tutarlı bir teoriye sahip olmanız için ortaya attığınız formülde kütlenin çekim gücü kuramından başka şeyler de olması gerekir. Stephen’da bu yok. Hesaplamalarının doğruluğundan kuşkuluyum. Hiçbir teorik fizikçi onun teorisini doğru olarak kabul etmez” diye konuştu.
Higgs, LHC deneyinin tamamlanmasına 3 yıl olmasına karşın kutlama için şampanya şişesini hazırda tuttuğunu da belirtti.Prof. Bardakoğlu’ndan deneye destekDiyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi’nde yapılan “Büyük Hadron Deneyi”ni olumlu bulduğunu belirterek, “Bu keşifler karşısında önyargıyla teolojik bir direnç göstermemiz söz konusu olamaz” dedi.
Bardakoğlu dün yaptığı açıklamada, insanların yaptığı bilimsel nitelikteki her deneyin Allah’ın Sünnetullahı (sünneti, kanunu) çerçevesinde olduğunu vurgulayarak, “Ben bu tür keşiflerin ilahi iradeyle çatışan yönlerinin olduğu kanaatinde değilim” diye konuştu.
Bilimsel deneylerin varoluşla ilgili ipuçları veren keşifler olduğunu ifade eden Bardakoğlu, “Bu keşifler karşısında önyargıyla teolojik bir direnç göstermemiz söz konusu olamaz” ifadelerini kullandı.14 Eylül 2008: 15:10 #52924Murat KUTAY
ÜyeYüzyılın deneyi depremleri tetikledi mi?
Yapılan deneyin ardından dünyanın dört bir yanında meydana gelen büyük depremler, oluşan depremlerin deneyle ilgili olup olmadığı sorusunu gündeme getirdi. Bu iddiayı uzmanlara sorduk. İşte deneyden sonra gerçekleşen depremler ve uzmanların görüşleri…
İRAN
İran’ın güneyinde meydana gelen şiddetli depremde 6 kişi öldü, 46 kişi yaralandı.
Tahran Üniversitesi Jeofizik Enstitüsü, depremin büyüklüğünü Richter ölçeğine göre 6.0 olarak açıkladı.
Hürmüzgan ve Fars eyaletleri ile Geşm adasında hissedilen depremin yerel saat ile 15.30’da meydana geldiği ve 30 saniye sürdü.
Fars Haber Ajansı, depremin büyüklüğünü 6,1 olarak duyurmuştu.
Bölgede en büyüğü 4.8 olmak üzere 10 kadar artçı deprem kaydedildi.
ŞİLİ
Şili’de meydana gelen 6,0 büyüklüğünde depremde can ve mal kaybı hakkında açıklama yapılmadı.Şili Üniversitesi Sismoloji Fakültesi’nden yapılan açıklamada, sarsıntının TSİ 19.12’de olduğu belirtildi ve merkez üssü, Santiago’nun 1800 kilometre kuzeyindeki Pica kenti yakınları olarak gösterildi.
ENDONEZYA
Endonezya’da 7,6 büyüklüğünde deprem oldu. Depremin ardından ülkede tsunami alarmı verildi.
Endonezya Metoroloja Ajansının açıklamasına göre doğudaki Molucca adalarını vuran deprem TSİ 03.00’de, 7,6 büyüklüğünde oldu. Depremin merkezinin denizde olduğu ve Molucca’daki Ternate kentinin 120 kilometre uzağında olduğu kaydedildi.
JAPONYA
Richter ölçeğine göre 7 şiddetindeki bir deprem de Japonya’da meydana geldi. Endonezya ve Japonya’daki depremler art arda meydana geldi.
Japonya Meteoroloji Ajansının açıklamasına göre TSİ 03.21’de meydana gelen depremden sonra tsunami alarmı verildi.
Depremin merkezinin Hokkaido adasının açıkları olduğu belirtildi.
JAPONYA’DA TSUNAMİ
Japonya’nın kuzeyindeki Hokkaido adası açıklarında deniz tabanında meydana gelen depremden sonra sahile çok küçük çaplı tsunami dalgaları vurdu.
7 büyüklüğündeki depremden sonra 50 santimetre yüksekliğinde dalgaların vurabileceği ve halkın sahilden uzak durması yönünde uyarı yapıldı.
TÜRKİYE
Bugün saat 11.33’te merkez üssü Ankara’nın Bala ilçesi Afşar Beldesi olan 4,1 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi.
UZMANLAR NE DİYOR
Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, deneyin depremleri tetikleyip tetiklemediği ile ilgili “Deney ve depremlerin aynı güne denk gelmesi tamamen tesadüftür” derken, İstanbul Teknik Üniversitesi öğretim üyesi Prof.Dr. Naci Görür de yerin altında gerçekleşen bir deneyin depremleri tetiklemesinin mümkün olamayacağını söyledi.
14 Eylül 2008: 15:17 #52890dilara
Üyebence deney ve depremlerin aynı güne denk gelmesi tesadüf değil;)
14 Eylül 2008: 15:32 #52936Tesadüf diye birşey yoktur…Herşey farkında olmasakta planlıdır…
18 Eylül 2008: 20:36 #53473Murat KUTAY
ÜyeCERN de buz bitti, deney paydos!
10 Eylül’de başlayan ATLAS Deneyi’ne, Büyük Hadron Çarpıştırıcısı’nın soğutma sisteminde meydana gelen arızadan dolayı ara verildi.
Protonları ışık hızına yaklaştırabilmek ancak eksi 271,3 derecede mümkün olabiliyor ve bundan dolayı soğutma sisteminin sorunsuz çalışması gerekiyor. Sorunun giderilmesi için büyük bir hızla çalıştıklarını belirten CERN mühendislerinden Djanga Manglunki, çarpıştırıcının hafta sonuna kadar çalışır hale getirileceğini belirtti ve ekledi: “Endişe edilecek bir şey yok. Her şey kontrol altında ve ne yaptığımızı biliyoruz. Bu gibi kompleks sistemlerde böyle ufak sorunların ortaya çıkması normal.”
Kâinatın nasıl oluştuğuna dair birçok önemli soruya cevap vermesi beklenen deney, büyük merak uyandırmış ve birçok tartışmayı da beraberinde getirmişti. Bazı bilim adamları deney sırasında oluşması muhtemel kara deliklerin beklenenin aksine hemen ışıma yapıp kaybolmayabileceğini ve büyüyerek dünyayı yutabileceğini iddia etmişti. Bunun sonucunda 16 yaşındaki Hintli bir kız, dünyanın sonu geldi korkusuyla intihar ederken, araştırma merkezinin sistemine geçtiğimiz günlerde yapılan hacker saldırısı güvenlik sorununu gündeme getirmişti.
Kaynak : ZAMAN
-
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.