1. Anasayfa

Oluşturulan forum yanıtları

15 yazı görüntüleniyor - 2,686 ile 2,700 arası (toplam 2,755)
  • Yazar
    Yazılar
  • yanıtla: Gerekli Bilgiler #29352

    ADSL kullanıcılarını bekleyen tehlikeler.!

    Infonet Genel Müdürü Taner Özdeş, ADSL kullanıcılarını bekleyen en önemli tehlikenin, genişbantta daha hızlı hareket edebilen virüs ve solucanlar olduğunu bildirdi.
    Özdeş, A.A muhabirine yaptığı açıklamada, hızla düşen internet erişim ücretleri ve genişbant servis hizmetlerinin yaygınlaşmasının, interneti diğer iletişim araçlarının önüne taşıdığını belirten Özdeş, 1.5 milyon kişiye yaklaşan ADSL abonelerini de bir çok tehlikenin beklediğini ifade etti.

    Söz konusu tehlikelerin başında, virüs ve solucanların bulunduğunu anlatan Özdeş, e-posta yoluyla veya internet üzerinden indirilebilecek bu zararlı programların, bilgisayarı çalışamaz hale getirerek önemli bilgilerin kaybolmasına yol açabileceğini söyledi.

    CASUS YAZILIMLARA DİKKAT

    İnternet üzerinden gelebilecek diğer önemli bir tehlikenin ise casus yazılım (spyware) ve trojanlar olduğunu belirten Özdeş, bu ajan programların bilgisayarda bulundurulan her türlü parola, kredi kartı bilgileri gibi değerli kişisel bilgileri çalabildiğine dikkati çekti. Özdeş, trojanların ise bilgisayarın uzaktan ele geçirilmesine ve başka kişilerin amaçları doğrultusunda kullanılabilmesine imkan sağlayabilecek ”arka kapılar” olduğunu kaydetti.

    Özdeş, son yıllarda bir genişbant kullanıcısını bekleyen bir başka tehlikenin ise ”Olta saldırısı” (phishing) adı verilen bir yöntem olduğunu anlattı. Özdeş, bu yöntemle kullanıcının kandırılarak, önemli bilgilerinin çalınmasının hedeflendiğini belirtti.

    Olta saldırılarında en çok kullanılan yöntemin ”e-posta yolu ile kullanıcıların yanlış sitelere yönlendirilmesi” olduğuna işaret eden Özdeş, özellikle internet bankacılığı kullanımının yaygınlaşmasının, olta saldırılarının bu alanda yoğunlaşmasına neden olduğunu söyledi.

    ”GELENEKSEL ANTİVİRÜS PROGRAMLARI YETERSİZ”

    Infonet Bilgi Teknolojileri Bilgi Güvenliği Danışmanı Murat Kültür ise eskiden beri kullanılan ve sadece virüslere karşı önlem alabilen geleneksel antivirüs programlarının bugün yetersiz kaldığını bildirdi.

    Saldırı tiplerine göre çok amaçlı güvenlik yazılımlarının kullanılmasının önemine işaret eden Kültür, genişbant kullanıcılarına; ”düzenli olarak güncellenen bir virüs, solucan, spyware ve trojan veri tabanına sahip olan, zararlı programları tespit edebildiği gibi, temizleme işlemini yapıp sistemi ilk haline getirebilen, Web üzerinde zararlı kod içeren sitelere erişimi engelleyen, olta saldırılarının yapıldığı sitelerin güncel bilgisini bulundurup bu sitelere erişimi engelleyen, etkin ve kolay kullanılabilir güvenlik duvarı (firewall) ve atak tespit sistemi (IDS) özelliklerini bulunduran yazılımlar” önerdiklerini belirtti.

    Kültür, ayrıca bu güvenlik yazılımlarının, Web üzerinden ve diğer yöntemler ile kullanılan e-posta alışverişleri sırasında e-postaları tarayabilen, zararlı programların bilgisayara bulaşmasını kolaylaştıran güvenlik açıklarını tespit edebilen ve kullanıcının belirlediği özel bilgilerin hareketini tüm sistemde izleyip bu durumu bildirebilen yapıda olması gerektiğini vurguladı.

    Söz konusu özellikleri sağlayan yazılımları kullanan genişbant kullanıcılarının, bahsedilen tehlikelerden büyük ölçüde korunmuş olacaklarına dikkati çeken Kültür, internet evrimini sürdürdükçe, tehlikelerin de değişip çeşitlilik göstermeye devam edeceğini, değişen ve gelişen tehlikelerden haberdar olup gerekli önlemleri almanın, güvenli bir internet kullanımı için vazgeçilmez hale geldiğini sözlerine ekledi.

    yanıtla: Gerekli Bilgiler #29351

    Ad-aware programı çok kullanışlı bir program olup izinsiz olarak gelişmiş izleme sitemleri sayesinde bilgisayarınıza kurulu bulunan çeşitli programları bulmaya ve bunları yok etmeye yarar. Tüm windows sürümlerinde çalışmaktadır. Bu program bilgisayarınızın hafızasını, kayıt defterini, sabit ve sabit olmayan diskleri bilinen bütün istenmeyen-programlar için arar.

    (“Datamining, aggressive advertising, Parasites, Scumware, Keyloggers, selected traditional Trojans, Dialers, Malware, Browser hijackers, and tracking components” olarak tanımlanır.)

    Bu program Internet’te kişisel bilgilerinizin güvenli kalmasına yardımcı olur.

    14ag.png

    Ilk önce güncelleme işleminin yapılması yararlı olabilir. Nitekim bu istenmeyen programların sayısı ve niteliği gün geçtikçe değişmektedir. Gerekli güncellemeler için fare ile “Check for updates now” bağlantısını işaretleyin. “Connect” tuşuna tıklayın(1). Yeni referans dosyası varsa bunu size bildirecektir. Onaylamak için “OK” butonunu işaretleyin(2).Güncelleme işlemi bitince “Finish” tuşuna basınız

    24pj.png

    48ks.png

    Ayarlarda bazı değişiklikler yapmak için “Customize” bağlantısına tıklayınız.

    53pi.png

    Burada “Click here to select drives + folders” bağlantısını tıklayın(1). İstemiş olduğunuz disk alanlarını işaretleyin(2).

    68tr.png

    36qe.png

    Next” tuşuna basıp işlemi başlatın. Bu işlem uzun sürebilir. Bu işlem esnasında bilgisayarınızda başka birşey yapmaz iseniz yararlı olur.Tarama işlemi bittikten sonra aşağıdaki pencere gelir. “Next” tuşuna basınız.

    83vr.png

    Karşımıza tarama sonuçlarını gösteren bir pencere gelecektir.

    94wx.png

    Silinecek olan nesneleri tek tek fare ile işaretleyiniz.

    102so.png

    “Next” tuşuna basınca sizden onay isteyecektir. “OK” tuşuna tıklayınız

    Program bundan sonra gerekli işlemleri yapacak ve tekrar ilk pencereyi ekrana getirecektir. Eğer istenirse program tekrar baştan çalıştırılabilir.

    124vu.png

    Bilgisayarınızı kapatıp açtıktan sonra bu programı ikinci defa daha çalıştırınız.

    Yeni programlar yüklediğinizde, özellikle Internet’ten indirmiş olduğunuz programları kurduktan sonra bu programı çalıştırmanız yararlı olacaktır

    yanıtla: Gerekli Bilgiler #29350

    Microsoft un yayınladığı 7 adımda Güvenlik Dökümanını Burada Vermeye Çalışacağım arkadaşlar Kolay gelsin.

    Adım 1: Maruz Kalabileceğiniz Tehlikeleri Belirleyin

    Bundan on yıl önce, insanlar Web’i “harika” olarak nitelendiriyordu. Bugün de öyledir. Ancak bazı yönlerden oldukça tehlikelidir. Gizlilik haklarınız ve bilgisayar güvenliğiniz konusunda istenmeyen sonuçlar doğurabilir

    Korumak istediğiniz unsurlar nelerdir?

    Gizlilik haklarınızın çiğnenmesine, bilgisayar yazılımınızın ve verilerinizin zarar görmesine, başkaları tarafından kötüye kullanılmasına karşı önlem alın, çocuklarınızı (ve onların arkadaşlarını) Internet’ten gelebilecek sakıncalı içerik ve bağlantılardan koruyun.

    Tehlikeleri Belirlemede Kullanılacak Denetim Listesi

    Sizi etkileyebilecek tehlikeleri ve göze alabileceğiniz tehlike düzeylerini belirleyin. Aşağıdaki soruları kendi kendinize yanıtlayın.

    1. Bilgisayarınızı kim kullanıyor?

    Otomobil sigorta şirketleri bir otomobilin kazaya maruz kalma olasılığının süren kişiye ve insanların sürüş biçimine göre değiştiğini bilirler. Sürekli olarak yolda olan otomobillerin veya düşüncesizce kullanılan otomobillerin kaza olasılığı çok büyüktür. Aynı şey bilgisayarınızı kullanan kişi için de geçerlidir.

    • Çocuklar veya küçükler bilgisayarı istedikleri gibi kullanabiliyorlar mı? Çocuklar ve Internet konusunda, tehlike iki şeritli bir yol gibidir. Interneti istedikleri gibi kullanmalarına izin verilen çocuklar hiç uygun bulmayacağınız Web siteleri ile karşılaşabilir ve bağlantı kurabilirler. Ayrıca, görünüşte zararı olmayan bir içeriği karşıdan yükleyerek istemeden de olsa bilgisayara bir virüs girmesine neden olabilirler. Daha fazla bilgi için aşağıdaki bağlantılara göz atın:

    • Çocukların çevrimiçi güvenliği konusunda bilmem gerekenler nelerdir?

    • Internet Explorer İçerik Danışmanı’nın ayarlarını nasıl yapabilirim?

    • Ziyaretçileriniz veya arkadaşlarınız bilgisayarınızı kullanıyor mu? Bilgisayarınızı kullanarak e-postalarına bakan veya karşıdan dosya yükleyen arkadaşlarınız, akrabalarınız ve iş arkadaşlarınız virüs içeren bir eki açabilirler. Şüpheli Web siteleri bilgisayarınıza “zararlı bir yazılım” bulaştırabilir.

    Bilgisayarınızı kim kullanırsa kullansın, aşağıdaki adımları uygulayarak zararlı saldırı ve virüs tehlikesini en az düzeye indirebilirsiniz:

    Virüse karşı koruma yazılımları kullanın
    Yazılımınızı sürekli olarak güncelleştirin
    Bir güvenlik duvarı kullanın
    Güvenlik ayarlarınızı gözden geçirin
    Güçlü parolalar oluşturun
    Belirli aralıklarla güvenliği gözden geçirin

    2. Internet’e nasıl bağlanıyorsunuz?

    Her zaman bağlantılı mısınız (bir kablolu modem veya DSL yoluyla)?

    Sürekli Internet’e bağlı durumda iseniz ve bir güvenlik duvarı kullanmıyorsanız, bilgisayarınız muhtemel bir hedef teşkil edecektir. Aşağıdaki adımları uygulayın:

    Virüse karşı koruma yazılımları kullanın.
    Yazılımınızı sürekli olarak güncelleştirin.
    Bir güvenlik duvarı kullanın. Windows XP kullanıyorsanız, Internet Bağlantısı Güvenlik Duvarı işlevini kullanarak koruma düzeyini istediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz.
    Güvenlik ayarlarınızı gözden geçirin.
    Belirli aralıklarla güvenliği gözden geçirin.
    Çevrimiçi olmanız gerekmediği zamanlar bağlantınızı kesin.

    3. Bilgisayarınızı kullanan insanlar Internet’te ne gibi işlemler yapıyorlar?

    Çevrimiçi veya yüz yüze olarak insanlarla buluştuğunuz ve iletişim kurduğunuzda düşündüğünüz temel kurallar geçerlidir: Kiminle iş yaptığınızı bilmek istersiniz, tanımadığınız kişilere karşı dikkatli olursunuz.

    Bilgisayarınızı kullanan kişilerden alışveriş yapanlar, banka işlemlerini yürütenler, faturalarını ödeyenler, hisse senedi veya yatırım fonu alanlar ya da yasadışı bir şey yapanlar var mı?

    Hayal edemeyeceğiniz kadar ucuza mal satan şüpheli satıcılara karşı dikkatli olmanız gerekebilir, ancak çevrimiçi elektronik güvenlik iletişim kuralları ve uygulamaları kredi kartı bilgilerinizi telefonda karşı tarafa açıklamaktan çok daha güvenli olabilmektedir. Sitenin yasal, yapacağınız işlemlerin güvenli olacağından emin olmak için:

    Onay mührü bağlantılarını tıklatarak kimlik doğrulaması yapın: TrustE , BBBOnline (Better Business Bureau çevrimiçi biçimi) ve çevrimiçi perakendecilere 10 üzerinden not veren BizRate.com .
    Şirketi telefondan arayarak güven verici bir şekilde konuşup konuşmadıklarına bakın.
    Gizlilik ilkelerini okuyun: Verdiğiniz kişisel bilgilerinizi nerede kullanacaklar? İfadeler açık ve anlaşılır değilse vazgeçin.
    Kredi kartı veya kişisel bilgilerinizi girmeden önce, yapacağınız işlemlerin şifreleneceğinden emin olun: Adres çubuğunda “http” yerine “https” ifadesinin ve tarayıcınızın alt kısmındaki görev çubuğunda güvenli “kilit” simgesinin bulunmasına dikkat edin.
    Aylık işlem raporlarınızı gözden geçirin, yapmadığınız bir işlem olup olmadığına bakın. Microsoft’un gizlilik ilkeleri’ni okuyun.
    E-posta gönderiyor ve alıyor musunuz?

    E-posta ekleri virüs yaymada en sık kullanılan öğelerdir. Yalnızca bir iletiyi açmakla, içerdiği virüsün bulaşmasına neden olabilirsiniz. Şu önlemleri alın:

    Bilgisayarınıza Outlook 2000 İçin Microsoft Outlook E-posta Güvenlik Güncellemesi veya Outlook 98 yükleyin.
    Ekli bir posta geldiğinde, gönderen kişiyi tanımıyorsanız iletiyi açmayın ve hemen silin.
    Tanıdığınız adlar kullanılıyor olsa bile, “başkalarından size iletilen” postalara dikkat edin. Eki açmaya karar verirseniz, önce sabit diskinize kaydedin, böylece bilgisayarınızdaki virüse karşı koruma yazılımı gereken önlemi alabilir.
    Güvenlik ayarlarınızı gözden geçirin
    Yazılımınızı her zaman güncelleştirin (virüse karşı koruma ve e-posta yazılımlarınız)
    Gizli tutulmasını istediğiniz bir e-posta gönderiyorsanız postayı şifreleyin. Şifrelenmemiş e-posta iletileri kapatılmamış bir zarfa konan mektuptan farksızdır.

    Sohbet odalarına giriyor veya anlık mesaj gönderme (IM) programlarını kullanıyor musunuz?

    Internet’te sohbet oldukça hoş bir etkinlik olmasına karşın, pek çok tehlikeyi (örneğin, gerçek kişiliklerini gizleyen kullanıcılar) beraberinde getirir. Çevrimiçi sohbet üç, dört arkadaş arasında geçen konuşmalar gibi görünebilir, ancak yüzlerce insan o anda sizi dinliyor, yazdıklarınızı okuyor olabilir. Sohbet ve anlık mesaj uygulamaları çocuklar tarafından kullanıldığında, kişisel bilgilerini hiçbir zaman vermemeleri konusunda onları uyarın. Daha fazla bilgi için, getnetwise.com adresini ziyaret edin.

    Anlık mesaj çok kullanışlı ve eğlencelidir, ancak özel veya güvenli değildir. Gizli kalması gereken bilgilerinizi gönderiyorsanız, bir e-posta hesabı kullanın ve iletilerinizi şifreleyin.

    Çevrimiçi oyunlar oynuyor musunuz?

    Artık tüm dünyaya yayılmış olan çevrimiçi oyunlar güvenlik konusunda önemli sorunları (örneğin, oyun sırasında karşı oyuncudan gelen ve bilgisayarınıza zarar verebilecek bir eki yükleme) beraberinde getirmektedir.

    Ücretsiz müzik, film, resim veya yazılım programı (freeware) gibi dosyaları yüklüyor, başkalarıyla değiştiriyor musunuz?

    Internet’ten dosya yüklemek (eğer aldığınız şeyin ne olduğunu biliyorsanız) çok yararlıdır. Ancak bunlar bazı virüsler veya worm (solucan) ve Trojan (Truva atı) gibi bazı tehlikeli casus programlar içeriyor olabilir. Worm öğeleri bilgisayarınızın bir yerinde gizlenerek, bilgisayarınızın çökmesine neden olana kadar kendi kendilerini kopyalayıp çoğalabilirler. Trojan programları ise görünüşte yararlı programlardır (oyunlar ve yardımcı programlar gibi), ancak etkin hale geldiklerinde yıkıcı olurlar. Bu, özellikle dosyaların ortak kullanılması konusunda önemli bir sorun oluşturur.

    Herhangi bir dosyayı karşıdan yüklemeden önce:

    • Dosyanın sayısal imzaya sahip olup olmadığına bakın

    • Yalnızca güvendiğiniz kişi ve kuruluşlardan gelen dosyaları kabul edin

    7 Adım

    Sağduyunuzu kullanarak ve bilgisayarınızı tehlikeli saldırılardan ve eklerden koruyarak, Internet’in size sağladığı gizlilik haklarınızın ve imtiyazlarınızın çiğnenmemesini sağlayabilirsiniz. Aşağıdaki adımları uygulayarak tehlikeleri önemli ölçüde azaltabilirsiniz:

    Maruz kalabileceğiniz tehlikeleri belirleyin
    Virüse karşı koruma yazılımları kullanın
    Yazılımınızı sürekli olarak güncelleştirin
    Güvenlik ayarlarınızı gözden geçirin
    Bir güvenlik duvarı kullanın
    Güçlü parolalar oluşturun
    Belirli aralıklarla güvenliği gözden geçirin

    yanıtla: Gerekli Bilgiler #29349

    1. Kurumsal ağ kaynaklarınızı iç ve dış tehditlere karşı korumak
    Günümüzde kurumlar için yerel ağ kavramı artık, iç ağ/dış ağ ayrımı yapılmaksızın, kurumdaki herhangi bir kişiye, herhangi bir yerden erişebilmek anlamında genişlemiştir. Ama bu gelişime paralel olarak, güvenlik uzmanları da ağlarına karşı olan tehditlerle başa çıkabilmek için daha komplike güvenlik politikaları uygulamak zorunda kalmaktadır. Bu tehditleden en başta geleni, önemli ağ kaynaklarını Internet’ten veya yerel ağdan gelebilecek muhtemel saldırılara karşı korumaktır.

    Ağ üzerinden erişim kontrolü, mevcut ağ kaynaklarını korumak için temel yoldur. Ölçeklenebilir kapsamlı erişim denetimi kuralları sayesinde, ağ güvenliği yöneticileri ağ bağlantıları için kaynak sistem, hedef sistem, ağ trafik türü ve uygulama zamanını belirlemek suretiyle esnek ağ erişim hakları belirleyebilirler.

    Ağ güvenliğini korumak tabi ki sadece spesifik kaynaklara erişim denetimi sağlamaktan ibaret değildir. Bundan başka, komple bir ağ güvenliği çözümü aşağıdakileri sağlamalıdır:

    · Ağ kullanıcıların kimliklerinin belirlenmesi
    · Aktarım esnasında veriyi şifreleme
    · Kayıtlı IP’leri optimize şekilde kullanma
    · Ağ trafiğinin tümünün içeriğine güvenlik politikasını uygulama
    · Saldırıları gerçek zamanlı olarak belirleme ve önlem alma
    · Denetim bilgilerinin tümünün kayıtlarını tutma

    Ayrıca güvenlik politkası, kurum içerisinde kullanılan mevcut ve ileride kullanılması muhtemel bütün uygulamalara tatbik edilebilmeli ve bağlantı sorunlarına, ağ performans düşüklüklerine yol açmamalıdır.

    2. Mobil ve uzak kullanıcılar için ağ bağlantısı sağlamak
    Birçok şirket uzak kullanıcılarının bağlantıları için, büyük modem bağlantıları gerektiren geleneksel uzaktan erişim çözümleri ve pahallı dial-up telefon bağlantıları ile karşılaştırıldıklarında çok ekonomik çözümler sunan Internet üzerinde geliştirilen ağ uygulamalarının farkına vardılar. Uzak ve mobil kullanıcılarını kurumsal ağlarına Internet bazlı özel sanal ağlar (VPNler) aracılığı ile bağlamak isteyen firmaların sayısı arttıkça, bu kritik bağlantıların güvenliğinin sağlanması da büyük önem kazanmıştır.

    Bilgilerinizin Internet gibi herkese açık ağlar üzerinden iletimi sırasında güvenliğinden emin olabilmek için iki temel unsurun yerinde uygulanması gerekir. Birincisi, hem uzak istemci, hem de kurumsal Internet ağgeçidi seviyesinde mümkün olan en güçlü tanılama sağlanmalıdır. İkincisi ise, bütün kullanıcı kimlikleri belirlendikten sonra, bütün veri trafiği gizlilik açısından şifreli olarak iletilmelidir.

    Hem tanılama hem de şifreleme uygulamaları, ağ güvenlik çözümü çerçevisinde kesintisiz ve uyumlu olarak çalışmalıdır. Erişim denetimi gibi ağ güvenlik kriterleri sanal özel ağ iletişimlerinde de çok önemli role sahiptir. Uzak bir kullanıcının VPN ile kurumsal ofisine bağlantı kurması demek, buradaki tüm ağ kaynaklarına erişim hakkı kazanması anlamına gelmemelidir.

    Bir firma için uzak ağ bağlantı ihtiyacı arttıkça, ağ güvenlik yöneticileri yönetilebilir ve kullanımı kolay VPN çözümlerine ihtiyaç duyarlar. Ve seçilecek çözüm, kurulumu kolay, ileride eklenebilecek yüksek sayıda uzak kullanıcı sayısını destekleyebilecek esneklikte, son kullanıcı için ise kesintisiz ve transparan olmalıdır.

    3. Internet’i kullanarak kurumsal veri iletişim masraflarını düşürmek
    Güvenli ağ erişimi sağlamak amacıyla istemciler ve ağlar arasında kurulan VPN bağlantıları pahalı çözümler oldukları için, firmalar uzak ofis bağlantılarını sağlamak için Internet aracılığı ile ağlar arası veya bölgeler arası VPN bağlantılarını tercih ederek tasaruufa giderler. Ayrıca herkese açık hatlar üzerinden güçlü tanılama ve veri şifreleme özellikleri kullanarak, bilgi güvenliğinden ödün vermeksizin ticari iletişimleri de sağlamak mümkün olur. Bu sayede, frame-relay ve kiralık hatlara yüksek miktar yatırımlar yapmaya gerek de kalmaz.

    Gözden kaçırılmaması gereken bir konu ise, uzaktan erişim çözümü olarak güçlü tanılama ve şifreleme teknolojileri seçildiği vakit, bu seçimin beraberinde yeni güvenlik yönetimi zorlukları getirebilmesidir. Bu tip muhtemel zorlukları yaşamamak veya minumum seviyeye indirgemek için, tüm VPN bağlantı noktalarını merkezi bir konsol aracılığı ile yönetebilecek güvenlik çözümleri tercih edilmelidir.

    Internet üzerindeki VPN uygulamalarının sağladığı maliyet düşüklüğünün yanı sıra, ağ iletişimlerini özel dedike hatlardan Internet üzerine taşınması, beklenmedik performans düşüklüklerine ve erişim sorunlarına yol açabilir. Bu yüzden, sanal özel bir ağ bünyesinde öncelikli bağlantılar için entegre bantgenişliği yönetimi ve yüksek erişilebilirlik desteklenmelidir.

    4. Güvenli bir extranet üzerinden iş ortaklarına ağ erişimi sağlamak
    Kendinize ait ağ kaynaklarınızı (uzak ve mobil kullanıcılar, branch ofisler) güvenli şekilde birbirine bağladıktan sonra, sıra kurumsal ağınızı extranet uygulamaları aracılığı ile değerli iş ortaklarınıza ve müşterilerinize kontrollü bir biçimde açmaya gelir. Endüstri standartlarında protokollere ve algoritmalara bağlı kalarak gerekli extranet bağlantıları güvenli şekilde sağlanabilir. Ama bu tür bağlantılar için kesinlikle tescilli teknolojiler tercih edilmelidir.

    Internet bazlı VPN uygulamaları için kabul edilen standarda IPSec (Internet Protocol Security) adı verilir. IPSec, şifrelenmiş ve tanılanmış bir IP paketinin formatını ifade eder ve gelecek nesil IP iletişimi için gereklidir. Şifrelenmiş anahtarların yönetimini otomatikleştirmek için genellikle IPSec ile IKE (Internet Key Exchange) ile kullanılır.

    Standart bazlı bağlantı kurulduğu zaman, dışardan erişecek kullanıcıların (iş ortakları, özel müşteriler) ihtiyaçlarına göre özel haklar sadece ilgili ağ kaynakları için tanınmalıdır. Kurumsal ağ kaynaklarının dışarıya açılma oranı arttıkça, bununla ilgili uygulanması gereken kapsamlı güvenlik politikası da periyodik olarak revize edilmelidir.

    5. Kurumsal ağınızın yeterli performansa, güvenilirliğe ve yüksek erişilebilirliğe sahip olması
    Kurumsal ağ bağlantılarında artan Internet kullanımının doğal sonuçlarından biri olan ağ tıkanıklıkları sonucu kritik uygulamalarda performans sorunları yaşanabilir. Ortaya çıkabilecek bağlantı hataları, ağgeçidi çökmeleri, ağ bağlantı gecikmeleri ve diğer performans düşüklükleri neticisinde firmalar büyük ekonomik kayıplar yaşayabilirler.

    Internet ve Intranet hatlarının gereğinden fazla istemci ve sunucu tarafından kullanılması sonucu, trafik miktarına göre bağlantı kopuklukları, zayıf ‘response’ zamanları ve yavaş Internet kullanımı sorunları ile karşı karşıya gelmek normaldir. Bu gibi durumlarda, sınırlı bantgenişliği üzerinde mevcut hattı aktif olarak paylaştırmaya yönelik bir yönetime gidilmelidir.

    Eğer yerel ağınız bünyesinde yoğun trafik yaşanıyorsa, birçok kaynağınız (halka açık popüler bir Web sunucusu gibi ) negatif yönde etkilenebilir. Bir uygulama için bir sunucuya güvenmek, zayıf ‘response’ zamanlarına hatta bağlantı kopukluklarına yol açabilir. Sunucu yük dengelemesi bir uygulama sunucusunun işlevini birçok sunucu üzerine dağıtarak ölçeklenebilir bir çözüm sağlar. Bu yolla ayrıca, sunucular üzerindeki performanslar da arttırılmış olur.

    Performansın yettiği durumlarda dahi, ağgeçidi seviyesinde meydana gelebilecek bir hatayı tolere edebilecek güvenli bir ağ altyapı sistemi oluşturulmalıdır. Günümüzde artık çoğu kurum, ağgecidinde yaşayacakları anlık erişim sorunları yüzünden dahi büyük mali kayıplar yaşaycaklarından emin olarak yüksek erişilebilirliği destekleyen ağ güvenlik ürünlerini tercih etmektedir.

    Yüksek erişilebilirliği destekleyen ürünler hem yazılım, hem donanım bazında yedeklemeli sistemler ile yüzde yüze yakın seviyelerde erişilebilirliği garanti ederler. Bir sorun meydan geldiği zaman, yüksek erişilebilirliği sağlayan bileşenler ağınızın güvenli olmasını sağlamalı ve son kullanıcıya tamamen transparan şekilde devam ettirilmelidir. Gerçek etkili çözümler sunacak ağ yöneticileri, iç ve dış kullanıcılarına daimi güvenilir servisler sağlamalıdır.

    6. Kullanıcı bazında güvenlik politikalarını ağ seviyesinde uygulamak
    Kurumsal ağ konseptinin genişlemesi, birçok ağ için kullanıcı, uygulamalar ve IP adres kullanımı sayılarında aşırı artışlara yol açmıştır. Bu tür dinamik ağ ortamlarında emniyetli ağ politikalarının uygulanması, kullanıcı bazında güvenlik politikalarının oluşturulmasıyla sağlanır. Bu politikalar çerçevesinde, ağ kullanıcıları için kişisel erişim denetimleri, tanılama prosedürleri ve şifreleme parametreleri belirlenir. Yüksek miktarda kullanıcı bilgisi içeren bu uygulamalarla uğraşmak ağ ve güvenlik yöneticileri için bazen kolay olmayabilir.

    Kullanıcı seviyesinde güvenlik bilgilerini ölçeklenebilir şekilde merkezi bir yerde depolamak için LDAP protokolü kullanmak en uygun çözümdür. LDAP sayesinde, bütün kullanıcı bilgileriniz tek bir veritabanında tutulup diğer ağ uygulamaları tarafından paylaşılır. Bununla birlikte ağ ve güvenlik yönetimleri paralel çalışarak güvenlik ile ilgili zaman harcatıcı rutin prosedürlerin aşılması sağlanır.

    Güvenlik denetimlerini en üst düzeyde tutmak için kullanıcı seviyesinde uygulanan güvenlik politikaların kayıtlarının tutulması ve bunların denetlenmesi gerekir. Kişisel güvenlik politikalarının uygulandığı ortamlarda DHCP protokolünün kullanılması etkili bir yol değildir. Bunun sebebi IP adres atamalarının dinamik olarak yapılmasıdır.

    7. Ağınıza karşı yapılan atakları ve şüpheli aktiviteleri anında algılamak ve bunlara cevap vermek
    Kurumsal ağ güvenliğinizi ancak ağınızı ve kullanıcılarınızı korumak için uyguladığınız güvenlik politikaları belirler. Ağ korumanızı devamlı olarak ayakta tutmanın yolu yetkisiz aktiviteleri gerçek zamanlı olarak tespit etmektir.

    Etkili bir saldırı tespit sistemi, atak ve şüpheli ağ aktivitelerini yetkin bir şekilde tespit ederek kurumsal ağ güvenliğinizin bir bacağını oluşturur. Ama bu istenmeyen trafiğin sadece saptanması yeterli değildir. Kullandığınız saldırı tespit uygulaması öte yandan belirlenecek bu tür istenmeyen bağlantılara anında yanıt verebilmeli ve ağ kaynaklarına yetkisiz erişimi engellemelidir.

    İyi dizayn edilmiş bir saldırı tespit uygulaması, gerçek zamanlı karşılıklara ek olarak kapsamlı kayıt tutabilme, komple denetim ve gerektiğinde ilgili kişileri ikaz edebilecek gelişmiş uyarı mekanizmalarına sahip olmalıdır.

    8. Ağınızın IP adres altyapısını güvenli ve etkili bir biçimde yönetmek
    Ağlar üzerindeki kullaınıcı ve uygulama sayısı arttıkça, ağ cihazları ve kullanıcıları için gereken IP adres adres sayısı gittikçe daha çok artmaktadır. Buna paralel olarak da hızlı gelişen ağlarda IP adres ve isim alanı yönetimi zorlaşmaktadır.

    Eskisi gibi her bilgisayar ve ağ cihazının IP adres konfigürasyonunu manuel olarak kontrol etmek artık uygulanmamaktadır. Bunun sebebi, bu tip bir yönetimin günümüz ağları üzerinde hataya açık, zahmetli ve entegrasyon eksikli bir yapı oluşturacak olmasıdır. Böyle bir yapı da doğal olarak çok pahalı olmasının yanında, merkezi kontrol, ölçeklenebilme ve güvenilirlikten uzak olacaktır.

    Kurumsal bazlı IP ağ altyapınız için merkezi idare ve esnek yönetim sağlayan IP adres yönetim çözümleri ancak genel ağ altyapısı ile tamamen entegre olduklarında güvenlik politikaları için optimum kullanılmış olurlar. Daha spesifik olmak gerekirse, dinamik paylaşımlı dahi olsalar, mevcut IP adreslerini kullanıcılara birebir olarak eşlemek kullanıcı bazlı daha güçlü çözümler yaratmayı sağlayacaktır.

    9. Entegrasyona yönelik açık platform güvenlik çözümleri kullanmak
    Ağ güvenlik yöneticileri, korudukları ağ üzerinde kullanacakları yazılım uygulamaları ve ağ altyapısında kullancakları donanımları baş döndürücü bir devinim içinde gelişen bilişim teknolojileri pazarından seçmektedirler. Bu noktada dikkat edilmesi gereken husus, bütün ürünlerin birbirleri ile teknik olarak entegrasyon sorunu olamaksızın yüksek performans ile çalışması gerekliliğidir.

    Alternatif olarak, seçeceğiniz çözümleri geniş yelpazede çalışan üretici tek bir firmadan temin edebilirsiniz. Bu sayede ürünlerin sistemleriniz üzerinde entegrasyon sorunu olmadan çalışacağından emin olabilirsiniz ama bu aşamada da tercih edebileceğiniz uygulama sayısında daralma yaşarsınız. Bütün güvenlik ihtiyaçlarınızı temin edebilecek spektrumda hizmet veren tek bir üretici firma bulmanız pek muhtemel değildir.

    Ağ güvenliği için tercih edeceğiniz çözümler neler olurlarsa olsun, hepsinin seçiminde açık mimari platformu destekleyecek çözümler olmalarına dikkat edilmelidir. İyi tanımlanmış arayüzlere sahip açık bir mimari, genel güvenlik politikası çerçevesinde kullanılacak bütün ürünlerin birbirleri ile sorunsuz çalışmasını sağlayacaktır. Buna ek olarak size özel ağ güvenlik ihtiyaçları yaratmanız için uygulama programlama arayüzleri (API’ler) kullanılabilirsiniz.

    10. Güvenli bir ağa sahip olmanın maliyet ve zahmetlerini azaltmak
    Kurumsal ağınızın güvenliğini sağlamak için, seçtiğiniz çözümleri yönetecek ve denetleyecek kişilere önemli miktarda ücret ödemek durumundasınızdır. Bu yüzden bu kişilerin işlerini, entegre konsollar üzerinden merkezi olarak idare edebilecekleri çözümler tercih edilmelidir. Böylelikle büyük bir kurumsal ağ için dahi, tek bir kişi ağ güvenlik yöneticisi olarak ağ güvenliği denetimi yapabilir. Bundan başka güvenlik politikasında meydana gelecek çözümleri bütün uygulama noktalarına hemen aktarmak gerekir.

    yanıtla: Gerekli Bilgiler #29348

    Fujitsu`dan “Avuç içi Güvenlik“
    Dünyanın en büyük teknoloji devlerinden birisi olan Japon Fujitsu firması tarafından geliştirilen “temassız avuç içi güvenlik sistemi’nin” kullanımı hızla yaygınlaşıyor. Yetkililer bu sistemle artik her türlü kart ve şifre güvenliği sorununa son verilecegini belirtiyorlar…

    Kredi veya banka kartlariniz sizce ne kadar güvenli? Kartlarinizin sifrelerinin baskaları tarafından kolayca ele geçirilme riski ne kadar? Sanırım buna herkesin verecegi cevap aynı olacaktır…

    Yetersiz…Hemen her alanda kullandığımız bilgisayar teknolojisinde kullanılan en guvenilir sistemler dahi gunumuz şartlarında maalesef yeterli olmuyor… Hemen hergün bir dostumuzun veya bir akrabamızın başına gelmiş kredi kartları veya banka hesaplarıyla ilgili bir sorun duyarız günlük hayatımızda…

    İster bankalar olsun isterse onların guvenliklerini sağlamaya çalışan güvenlik şirketleri olsun maalesef günümüzde meydana gelen kredi kartı şifrelerinin çalınmasına veya çalınan bir kartın şifresinin bir başkası tarafından kırılarak hesaplarda yapılan hırsızlıklara engel olunamamakta…

    İşte bu ve bunun gibi olaylara son vermek amaciyla guvenlik sistemleri alanında çalismalarini sürdüren Japon Fujitsu firmasi yeni “temassız avuç içi güvenlik sisteminin” yakın bir gelecekte tüm bu dertlerin çözümü olmaya aday… Son derece güvenli ve hızlı olan bu sistemde hata payı %0.01…

    Her insanın, hatta elin farkli avuç içi damarlarına sahip olduğunu, avuç içi damarlarının her insanda farkli bir şekilde bulunması ve bu damarların derinin altında olması sebebiyle sistem sayesinde hiç kimsenin bir başkasının güvenliğini tehdit edemeyeceğini belirten Fulitsu yetkilileri, bu sistemde sahtecilik olmasının
    çok güç olduğu belirtiyorlar.

    Uzun yıllardır üzerinde çalışılan avuç içi güvenlik sisteminin bir diğer özelliği ise kullanıcıyla makinanın temas etmemesinden dolayı son derece hijyenik olmasi…

    Dünyanın bir çok yerinde ve Japonya ‘da bir cok alanda kullanılan sistem Ekim 2006 tarinde Japonya’nin Naka şehrinde açılacak olan yeni şehir kütüphanesinde de kullanıma sunulacak…

    Alanında dünyada ilk defa uygulanacak olan sistemle kütüphaneye gelen ziyaretcilerin artık kart taşıma derdine son verileceği bildirildi…

    Kart kullanımını tamamen ortadan kaldıran bu sistemle artik şifre hatırlama gibi bir dert de yok…

    Yani guvenliginiz sadece ve sedece avuçlarınızın içinde…
    Peki sistem nasil calisiyor? Kütüphaneye üye olmak isteyen kişiler öncelikle avuçlarının içi özel bir tarayıcı ile kopyalanıp depolanıyor…

    Daha sonraki ziyaretlerde kulanıcı kütüphaneye geldiğinde sadece avucunu makinanın üzerinde birkaç saniye bekleterek tarama işlemi gerçekleştiriliyor…

    Parmak izi alınarak veya goz retina taraması sitemlerinin uygulama olarak zorluklarının olması, bu uygulamanın çok yakın bir geleçekte hayatımıza yaygın bir biçimde girecegini gösteriyor…

    Kisa bir zaman içide cep telefonlarından evde kullandığımız her türlü elektronik alete kadar kullanılabilecek bu sistemle tül güvenliğiniz kendi avuçlarınızın icinde…

    yanıtla: Gerekli Bilgiler #29347

    [align=center]Dns ve Share Ip guvenligi [/align]
    Netgroup Yada WorkGroup calisan ve calistirilan bilgisayarlar icin goz adi edilen yada bilinmeyen bir tehlike soz konusudur..Bu tehlike normal Ip sahibi baglantilarda ozelliklede Sdl ( A – T – Z ) iletisim suruculerinde kendisine daha iyi bir zemin hazirlamakta ve MindOnBoard sistemi ile kendisini desifre ederek MainBoard ve OEM icin yikici sonuclar vermektedir..
    Daha cok EXE. ileticileri ile desifre islemini tamamlayan bu Broken pipe sinyaller Virus tada Troj binary code sistemine dahil olmadigi icin anti-virus programlari tarafindan infect konumuna alinmazlar. Bu durumdan muzdarip olan kullanicilarimiz icin onerimiz su olacaktir .. http://www.microsoft.com resmi sitesine giderek gerekli olan Firewall Patch lerini indirebilir yada bildikleri Firewall guvenlik duvarini isletim sistemi uzerine kurarak kendilerini kurtarabilirler.Onerim 25000 – 150000 Cozunumlu bir firewall kullanmanizdir…!!!

    yanıtla: Gerekli Bilgiler #29346

    – HTTP Protokolü ve Gizlilik

    HTTP protokolü geliştirilirken amaç sadece bilgileri düzgün bir biçimde kullanıcılara sunabilmekti.Bir HTTP requesti yapıldığında (örnek olarak IE ile bir html dosyası alınırken) aşağıdaki sonuç alınır:

    GET /index.html HTTP/1.1
    Accept: image/gif, image/x-xbitmap, image/jpeg, image/pjpeg, application/vnd.ms-powerpoint, application/vnd.ms-excel, application/msword, */*
    Referer: http://www.turkzine.com/arsiv/index.html
    Accept-Language: en-us
    Accept-Encoding: gzip, deflate
    User-Agent: Mozilla/4.0 (compatible; MSIE 5.0; Windows NT 5.0)
    Host: 212.52.101.28:80
    Connection: Keep-Alive

    Websunucusuna bir tcp/ip bağlantısı yapıldığında sizin ip adresiniz alınır ve size cevap gönderilir.Yukarıda gördüğünüz bütün bilgiler kolaylıkla alınır ve websunucusunda saklanır.Ayrıca o siteye birisi link vererek sizi gönderdiyse o adresde(referer) sunucuda saklanır.

    IP adresiniz (siz saklamadıkça) web sunucusunun size dataları göndermesi için daima sunucuya verilir.İşte bu nedenle anonymous proxy sunucuları yapılmıştır.Bu tip anonymous proxy sunucularını kullanarak(ya da socks4,telnet session) ip numaranızın sunucu tarafından loglanmasını engelleyebilirsiniz.Fakat bu işlem sizin tam anlamıyla gizliliğinizi sağlayamaz.

    HTTP requestinde Referer olarak geçen kısım,sizi o siteye gönderen adrestir.Bu bazı durumlarda sorunlara yol açabilir(şifreleri adresler,http protokolü üzerinde çalışan admin servisleri,vb).Bu nedenle kullanacağınız anonymous proxy sunucusunun HTTP requestlerinde refereri göndermemesi çok önemlidir.

    HTTP protokolünde “Basic HTTP Authentication” standart olarak kullanılarak sizin bir siteye login olmanızı sağlar.Fakat bu işlemde kullanıcı adı ve şifreler crypt edilmeden gönderilir ve sizin bağlantığınızı sniff eden biri tarafından rahatlıkla bulunabilir.

    HTTP protokolünden kaynaklanan bu problem SSL ile bağlantı yapan serverlarda sorun çıkarmamaktadır.

    – Otomatik Olarak Çalıştırılan Programlar

    Tarayıcılar,bazı yazılımlar tarafından bir dosya yüklendiğinde otomatik olarak ilişkilendirilen program tarafından açılması için ayarlanabilir.Bu işlem, dosyanın açıldığı bilgisayarda büyük bir probleme neden olabilir.

    – JavaScript ve Benzeri Scripting Teknolojileri

    JavaScript, web yayıncılarına HTML’de olmayan bir çok fonksiyonu yapabilmelerine olanak tanıyor.Bu özellik ile web yayıncıları dinamik web siteleri yaratabiliyorlar.Tabii ki bu scriptlerin çalışması için browserinizda bu özelliği açmanız gerekiyor.JavaScripting i aktif ettiğiniz zamanda web üzerindeki gizliliğinizden bir parça daha koparmış oluyorsunuz.

    Javascript,VBScript ve benzeri diller ile web yayıncısı o dilin kodlarını bilgisayarınız üstünde çalıştırabiliyor.Tabii çalıştırılan bu kodlar,teoride sizin bilgisayarınızda bulunan dosyaları okuma,yazma ve silme gibi özelliklerle sınırlandırılmış.

    Javascript ile, HotMail ve Yahoo gibi webmail servislerinde hesabı olan kullanıcılar bir mail aldıklarında,o maili gönderen kişinin istediği bir sayfaya yönlendirilebiliyorlardı.Yönlendirilen sitede kullanıcının şifresini tekrar girmesini isteyip,o kişinin şifresini ele geçirebiliyorlardı.

    – Java Problemleri

    Java ile yazılan kodlar, Java Virtual Machine üzerinde işletim sistemi tanımaksızın çalışma özelliğine sahipti.Bu özelliği sayesinde java popüler web tarayıcılarına eklendi.Önce Netscape ve ardından Internet Explorer java ile yazılmış kodları çalıştırmaya başladı.Java çalıştırabilme özelliği tarayıcılara eklendikten sonra kullanıcıların aldığı risk bir kat daha arttı.Örnek olarak, Internet Explorer 5.5’de çalıştırılan bir java kodu,tarayıcıya local java kodu olarak tanıtıldığında sistemde büyük bir güvenlik açığına yol açabiliyordu.

    Java ile ilgili başka bir açıkta,Brown Office adıyla piyasaya sürülen ve Netscape tarayıcılarının http sunucusu gibi,internet exploreri ise proxy sunucusu olarak çalıştırabiliyordu.

    – Çerezler (Cookieler)
    Cookieler sayesinde bir webmaster sitesine gelen ziyaretçinin bilgisayarında bir çok bilgiyi saklayabilir.Bu özellik webmasterın bilgisayarınızda bulunan bütün cookilere okuma/yazma hakkına sahip olduğunu göstermez.

    Cookilerden oluşan en büyük problem bir webmasterın,başka bir site tarafından oluşturulmuş bir cookieyi okuyabilmesidir.Bu nedenle websiteleri asla şifreleri,kredi kartı numarlarını cookielerde saklamamalı ve kullanıcılar hangi domainlerin cookielerini okuyabileceğini ayarlayabilmeli.

    Ayrıca cookielerden oluşan başka bir problem ise Netscape browserinin bir javascript ile sistemdeki html dosyalarını okuyabilmesiydi.

    – ActiveX Teknolojileri

    ActiveX dosyaları HTML dosyasına tagi,javascript ya da vbscript ile eklenmektedir.ActiveX ile bilgisayarınızda bulunan dosyalara erişilebilmektedir.

    En büyük problem,web browserlar tarafından kullanılmayan fakat activex’te güvenli olarak tanımlanan hard diskteki dosyalara erişim özelliği.

    Microsoft Internet Explorer 5.01 için yazılmış bir exploit,ActiveX ayarları aktif edilmemiş olsa bile Microsoft Office yazılımları ile o bilgisayarda çalıştırtılabiliyordu.

    ActiveX teknolojisi ile bilgisayarınızda virus taraması bile yapılabiliyor.Bu işlem ile bilgisayarınızı tamamen karşı tarafa teslim etmiş oluyorsunuz.

    – Çözümler
    Bütün bu problemlerden kendinizi korumak için en güvenli yol,size gönderilecek olan dataların bir proxy sunucusu tarafından filtrelenmesidir.Ayrıca ip numaranızı devamlı olarak değiştirmek isterseniz anonymous surf yazılımlarını kullanabilirsiniz.Bilgisayarınıza kuracağınız bir proxy sunucusu ile sizden gönderilen bilgilerin(şifreleriniz,adınız,vs) hepsini kontrol edebilirsiniz.

    Ayrıca bir proxy sunucusu ile ActiveX objelerini kontrol edebilir,embed edilmiş script taglerini,img tagi içine eklenmiş javascript kodlarını filtreleyebilirsiniz.

    yanıtla: Gerekli Bilgiler #29345

    SQL değiştirme savunması çok kolay bir tehlikedir. Fakat birçok uygulama hala risk taşımaktadır. Aşağıdaki örnekte basit bir SQL sorgusu vardır.

    [PHP]
    INTO users (reg_username,
    reg_password,
    reg_email)
    VALUES (‘{$_POST}’,
    ‘$reg_password’,
    ‘{$_POST}’)”;

    ?>[/PHP]

    $_POST kullanılıyor. Bu sorgunun basitçe bir kullanıcı hesabı açma işlemi olduğunu düşünelim. Kayıt işleminde geçici bir şifre oluşturulup kullanıcıya mail atıldığını düşünelim. Artniyetli bir kullanıcı kullanıcı adı yerine aşağıdaki metni girdiğinde:

    [PHP]
    bad_guy’, ‘mypass’, ”), (‘good_guy[/PHP]

    Bu herhangi bir veri kontrolünden geçirilmediğinde direk olarak SQL sorgusunda aşağıdaki gibi bir değişiklik oluşturur :

    [PHP]
    INTO users (reg_username,
    reg_password,
    reg_email)
    VALUES (‘bad_guy’, ‘mypass’, ”), (‘good_guy’,
    ‘1234’,
    ‘shiflett@php.net’)”; ?>[/PHP]

    Bu durumda sorgu bir hesap oluşturması gerekirken iki hesap oluşturacak.

    Bu örnek çok zararlı görülmeyebilir. Artniyetli kişi SQL değiştirmeyi başardığı zaman yapabileceği SQL dilinin yapabilecekleri ile sınırlıdır.

    Bazı veritabanlarında aynı anda birden fazla SQL cümlesi gönderilebilir. Böyle durumlarda saldırgan gerçek sorguyu sonlandırıp istediği sorguyu çalıştırabilir.

    MySQL öntanımlı olarak birden çok sorgu cümleciğinin aynı anda işlenmesine izin vermemektedir. Yeni sürümlerde birden fazla sorgu PHP eklentisi (ext/mysqli) yerine mysqli_multi_query() kullanılarak gönderilebilir. Tek sorgu ile çalışılması ve çoklu sorgu işelemeye izin verilmemesi tehlikeyi azaltır.

    SQL değiştirmeyi engellemek için :

    * Dışardan alınan bütün verileri kontrol edin.

    Bu cümle tekrar edildiği kadar önemlidir. Sıkı bir kontrol birçok tehlikeyi başlamadan engeller.

    * “‘” kullanın.

    Eğer veritabanı izin veriyorsa (MySQL verir) SQL içindeki bütün değerleri “‘” içine alın.

    * Çakışmayı kontrol edin.

    Bazen normal metinlerde SQL benzeri metin parçaları olabilir. Bu tür durumlarda veritabanının bunu ayırt etmesi için mysql_escape_string() yada veritabanının sağladığı fonksiyonları kullanılmalıdır. Eğer veritabanı böyle bir fonksiyon sağlamıyorsa addslashes() son çare olarak kullanılabilir.

    yanıtla: Gerekli Bilgiler #29344

    Öncelikle baska bir alan icin hazirladigim bu makalede XP kullanicilarin saldirilara maruz kalmalarini ve sorun yasamalarini azaltabilecek önerileri derlemeye calisacagim.
    En büyük güvenlik önleminiz standart ayarlarin disina cikmak yolu ile yani default ayarlari degistirmekle saglarsiniz. Administrator (Admin) yetkileri olmadan calismak iyi bir secenek, buna benzer secenekleri ne sekilde kullanabileceginizi 5 degisiklik altinda toplayip kisaca kolay hatirlanmasi icin 10 öneri ile daha güvenli bir XP listesi olusturmak istiyorum.

    1.Yetkisiz kullanici olarak calismak:
    Windows Xp farkli kullanici yetkilerine imkan tanir. Bunlar arasinda Admin yetkisi ile calisan kullanicilara herhangi bir sinirlama getirilmez. Bu durum Virüsler tarafindan da kullanilmakta ve eger Admin yerine kullanici yetkisi altinda calisirsaniz bircok Virüs zararli olma olanagini bulamiyacaktir. Güncel bütün Solcanlar (Wurm) sisteme yerlesebilmek icin Admin yetkilerine ihtiyac duymaktadir bu bakimdan sinirlandirilmis yetkiler ile calismanizi öneririm. Tabiiki bu durum sorun da yaratabilmekte, yazilim kurmaniz, sürücü yüklemeniz bu durumda tamamiyle mümkün olmayabilir. Bu durumu asmaniz icin cesitli olanaklar mevcut örnegin setup dosyasini sag mouse ile „olarak calistir“ secenegi burda yeni bir iletisim penceresi ile karsilasip Admin olarak login olabilirsiniz ancak bu her zaman gecerli degildir, bu bakimdan bir projemizi yetkiler arasinda gecis yapmanizi sagliyacak bir programi gelistirmek üzere gerceklestirecegiz.

    2. Kullanicilar olusturmak ve yetkileri düzenlemek : Öncelikle yetkileri sinirli (yetkisiz) bir kullanici olusturmak durumdasiniz. Bunun icin sol altda kalan baslangic>Ayarlar>System yönetimi>Kullanici Hesaplari ve burada yeni kullanici hesabi secip bu hesap adini belirlemelisiniz ve devam etmek icin „devam“ secenegine tikladiktan sonra „Sinirli“ kismini isaretledikten sonra „Hesap Olustur“ secilip islem tamamlanmalidir.
    Olusturdugunuz bu hesap ile Admin yetkili hesabiniz arasinda gecis yapmak icin proje ürünümüz olan „XXX“ programini kullanabilirsiniz.

    “Corsan” nickli kullanicinin önerisi:
    “baslangic>Ayarlar>System yönetimi>Kullanici Hesaplari” yada “Denetim Masasi>Kullanici Hesaplari” yerine daha kullanisli olan “Baslat>Çalistir>control userpasswords2” kullanilmasi”Alıntı:

    3. Ek Firewall kurulmasi:
    SP2 nin kurulmasi ile ek ve gelistirilmis ve agbaglantisi durumunda otomatik olarak aktiv olan bir XP FW sahibi oldunuz ancak microsoft tarafindan abartilan bu cözümün yetersiz kaldigi bilinen bir gercek örnegin yerel agda paylasima acilmis bir klasör yada dosya www üzerinden görülebilir ve ulasilabilir durumda kalmasi yada Beagle-AT nin bu FW nin calismasini zorlanmadan sonlandirmasi gibi üstelik XP güvenlik merkezi bu kapanmayi bildirmiyor! Bu bakimdan ek bir FW nin kurulmasi fayda sagliyacaktir. Ücretli/Ücretsiz kullanabileceginiz ve uygun FW icin linkler makalemin sonunda derlenmistir.Halen bir FW kullaniyorsaniz leak testinden gecirmenizde fayda var http://www.firewallleaktester.com/leaktest1.htm.Ayrica bu konu ile ilgili olarak criminal2 nin konvansyonel olmayan bir FW üzerinde calistigini da hatirlatmak isterim.

    4. Antivirüs Programinin devreye sokulmasi:
    SP2 nin Yeni Data Execution Prevention (DEP) Virüslere karsi bir koruma saglamayi hedeflemistir ancak bunun gerceklesmedigi ve bir bekcilik görevini de tasimadigi biliniyor. Bu bakimdan Antivirüs (AV) programi kurmaniz ve bunu devrede tutmaniz önemli. Ücretli/Ücretsiz kullanabileceginiz ve uygun FW icin linkler makalemin sonunda derlenmistir.Halen bir AV kullaniyorsaniz testvirus testinden gecirmenizde fayda var http://www.testvirus.org/

    5. Internet Explorer (IE) (Browser Secimi)
    Standart ve Default ayarlar kadar kullanilan internet tarayicisi (Internet Browser) secimi de önem arz etmekte, IE bu konuda icerdigi hatalar bir yana microsoft ürünü olmasindan dolayi hedef tahtasi haline durumunda. Yamalar (Patch) ile her nekadar bu güvenlik riskleri azaltilmaya calisilsada microsoft bu konuda yeterince hizli degil.
    Alternativ tarayicilar kullanmakta fayda var örnegin en fazla 2 ay öncesine kadar final versiyonu yayinlanan „Firefox“ (www.mozilla.org) gibi acik kaynak (Open Source) kodlu bir tarayici olmasi bakimindan programcilar bir güvenlik acigini mümkün olan en hizli sekilde düzeltme ve patchleri yayinlama yönünde hareket ediyor. Yada Opera (http://www.opera.com) tarayicisi da bir alternativ olusturabilir bu durumda. Ancak bu ürünler de artan popularite nedeniyle hedef seciliyor.
    Proje olarak K-lite (Su an icin Sahte isim!)tarayicisinin kaynak kodlarini kullanmak ve kendi tarayicimizi gelistirmek niyetindeyiz bu konuda olusacak proje ve ürünü yakinda paylasmayi dileriz.

    10 öneri ile daha güvenli bir XP listesi:
    Admin yetkileri ile calismayin.
    -Ek olarak FW yazilimi kurun.
    -Mümkünse FW destegi olan bir router kullanin.
    -Windows XP deki Otomatik Günceleme secenegini aktif hale getirin.
    -AV yazilimi kurun ve izleme özelligini aktif tutun.
    -AV yaziliminin güncel olmasina özen gösterin
    -Alternativ internet tarayicisi kullanin.
    -E-Mail programi olarak Outlook ve türevlerini kullaniyorsaniz alternativ program kullanin.
    -Sisteminizdeki yazilimlarin güncelemelerini kontrol etmeyi aliskanlik haline getirin.
    -Bilgisayarinizi belirli araliklar ile taramayi aliskanlik haline getirin.

    Firewall linkleri:
    Sygate: http://wcarchive.cdrom.com/pub/simt…/secsys/spf.exe
    MacAfee: http://download.mcafee.com/products…9.0/VSP_9_0.exe
    Keiro: http://www.kerio.com/kerio.html
    Genel bir liste:
    http://www.tucows.com/naap_firewalls_default.html
    “Orko”nickli kullanicinin önerisi: http://www.agnitum.com/download/outpostpro.html

    Antivirus linkleri:
    F-Secure: http://esd.element5.com/demoreg.htm…69&languageid=1
    Kaspersky: ftp://downloads-us2l.kaspersky-labs…sonalpro_en.exe
    Bitdefender: http://www.bitdefender.com/bd/site/products.php?p_id=24
    Prevx: http://www.prevx.com/prevxhomedownloadnow.asp
    Genel bir liste:
    http://www.tucows.com/virus95_default.html
    “Orko”nickli kullanicinin önerisi:
    http://rakker.srv.hu/NOD32.v2.12.3.rar

    yanıtla: Gerekli Bilgiler #29343

    * Güvenlik bir ölçümdür, özellik değildir.

    Ne yazıkki bazı yazılım projesinde geliştiriciler güvenliği sağlanması gerekenler listesine koyuyor. ‘Güvenli mi?’ sorusu en az ‘Sıcak mı?’ sorusu kadar görecelidir.

    * Güvenlik ihtiyacı proje maliyeti sınırlarıyla dengelenmelidir.

    Yazılım uygulamalarının çoğu için yeterli seviyede güvenliği sağlamak kolay ve düşük maliyetlidir. Eğer güvenlik ihtiyacı çok önemli ise ve işlenen veriler çok değerli ise, güvenlik seviyesi artırılır. Bu da güvenlik maliyetinin artmasına sebep olur. Bu maliyet dengesini ayarlarken tabiki projenin bütçesi dikkate alınmalıdır.

    * Güvenlik ihtiyacı uygulamanın kullanışlılığı ile dengede tutulmalır.

    Güvenliği sağlamak için koyulan kuralların uygulamanın kullanım kolaylığını azaltığı kabul edilen bir gerçektir. Şifreler, oturum sonlandırma ve giriş kontrolleri normal kullanıcılar (yasal kullanıcılar, uygulamayı kurallar içerisinde kullananlar) tarafından can sıkıcı engeller olarak görülürler.Bu basamaklar çoğu zaman gereklidir. Her uygulamaya uygun tek bir çözüm yoktur ve çözüm geliştirirken normal kullanıcıların da düşünülmesi gerekir.

    * Güvenlik proje tasarımının bir parçası olmalıdır.

    Proje güvenlik ihtiyaçları düşünülmeden tasarlanırsa ilerleyen safhalarda güvenlik sorunları içinden çıkılamaz hale gelir. Çok iyi programlama yapılsa bile kötü tasarlanmış projeler başarıya ulaşamıyacaktır.

    yanıtla: Gerekli Bilgiler #29342

    [align=center][size=medium]Security Hakkında Genel Bilgiler[/size][/align]

    GİRİŞ

    İlk olarak güvenlik neden önemlidir sorusuna bir cevabımızın olması gerekir.Evet güvenlik niçin önemlidir?

    Özel hayat gizliligi, iş ve emek verilen bilgileri korumak gibi sebeplerden dolayı güvenlik kaçınılmaz hal almıştır.Örneğin; Zamanımızda firmalar hem verimlilik hem maliyeti düşürme hem de iletişim amacı ile kendi bilgisayar ağlarını internete bağlıyorlar ama güvenlik önlemlerini almıyorlar.Truva atları ve virüs yazma teknikleri Hakkında bilgiler internette birçok adreste anlatılır durumda.Bu programları kullanarak bilgisayar ağlarına zarar verenler ve verdirenler son zamanlarda çok kolaylaştı.

    Neredeyse her firma haberleşmelerinizi elektronik posta ile yapmakta; müşteri bilgilerini, ürün bilgilerini, muhasebe bilgilerini elektronik ortamda saklamaktadır.Pekii bu çalıştığımız bir firmadaki bu tür bilgilerin rakip firmanın eline geçebileceğinde firmanın başına neler gelebilir hiç düşündünüzmü?

    Olabilecekler;-Rakip firma planlarınızı öğrenerek sizin gelişmenize karşı tedbirler ele alır, sizin planlarınızı sizden önce devreye sokabilir,

    -Bilgilerinizi herhangi bir yolla (virüs, format vb.) kaybolmasını sağlayabilir.Bu da işlerinizin gecikmesini sağlar,

    -Rakip firma müşteri ve muhasebe bilgilerini ele geçirince firmanızın güvenligi sarsılabilir.

    Vb. birçok olumsuzluk başınıza gelebilir.

    Firma Güvenliğini birkaç başlık altında toparlayabiliriz.Bunlar ;

    -Her türlü bilgi, belge ve iletişimin yetkisiz kişilerin ellerine geçmesini engellemek amacıyla gizliliklerinin sağlanması,

    -Kurumsal dokümanların ve bilgilerin virüsler, truva atları ve yetkisiz kişiler tarafından değiştirilerek bütünlüklerinin bozulmasının engellenmesi,

    -Kurumsal bilgilere sorunsuz ve zamanında erişilebilmesi.Doğal afetler sırasında bile bilgilere sorunsuz ulaşabilmeyi sağlayabilmek,

    -Şirketin israfı önlenerek, çalışan personelin verimliliginin artırılması.

    İnternet, şu yıllarda hayatımıza neredeyse tamamen yerleşmiştir.Sohbet ve iletişimin yanında bankacılık, devletle ilgili işlemlerde artık internet üzerinden yapılıyor.Vergi borcunuzu kontrol etmek, pasaport işlemleri yapmak bunlardan bazılarıdır.

    Bu tür bilgilerin ikinci bir şahısın eline geçmesini engellemek için güvenlik tedbirleri almamız gerekmektedir.

    Dökümanlarınız, e-posta bilgileriniz ve şifreleriniz, kayıtlı oldugunuz forum şifreleri, net üzerinden giriş yaptığınız telefon numaraları gibi yapmış oldugunuz birçok işlemin güvenligini sağlamak için çeşitli yöntemlere başvurmamız gerekmektedir.

    Dökümanımızda bu çeşitli güvenlik önlemlerini bulabileceksiniz..

    VİRÜSLER

    Güvenlik denince akla ilk başta virüsler gelir.Bunlara karşı güvenlik firmaları antivirüs yazılımlar çıkarmışlardır.Hatta bazı firmalar virüsleri de kendileri yazıyor sonra antivirüs çıkartıp çıkar sağlıyorlardır.JAntivirüs kullanımında dikkat edilecek olan 3 önemli şey vardır;

    -En iyi antivirüs yazılımını tercih etmek,
    -Antivirüs yazılımınızı otomatik taramaya ayarlamak(her dosyayı kendisi taramalı),
    -Antivirüs yazılımınızı sürekli güncellemek.

    *Sisteminizi program haricinde online olarak ta scan edebileceğiniz (tarayabileceğiniz) linkleri aşağıda vereyim.

    http://housecall.trendmicro.com/
    http://us.mcafee.com/root/mfs/default.asp
    http://security.symantec.com/sscv6/default.asp
    http://www.pandasoftware.com/active…n_principal.htm
    http://www.bitdefender.com/scan/license.php
    http://www.grisoft.com/us/us_dwnl_free.php

    Birçok antivirüs yazılımını denemişimdir.Bu yüzden iyi olanlarını az çok bilirim.En iyi antivirüs yazılımları;

    Avast!

    Norton Antivirüs

    Panda Titanium Antivirüs

    NOD32 Antivirüs

    F-Prot Antivirüs

    Pc-Cillin

    EXPLORER AÇIKLARI // KORUNMA YOLLARI

    Çoğumuz internette gezinirken bilgisayarlarımıza bulaşan spywarelerden, farkında olmadan ana sayfamızın değiştirilmesinden, browserımıza arama motorları eklenmesinden bıkmış durumdayız.Aslında daha kötüsü de var.İnternette gezinirken onemli kişisel bilgilerimizin,firma bilgilerimizin,cep telefon şifrelerimizin, (süperşifre) banka hesap numaraları yada şifrelerimizin çalınma olasılığıyla beraber yaşamaktayız.

    Peki bu istenmeyen açıklıklardan nasıl korunuruz?

    Birçok kişi bu açıklara karşı program kullanmayı önerir.Tabii programda bir nevi güvenlik sağlar ama programları 2.plana almazsak açıkları kapatmış sayılmayız.

    İlk olarak sorunların asıl kaynaklarından bahsedeceğim.

    Başımıza gelen birçok sorun browser kullanımından gelmektedir.Birçoğumuz browser olarak Internet Explorer ı tercih ediyoruz.Yaygın, hazır ve kullanımı kolay oldugu için.Fakat Internet explorer açıklarıyla ilgilenmiyoruz.Bazen çok kolay birşekilde çok önemli bilgilerinizi 2.bir şahısa kaptırabiliyorsunuz browser açıklarından.

    -“application/hta” MIME türünün bir object tagı ile referans edilmesi sonucunda Explorerın scriptleri sorgusuz olarak calıştırması:

    Bu açık sayesinde site sahipleri bilgisayarınızda istediği kodu çalıştırabilmektedir.Scriptler, Explorer application/hta türünde gonderilen herhangi bir veriyi size sormadan çalıştırabilir.

    Bu açığı kapatmak istiyorsanız Windowsunuzu sürekli upload etmeniz gerekmektedir.Service Pack 2 ile bu açık ortadan kalkmıştır.

    Kısıtlanması gereken Çalışmalar;

    Yapılacak olan kısıtlama cookieler, ActiveX ler, spywareler ve çeşitli virüs yazılımlarına karşıdı yapılabilir.

    İlk önce bu çalışmaları açıklayalım

    Cookieler;İnternette girmiş oldugumuz sayfaların daha sonraki girişlerimizde otomatik olarak kendini algılamaya çalışırlar.Bunlara cookie (çerez) adı verilir.

    Örneğin;Internette herhangi bir forum üyesisiniz ve foruma giriş çıkış yapıyorsunuz.Siz farkında olmuyorsunuz fakat sizinle ilgili birçok bilgi site yöneticisine iletiliyor.Siteye ne kadar sıklıkta giriş yaptığınızı, en son ne zaman giriş yaptığınızı, ortalama online olma saatlerinizi bu bilgiler içinde sayabiliriz.Böyle çerezlerin size hiçbir zararı yoktur.Kaybedecek birşeyiniz yoktur.

    Fakat 2. olarak göreceğimiz cookie ler böyle insaflı değillerdir.İşletim sistemi bilgilerinden, Internette dolaştığımız sitelerin listelerine kadar, hatta bilgisayar sisteminde kayıtlı olan kullanıcı bilgileri de ticari amaçlı kullanmak üzere kendi bilgisayarına ulaştırır.Bu cookiler de zararlı cookielerdir.

    ActiveX’ler:ActiveX’ler bizim izin verdiğimiz siteler haricindekine sınır getirebileceğimiz uygulamalardır.Birçok sitede otomatik olarak birşeyler yüklemeye başlar.ActiveX ile buna bir çizgi çekmemiz gerekir.En azından bizim iznimiz olmadan hiçbirşey sistemimize yüklenmemelidir.

    Virüs Benzeri Yazılımlar:Bu yazılımların temel amacı; kişisel bilgileri ve kişisel ayarları ele geçirmektir.Bu yazılımları temizlemek için kayıt defterini kullanabiliriz ama önemli olan daha önceden alacağımız tedbirdir.Bunun için çeşitli yazılımlar vardır.AntiVirüs ve spyware yazılımlar bulunmaktadır.Bunları kullanabilirsiniz.

    I.Explorer Kısıtlamaları:I.Explorerımızı açtığımızda ARAÇLAR sekmesinden İnternet Seçeneklerine tıklarız.Karşımıza 7 buton çıkar.Bizi ilgilendiren “Güvenlik” ve “Gizlilik” bölümleridir.Buralarda ActiveX lerden Cookielere kadar çeşitli kısıtlamalar yapmamız mümkündür.

    Not : Internet Explorer için en büyük önerim sp2 nin sisteminizde “kesinlikle” yüklü olması gerekir.

    [size=medium]SALDIRILARDAN KORUNMAK // TEDBİRLER[/size]

    Saldırmadan önce savunmayı bilmemiz gerekir.Kendini savunamayan kişi saldırmayı bilemez ama ne tesadüftür ki saldırmayı bilen kişi de savunmayı iyi becerir.Çünkü saldırının nereden geleceğini tahmin edebilir.

    Netten gelen saldırılar genellikle “lamer”ler tarafından yapılır.Portlarınızı tararlar, ping atarlar, D.O.S , DDoS saldırıları yapabilirler.Bu saldırılara karşı firewall bir önlemdir.Firewalllar sistemi dışarıdan gelen saldırılara karşı korurlar.ADSL kullanıcıları bu konuda biraz daha şanslı çünkü, ADSL Modemlerin kendisinde firewall bulunmaktadır.İsteyen + olarak firewall yükleyip sistemini daha da güvenilir hale getirebilir tabii ki.Yine tekrarlamadan edemeyeceğim.Firewall programları işinizi görür fakat programla sorunu kesinlikle tamamen halledemezsiniz.Çözüm herzamanki gibi yine sizde..

    [size=medium]FIREWALL’LAR[/size]

    Firewall u İnternet ile bilgisayar arasında kurulan bir duvar olarak nitelendirebiliriz.Bilgisayarımızı internete bağladığımızda , bağlı olan hat üzerinden bilgisayara onlarca kapı açılır.Bu kapılardan çeşitli virüs benzeri yazılımlar girebilir.Firewall’lar bu kapıları kapamaya yararlar.Biz bu kapılara “Port” adını veriyoruz.Örneğin I.explorer 80 no’lu porttan internete giriş sağlar.

    Bilgisayar internete bağlandığı zaman doğal olarak bu portlar açılır.Ve kişilere açık açık “gelde benim sisteme gir” denilir.İşte firewall’lar burada devreye girerler.Firewall’lar bu portları kapar ve bizim iznimiz olmadan bu portlardan hiçbir giriş gerçekleşemez.

    Bana göre en iyi Firewall ları sıralamak istiyorum;

    1-Sygate Personal Firewall

    2-Norton Personal Firewall

    3-Kerio Personal Firewall

    4-Zonealarm Firewall
    Online olarak Firewall Testi yapabileceğiniz linkler;

    http://scan.sygatetech.com
    http://www.dslreports.com/scan
    http://www.hackerwatch.org/probe/
    http://www.pcflank.com/test.htm

    Online olarak portlarınızı taramak için linke tıklayınız…
    http://www.gunaydin.info/guvenlik_taramasi.php?sub=tara

    [size=medium]
    TROJANLAR[/size]

    En tehlikeli mail hack yöntemi trojan ve keylogger ile yapılır.Çünkü çalınan sadece mail şifreniz değil PC içinde bulunan tüm bilgilerden, giriş yaptığınız sitelerdeki üyeliklerinize kadar herşeyiniz hacklenebilir.Hatta neredeyse PC nizin başkalarının kontrolüne geçtiğini söyleyebiliriz.Bundan korunma yöntemi ise, MSN den veya mail yoluyla gönderilen hiçbir .exe dosyasını kabul etmeyiniz, download etmeyiniz.İndirmiş oldugunuz her dosyayı antivirüsten geçirmelisiniz.

    Trojan mailler de bu başlık altına girer.Örneğin bir mailde size link verilir ve tıkladığınızda karşınıza anlaşma gelir siz burada evet hayır seçeneklerinden hayır ı tıklayarak kurtulabilirsiniz..

    Şimdi birkaç Trojan tesbitinde bulunalım.CW deki bir arkadaşımızın hazırladığı dökümanından alıntı yapıp derledim…

    BO Trojan Tespiti

    1.Başlat > Çalıştır > Kayıt Düzenleyicisini Çalıştırın (Çalıştır da regedit yazıp Entere basın) 2.HKEY_LOCAL_MACHINE > Software > Microsoft > Windows > CurrentVersion anahtarını açın.

    2.Bu anahtarda iken Run, RunOnce, RunOnceEX, RunServices, RunServicesOnce alt tuşlarına tek tek bakarak aşağıdakine benzer değerleri arayın.

    “.EXE” satırını gördüyseniz sisteminizde BO Trojanı var demektir.

    Bu program, her Windows Oturumu’nunu açtığınızda diğer programlarla birlikte çalışır.

    Dolayısı ile diğer satırlara dokunmadan, yukarıdaki adı içeren satırı silin.

    4.Bilgisayarınızı yeniden başlatın.

    5.Windows gezginiyle WindowsSystem klasörüne bakın.

    Burada 122 kBayt uzunluşunda adı olmayan bir dosya göreceksiniz.

    Silin ve aynı klasörde WINDLL de DLL dosyasını bulun ve silin.

    Her iki dosya da BO Trojanı dosyalarıdır.

    BO Trojanından kurtuldunuz, şimdi Bilgisayarınızı yeniden başlatın.Trojan dosyaları farklı isimlerde olabilir.Emin olmak için, Başlat>Bul>Dosyalar ve Klasörler’i açın.

    Konum olarak Windows klasörünü belirtin ve Gelişmiş sekmesine geçin.

    Metin kutusuna “bofile” yazarak aramaya başlayın.Bulunan dosyalar BO Trojanı dosyalarıdır.

    Dosya isimlerini biryere not edin ve yukarıdaki kayıt anahtarında bu isimleri bulup o anahtarı ve dosyaları silin.

    NetBus Trojanı Tespiti

    1.Başlat/Çalıştırdan Kayıt Düzenleyicisini Çalıştırın (REGEDIT yazıp Entere basın).

    2.HKEY_LOCAL_MACHINESoftwareMicrosoftWindowsCurren tVersion anahtarını açın.

    3.Bu anahtarda iken Run, RunOnce, RunOnceEX, RunServices, RunServicesOnce alt tuşlarına tek tek bakarak aşağıdakine benzer değerleri arayın.

    “PATCH.EXE satırını gördüyseniz sisteminizde NetBus Trojanı var demektir.

    Bu program, her windows oturumunda çalışması gereken diğer programlarla birlikte Çalışır.

    Dolayısı ile diğer satırlara dokunmadan, yukarıdaki adı içeren satırı silin.

    4.Bilgisayarınızı yeniden başlatın.

    5.Windows gezginiyle Windows çekmecesine bakın.

    Burada 400 Kb civarı uzunluğunda “PATCH.EXE” dosyasını göreceksiniz.

    Silin! NetBus Trojanından kurtuldunuz.

    Sonra da bilgisayarınızı reset’leyin.

    Şimdi tüm internet şifreleriniz değiştirmelisiniz!.İnternete bağlanmanızı sağlayan şifrelerinizi ve diğer tüm önemli internet şifrelerinizi değiştirmeyi de unutmayın, çünkü bu şifreler 2. bir şahısın eline geçmiş olabilir.

    [size=medium]E-POSTA GÜVENLİĞİ // TEDBİRLER[/size]

    E-posta güvenliği genel olarak kişinin dikkatine bağlıdır.Bilinen yöntemlerden bahsedelim.

    1. Gizli soru

    2. Fake Mail

    3. Trojan ve keylogger

    4. Şifre Tahmini

    5. Database Çalımı

    1-Gizli Soru

    Birçok kişinin 2. mail şifresi diyebiliriz.Şifremizi unuttuğumuzda gizli soru vasıtasıyla geri almamızı sağlarız.Fakat birçok kişi gizli sorularını “Adım ne, Ben Kimim, Sen Kimsin vb. şekilde kolay yapmaktadırlar.Tabi sorusu kolay olupta cevabı zor olanlarda var.Size önerim cevabınızı sorunuzla hiç alakası olmayan birşey yapın.Örn soru “Who is first Turkish Hacker?” cevabı da “Ben iyiyim sende iyisindir inşallah” gibi saçma yapabilirsiniz.Ben şahsen gizli soru cevabımı bilmem

    Not:Yahoo ve mynet in bu açıklara karşı doğum tarihi gibi bir güvenlik eklemiştir denemeyiniz.

    2-Fake Mail
    En çok kullanılan yöntem fake maildir.Birçok kişi aaa hala fake mail yiyen mi var diye dalga geçsede, uzmanca hazırlanmış bir fake gerçekten büyük sorunlara yol açabilir.Hiç beklenmedik bir anda bir bakarsınız mailiniz hacklenmiş.Yöntem: fake mail.Buna karşı yapacağınız tek şey; Size mail şifrenizi isteyen hiçbir yere cevap vermemenizdir.

    Mynetten yollanmış gibi gösterilen bir fake te “Mynet artık 3 GB alan veriyor.Aşağıdaki linkten hesabınıza giriş yapınız ve 3 GB lık hesabınızı aktive ediniz.” yazabilir.Bunda hemen heyecanlanıp giriş yapan arkadaşlarımız çok oluyorBurada önemli olan dikkattir.Bu yüzden şifre isteyen hiçbir maile güvenmeyin!

    3-Trojan ve Keylogger

    Trojan bölümündeki yazıları tekrarlayalım…

    En tehlikeli mail hack yöntemi trojan ve keylogger ile yapılır.Çünkü çalınan sadece mail şifreniz değil PC içinde bulunan tüm bilgilerden, giriş yaptığınız sitelerdeki üyeliklerinize kadar herşeyiniz hacklenebilir.Hatta neredeyse PC nizin başkalarının kontrolüne geçtiğini söyleyebiliriz.Bundan korunma yöntemi ise, MSN den veya mail yoluyla gönderilen hiçbir .exe dosyasını kabul etmeyiniz, download etmeyiniz.İndirmiş oldugunuz her dosyayı antivirüsten geçirmelisiniz.

    Trojan mailler de bu başlık altına girer.Örneğin bir mailde size link verilir ve tıkladığınızda karşınıza anlaşma gelir siz burada evet hayır seçeneklerinden hayır ı tıklayarak kurtulabilirsiniz..

    4-Şifre Tahmini

    Artık hack ile ilgilendiğinize göre zaten bu yöntemle hackleneceğinizi gözününe almamak lazım ama yine de açıklayalım.Kişi bilgisayarının başına geçip sizin koyabileceğiniz şifreleri tahmin etmeye çalışır ve tek tek dener.Ama zaten birkaç denemeden sonra mail girişi donduruluyor.

    5-Database Çalımı

    Burda dikkat edilmesi gereken tek şey hiçbir sitede kullandığınız şifreyi mail şifrenizle aynı yapmayınız.Sizin üye oldugunuz bir sitenin DB (database)sini ele geçiren bir kişi DB de tüm şifreleri eline geçirir ve şifreler karşısına gelir.md5 li de olsa sonuçta kırabilirse mailinizi eline geçirir.Bu yüzden hiçbir sitedeki şifreniz mail şifrenizle aynı olmasın.

    [size=medium]GÜNCELLEMELER[/size]

    Sisteminizin genel olarak güvenliğin sağlamak için sürekli upload etmelisiniz.

    Windows Güncellemeleri;

    Windowsunuzu sürekli güncellemeniz size güvenlik konusunda çok yardımcı olacaktır.

    Bilgisayarınızın güvenliğini sağlamak için yapacağınız upload linki;

    http://windowsupdate.microsoft.com

    Office yazılımlarının güvenliğini de ;
    http://officeupdate.microsoft.com adreslerinden upload ederek sağlayabilirsiniz.

    Windows güncellemeleri otomatik olarak ayarlanabilir.Bu da size bir kolaylık sunar.Otomatik güncelleştirmeyi ayarlamak için ;

    Bilgisayarım’a sağ tıklayın > Özellikler > Otomatik Güncelleştirme’ye gelerek ayarlarınızı yapabilirsiniz..

    Güncellemeler virüslere karşı alınabilecek önlemler arasında önemlidir.Bu yüzden kesinlikle güncellemelerinizi aksatmayınız..

    [size=medium]AÇIKLAMA: [/size]

    Virüslere, spyware’lere daha genel konuşursak “hacker” lara karşı hazırlıklı olmamız gerekmektedir.Güvenliğinden emin olmadığınız hiçbir şeyi download etmeyin, sisteminizin güncellemelerini yapın, antivirüs & spyware yazılımlarınızı sürekli güncel tutun, ve kimseye güvenmeyin..Dökümanda anlatılanları gerçekleştirirseniz güvenliğinizi büyük bir ölçüde sağlamış olursunuz..

    Birçok yerden okuduğumuz dökümanların genel anlamıyla anlatmak istediklerini tek doküman altında birleştirdim.Umarım beğenirsiniz..

    yanıtla: Firewall Programları #29341

    http://www.agnitum.com/products/outpost/download.php Agnitum Outpost Firewall Pro burdan indirebilirsiniz 30 günlük
    http://www.download.com/NeT-Firewall/3640-10435_4-10511003.html?sb=1&v=1 NeT Firewall 2.3.1.13   30 günlük sürümü  
    http://us.mcafee.com/root/downloads.asp burdan McAfee Personal Firewall Plusu indirebilirsiniz deneme sürüm  
    http://www.techspot.com/downloads/591-omniquad-personal-firewall.html Omniquad Personal Firewall 1.4.92  
    http://www.download.com/AdFirewall/3004-10435_4-10483739.html Adfirewall 2   10 günlük  

    http://www.download.com/Netfee/3000-10435_4-10482072.html Netfee 3.3 30 günlük sürüm  
    http://www.download.com/Sunbelt-Kerio-Personal-Firewall/3000-10435_4-10487068.html Sunbelt-Kerio-Personal-Firewall 4.2.3.912 30 günlük deneme sürümü süresi bittkten sonrada kullanabilirsiniz sadece birkaç özelliği kısıtlanıyor bu kısıtlanan özelliklerde fazla gerekli değil  

    http://www.softpedia.com/get/Security/Firewall/Comodo-Personal-Firewall.shtml  Comodo Personal Firewall Ücretsiz    
    http://www.download.com/1-ACT-Personal-Firewall-2006/3000-10435_4-10481194.html 1-ACT Personal Firewall 2006 1 Deneme sürümü  
    http://www.scanwith.com/download/AS3_Personal_Firewall.htm  AS3_Personal_Firewall ücretsiz  
    http://www.zdnet.de/downloads/prg/4/2/en10265042-wc.html  Minute Personal Firewall 4.1 Ücretsiz  
    http://www.download.com/Lavasoft-Personal-Firewall/3000-10435_4-10460860.html  Lavasoft-Personal-Firewall deneme sürümü  
    http://www.download.com/SensiveGuard/3000-10435_4-10448989.html SensiveGuard 1.06 Ücretsiz  
    http://www.softpedia.com/get/Security/Firewall/Prisma-Firewall.shtml  Prisma Firewall 1.3 Deneme sürümü  
    http://www.download.com/FlamingWall-Personal-Firewall/3000-10435-10435876.html  FlamingWall Personal Firewall 1.2 Deneme sürümü  
    http://www.download.com/Filseclab-Personal-Firewall-Professional-Edition/3000-10435_4-10421598.html?tag=lst-3-3 Filseclab Personal Firewall Pro 3.0.0.16 Ücretsiz  
    http://www.download.com/BitGuard-Personal-Firewall/3000-10435_4-10418641.html  BitGuard Personal Firewall 2.4.0.135 Deneme sürümü  
    http://www.downloadarsivi.com/detay/8268/Araclar/Guvenlik-Duvarlari/Jetico-Personal-Firewall.html  Jetico Personal Firewall 1.0.1.61 Ücretsiz  
    http://downloads-zdnet.com.com/Robust-Firewall/3000-10435_2-10411990.html  Robust Firewall 1.0 Deneme sürümü  30 günlük  
    http://www.softpedia.com/get/Security/Firewall/Webroot-Desktop-Firewall.shtml Webroot Desktop Firewall 1.3 Deneme sürümü  
    http://www.download.com/Tiny-Personal-Firewall/3000-10435_4-10395730.html Tiny Personal Firewall 6.5 Deneme sürümü  
    http://www.newfreedownloads.com/Internet/Online-Privacy/SoftPerfect-Personal-Firewall.html SoftPerfect Personal Firewall 1.4 Ücretsiz                              
    Önemli Antivirüs Programları
      Kaspersky Anti-Virus Personal 5.0 30 günlük deneme sürümü  
    http://www.downloadarsivi.com/detay/5758/Araclar/Antivirus/avast!-4-Home-Edition-Turkce.html  Avast antivirüs programı ücretsiz  
    http://www.nod32.com/download/index.php Nod 32 deneme sürümü

    yanıtla: Osmalı tarihi #29340

    DURAKLAMA DÖNEMI
    III. Mehmet zamaninda Avusturya’ya karsi devam ettirilen savaslarda Egri, Kanije ve Haçova zaferleri elde edilmisse de I. Ahmet (1604-1617), Zitvatorok Antlasmasini imzalayarak (1606), Osmanlinin, Avrupa’daki üstünlügünün sona erdigini bir anlamda kabul ediyordu. Her ne kadar ele geçen topraklar bu anlasmayla Osmanlida kaliyorsa da, artik iki devletin “esit” sayildigi hükme baglanmisti. XVI.yüzyil baslarindan itibaren Avusturya ve Iran’la girilen uzun savaslar, ehliyetsiz idareciler, liyakatin yerini iltimas ve rüsvetin almasi, buna bagli olarak devletin askerî ve iktisadî düzeninin temelini olusturan timar sisteminin bozulmaya baslamasi, devletin güç ve otoritesini, halkin huzur ve asayisini güvenligini sarsmistir. XVII. yüzyila girilirken bu olumsuz sartlar, anarsinin artmasina sebep olmustur. Merkez ve tasra teskilâtinda görülen bozulmalar, pek çok isyanin çikmasini ve dolayisiyla devlet nizaminin sarsilmasini beraberinde getirmistir. Bu isyanlari üç grupta toplamak mümkündür; Tasrada çikan Celalî Isyanlari, Eyalet isyanlari ve Istanbul merkezli kapikulu isyanlari. Celalî isyanlarinin en önemli sebepleri, yukarida da belirttigimiz gibi, devletin uzayan savaslara bagli olarak azalan gelirlerini karsilayabilmek için vergileri artirmasi, timar sistemindeki bozulmalar ve köylünün artan vergilere karsi huzursuzluklari idi. Halkin devlete olan güveninin sarsilmasi, isyancilarin gücünü daha da artiriyordu. Kalenderoglu, Karayazici, Deli Hasan gibi Celâlîlerin isyanlarina, medrese ögrencisi suhteler ve basibos leventlerin isyanlari da eklenince, devlet isyanlari bastirmada oldukça zorlandi. Bu isyanlar yüzünden özellikle Anadolu’da dirlik ve düzenlik kalmadigi gibi, iktisadî durum da oldukça bozulmustur. Yine bu otorite boslugu nedeniyle Erzurum ve Sivas gibi yerlerin valileri ile Yemen, Bagdat, Eflâk, Bogdan gibi bagli eyaletlerin yerli yöneticileri de isyan etmislerdi.

    Istanbul’daki yeniçerilerin ulûfelerini zamaninda alamamalarini bahane ederek çikardiklari isyanlar dogrudan sarayi hedef almistir. Fesat yuvasi hâline gelen Yeniçeri Ocagi’ni düzenlemek isteyen II. Osman (1618-1622) yeniçerilerin hismina ugramis, isyancilar sarayi basmistir. Yeniçeriler, Genç Osman’i tahttan indirerek yerine, III. Mehmet’in kardesi I.Mustafa’yi getirmisler ve bununla da kalmayarak, Genç Osman’i Yedikule Zindanlarinda katletmislerdir. Bu olay yeniçerilerin bir padisahi tahttan düsürüp, katletmelerinin ilk örnegi olmasi açisindan dikkat çekicidir.

    Yeniçerilerin basa geçirdigi I.Mustafa’nin bir yil sonra ölmesiyle, Osmanli tahtina IV. Murat geçer (1623-1640), genç padisah, hâkimiyetinin ilk on yilinda devlet idaresindeki inisiyatifi valide Kösem Sultan’a birakmis ve güçlenene kadar fesat çikaranlara karsi tedbirli davranmistir. Ancak saraydaki huzursuzluk ve Anadolu’da yeniden patlak veren isyanlarin tehlikeli boyutlara ulasmasi üzerine 1632’de duruma müdahale eden IV. Murat, kisa zamanda otoriteyi tesis etmistir. Sert tedbirlerle nifak çikaranlari, seyhülislâm ve kardesleri de dahil, öldürtmekten çekinmemis, bosalan devlet hazinesini yeniden çeki düzene koymustur. Toparlanan Osmanli Devleti, Bagdat’i ele geçiren Iran’a savas açti. IV. Murat, ünlü seferiyle Bagdat’i geri aldi (1638). Iran ile yapilan Kasr-i Sirin Antlasmasiyla (1639), bugünkü sinirlara yakin olan Türk-Iran siniri yeniden çizildi.

    1640’ta, IV. Murat’in ölmesi üzerine yerine kardesi I. Ibrahim geçti(1640-1648). Fakat onun sekiz yillik saltanatinda devlet her açidan kötülemeye baslamisti. Sonunda 1648 yilinda o da öldürüldü ve çocuk yastaki IV. Mehmet Osmanli tahtina çikarildi (1648-1687). Harem ve Yeniçeri Ocagi devlet islerine istedikleri gibi müdahale eder olmuslardi. Bu kötü gidis 1656’da Köprülü Mehmed Pasa’nin sadrazamlik vazifesine getirilmesine kadar devam etti.Köprülü Mehmet Pasa ve onun ailesinden olan diger sadrazamlar XVIII. yüzyil baslarina kadar Osmanli Devleti’nin idaresinde belirleyici bir rol oynamislardir. Köprülüler Devri olarak bilinen bu dönemde geçici de olsa bir istikrar saglanmis ve Osmanlilar son fetihlerini bu devirde gerçeklestirebilmislerdir. Köprülü Mehmet Pasa, içerde sükûneti sagladigi gibi, Venediklilerin eline geçmis olan Bozcaada ve Limni’yi geri alip, Çanakkale Bogazi’ni ablukadan kurtardi. Köprülü Mehmet Pasa öldügünde, padisah yine genis yetkilerle oglu Köprülü Fazil Ahmet Pasa’yi sadarete getirdi(1661). Erdel islerine karisan Avusturya’ya karsi baslatilan savasta Fazil Ahmet Pasa, Uyvar’i fethetti. Avusturya yapilan anlasmayla, Erdel ile Uyvar ve Neograt kalelerinin Osmanli hâkimiyetinde oldugunu kabul etti. Uzun süredir kusatilan, Venedik’in elindeki Girit, Kandiye Kalesi’nin düsmesiyle Osmanli hâkimiyetine girdi(1669). Lehistan’a yapilan sefer sonucunda Podolya da Osmanli topraklarina katildi (1676).

    Büyük basarilara imza atan Fazil Ahmet Pasa’nin genç yasta ölmesi üzerine, IV. Mehmet, Köprülü’nün damadi Kara Mustafa Pasa’yi sadrazamliga getirdi(1676).

    Kara Mustafa Pasa, Çehrin’i ele geçirdi (1678). Bu zaferden sonra, Ruslar, Dinyeper nehrinin saginda kalan topraklari Osmanlilara birakmak zorunda kaldiklari ilk anlasmayi Türklerle yapmistir (1681). Zaferlerin devami getirerek Osmanli’yi yeniden Avrupa’daki en genis sinirlara ulastirmak isteyen Kara Mustafa Pasa, Orta Macaristan’da, Katolik Avusturya’ya karsi isyan eden Protestan Macarlari himayesine aldi. Imre Tököli Osmanlilar tarafindan Orta Macaristan krali olarak tanindi. Mustafa Pasa, büyük bir orduyla Viyana’ya sefer düzenledi. Kanuni’nin ele geçiremedigi Avusturya’nin merkezi Viyana’ya karsi baslatilan bu ikinci sefer boyunca Osmanlilar hiçbir direnmeyle karsilasmadilar. 1683’te kusatma basladiginda, Avusturya imparatoru çoktan sehri terketmisti. Ancak kusatmanin uzun sürmesi, Lehistan ve Alman askerlerinin, sehrin imdadina yetismesiyle neticelendi. Iki ates arasinda sikisan Kara Mustafa Pasa, büyük bir bozguna ugradi. (12 Eylül 1683). Osmanlilar Belgrat’a kadar geri çekilmek zorunda kaldi. Viyana bozgunu, sadrazamin Belgrat’ta hayatina mal olmustu. Osmanli devletine karsi Avusturya, Lehistan, Malta, Venedik ve son olarak Ruslarin katildigi(1696) büyük bir ittifak olusturuldu. Osmanlilar dört cephede bu ittifaka karsi mücadele verdigi sirada, içte de huzursuzluk artmaktaydi. IV. Mehmet tahttan indirilmesiyle yerine II. Süleyman (1687-1691) , II.Ahmet (1691-1695) devirlerinde huzursuzluk devam etti. Bu dönemde yine bir Köprülüzade olan Fazil Mustafa Pasa, ordu ve maliyeyi düzene koymaya yönelik basarili icraatlerde bulunmus ise de ayni aileden Hüseyin ve Nu’man Pasalar, sadaret makaminda basari saglayamamislardi.

    I. Mustafa (1695-1703), Viyana bozgunu ve ardindan gelen toprak kayiplarini önlemek amaciyla üç kez Avusturya’ya sefer düzenledi, ilk iki seferde kismen basari saglandiysa da son seferde Osmanli ordusu Zenta denilen yerde bozguna ugradi. Bunun üzerine Ingiltere’nin araya girmesiyle Osmanlilar, ittifak güçleriyle Karlofça Antlasmasi’ni imzalamak zorunda kaldi (26 Ocak 1699). 25 yil için geçerli olacak bu anlasma sonunda, Avusturya’ya Macaristan’in büyük bir bölümü ve Erdel, Venediklilere Dalmaçya kiyilari ve Mora, Lehistan’a ise Podolya ve Ukrayna birakiliyordu. Rusya ile yapilan üç yillik ayri bir anlasma ile de Azak Kalesi Ruslara terk ediliyor ve onlarin Istanbul’da daimî bir elçi bulundurmalari kabul ediliyordu. Karlofça Antlasmasi, Osmanlilarin toprak kaybiyla neticelen simdiye kadar imzaladiklari en agir anlasma idi.

    I.Edirne Vakasi adi verilen bir ayaklanma ile Osmanli tahtina III. Ahmet geçirildi (1703-1730). Rusya bu dönemde hem Dogu Avrupa hem de Karadeniz istikametinde topraklarini genisletme gayesini gütmekteydi. Poltova yenilgisinden sonra Osmanlilara siginan Isveç Krali XII. Sarl, iki ülke arasinda yeniden bir savasin baslamasi için bir vesile oldu. Bu savas ile Osmanlilar, Karlofça Antlasmasi, Osmanlilarin toprak kaybiyla neticelen simdiye kadar imzaladiklari en agir anlasma idi.

    I.Edirne Vakasi adi verilen bir ayaklanma ile Osmanli tahtina III. Ahmet geçirildi (1703-1730). Rusya bu dönemde hem Dogu Avrupa hem de Karadeniz istikametinde topraklarini genisletme gayesini gütmekteydi. Poltova yenilgisinden sonra Osmanlilara siginan Isveç Krali XII. Sarl, iki ülke arasinda yeniden bir savasin baslamasi için bir vesile oldu. Bu savas ile Osmanlilar, Karlofça’da kaybettikleri topraklari tekrar kazanma firsatini bulacakti. Nitekim Prut’ta sikistirilan Ruslar (1711), anlasma yaparak, Azak’i terk etmek zorunda kaldilar. Karadag’da isyan çikartan Venedik’e karsi açilan savaslarda ise isgal altindaki Mora kurtarildi. (1715). Bu basarilar üzerine, siranin kendisine geldigini düsünerek harekete geçen Avusturya, Osmanlilari yenilgiye ugrattilar.

    Temesvar ve Belgrat düstü. Osmanlilar Pasarofça Antlasmasini imzalayarak (1718), Temesvar ve Belgrad ile birlikte Küçük Eflâk ve Kuzey Sirbistan’i Avusturya’ya birakti. Dalmaçya kiyilarindaki bazi kalelerin Venedik’e terki mukabilinde Mora muhafaza edildi. Osmanlilardin Balkanlar ve Orta Avrupa seferleri için staratejik bir mevkiide olan Belgrat’in düsmesi, agir sonuçlar dogurmustur. Avusturya, Belgrat’tan Balkan içlerine sarkmakta daha basarili olacaktir.

    Lâle Devri: Pasarofça Antlasmasi neticesinde ortaya çikan barisi iyi kullanmak isteyen Osmanlilar, artik Avrupa karsisinda savunma durumunda kalacagini anladigindan, Balkanlardaki sinir kalelerini tahkim etme, bölge halkini yaninda tutmak için vergileri azaltma siyaseti uygulamaya agirlik vermekteydi. Damat Ibrahim Pasa, Osmanlilara üstünlük kurmus olan Avrupa’yi her yönüyle tanimak için Avrupa baskentlerine elçiler göndertti. 1718-1730 yillari arasindaki bu dönem, sanatta lâle motifinin islenmesi sebebiyle “Lâle Devri” adiyla anilmaktadir. Bu dönemde matbaa açilmasi, çini ve kumas fabrikasi kurulmasi gibi bazi müspet yenilikler yapilmissa da, III. Ahmet ve saray çevresinin sasali eglenceleri ve harcamalari huzursuzlugu artirmaktaydi. Damat Ibrahim Pasa’nin, Iran’a karsi baslatilan savasta (1722) kesin netice alamamasi ve uzayan savas esnasinda Tebriz’in sadrazamin gizli emriyle Iran’a terk edildigi haberi, muhalefetin harekete geçmesine yetti.

    Patrona Halil Ayaklanmasi’nin patlak vermesiyle bu dönem sona eriyordu. Damat Ibrahim Pasa ve yakinlariyla Sultan III. Ahmet asiler tarafindan katledildiler (1730)Bu olayin ardindan III. Ahmet’in yegeni I.Mustafa hükümdarliga getirildi. (1730-1754). Kafkaslardaki sinir olaylarini bahane eden Rusya, Kirim Tatarlarina karsi büyük bir saldiri baslatti. Azak ve Bahçesaray Ruslarin eline geçti (1739). Fransa’nin da tesvikiyle Osmanlilar, Rusya’ya karsi savas ilân etti. Rusya’nin yaninda savasa katilan Avusturya da, Eflâk ve Bogdan’a girmisti. Osmanlilar iki cephede de büyük basarilar kazandilar. Prusya, Fransa ve Isveç’in Osmanlilara yakinlasmasi, Osmanlilar karsisinda ummadiklari bir yenilgi tadan Rusya ve Avusturya’yi baris yapmaya zorladi. Bu savas sirasinda tekrar Osmanlilarin eline geçen Belgrat’ta bir anlasma imzalandi (18 Eylül 1739). Belgrat Anlasmasiyla, Avusturya, Pasarofça barisiyla elde ettikleri tüm topraklardan geri çekildiler. Ruslar da Azak’i terkederek bölgedeki kiyi ve deniz ticaretinin Osmanli gemileriyle yapilmasini kabul etti. Bu anlasma geçici de olsa Osmanlilarin toparlanmasini saglamistir. Savasta Türklerin tarafini tutan Fransa’yla, Kanuni döneminde taninan imtiyazlari genisleten ve süre tahdidi koymayan yeni bir kapitülâsyon antlasmasi imzalanmistir (1740). Damat Ibrahim Pasa zamaninda baslayan Iran savaslari Lâle Devri’nden sonra da devam etmekteydi. Ruslar, çöküs dönemine giren Safavilerin elindeki Azerbaycan ve Dagistan’i isgal etmislerdi.

    Sirvan halkinin talebi üzerine Osmanlilar duruma müdahale etmis, iki ülke arasinda çikabilecek savas Fransa’nin araya girmesiyle önlenmisti. Rusya’nin kuzeydeki isgaline karsin Osmanlilar da Güney Azerbaycan’i topraklarina kattilar. Sah Tahmasp 1732’de Osmanlilar ile baris yapti. Bu durumu kabullenemeyen Afsar Nadir Bey, Sah Tahmasp’i devirerek kendi hâkimiyetini ilan etti (1736). Osmanlilar bazi topraklari Nadir Han’a birakmaya razi oldu. Her iki taraf için de yipratici olan bu uzun savaslar, Kasr-i Sirin antlasmasiyla çizilen sinirlarin aynen kabul edildigi 1746 anlasmasiyla son bulmustur.

    I.Mahmut döneminde, basarili savaslarin yani sira, ordu içinde de yeni düzenlemelere gidilmistir. Aslen Fransiz olup Osmanli hizmetine girerek beylerbeyi olan Ahmet Pasa, Humbaraci Ocagi’ni kurarak (1734), bati savas tekniklerini burada hayata geçirmis idi. I.Mahmut’un üvey kardesi III.Osman’in (1754-1757) yerine geçen, amcaoglu III. Mustafa (1757-1773) zamaninda da ordu içerisinde bazi islahatlar devam ettirilmistir. Nitekim onun döneminde Tophane islah edilerek yeni ve güçlü toplar dökülmüs, donanma yenilenmistir. Ancak, Rusya ile baslayan harpler bu yeniliklerin yeterli olmadigini gösterecektir.

    yanıtla: Osmalı tarihi #29339

    Fatih’in Dogu Politikasi: Karadeniz Politikasi; Osmanlilar, Anadolu’nun büyük bir kismini hâkimiyetleri altina almalarina ragmen kuzeyde, Karadeniz kiyisindaki bazi yerler Trabzon Rumlari, Cenevizliler ve Candarogullarinin elinde bulunuyordu. Anadolu Türk birliginin saglanmasi ve ticaret güvenligi açisindan bu bölgelerin ele geçirilmesi sartti. Iste bu sebeplerle, Fatih karadan ve denizden kuvvetlerini harekete geçirdi. 1461 yilinda Cenevizlilerin elindeki önemli bir üs olan Amasra teslim olmak zorunda kaldi. Seferin kendisine karsi yapildigini sanan Candaroglu Ismail Bey, Kastamonu’yu terk ederek Sinop’a çekildi. Bursa’ya dönerek birliklerini takviye eden Fatih, Trabzon seferine çikarken, Sinop da dahil Candarogullarinin topraklarini savasmaksizin ele geçirdi. Fatih’in asil amaci 1204 yilinda Lâtinlerin Istanbul’u isgal etmesi üzerine Bizans hanedanina mensup Komnenlerin ayri bir devlet olusturduklari Trabzon idi. Osmanlilara vergi vermeyi kabul eden Trabzon Rumlari bir taraftan Fatih’in rakibi olan Uzun Hasan ile ittifak içine girmisti. Nihayet Fatih, karadan birliklerini Trabzon’a gönderirken, bir donanma da Sinop’tan kalkarak bölgeye yöneldi. Bu sirada Uzun Hasan’in Osmanli ordusunu arkadan çevirebilecegi ihtimaline karsi Fatih, ordusunu Sivas’in güneyinden Yassiçemen’e çevirdi. Uzun Hasan’in annesi Sara Hatun’un ricasi üzerine Akkoyunlularla bir anlasma yapildi. Anlasmaya göre Akkoyunlular, Trabzon Rumlarina yardim etmemeyi vaat etmislerdir. Anlasmanin akabinde kara ve denizden Trabzon yeniden kusatildi. Çaresiz kalan Trabzon Hâkimi David Komnen sehri teslim etmeyi kabul etti (26 Ekim 1461). Böylece 258 yil devam eden Trabzon Rum Imparatorlugu da tarihe karismis oldu.

    Karadeniz’in Anadolu kiyilarini tamamen hâkimiyetine alan Fatih’in bundan sonraki hedefi, önemli ticaret limanlari olan Ceneviz kolonilerini ortadan kaldirarak, Karadeniz’i tam bir Türk gölü yapmak idi.

    Gedik Ahmet Pasa komutasindaki donanma 1475 yilinda Kefe, Azak ve Menkup iskele ve kalelerini ele geçirdi. Böylece Osmanlilar, Altinorda Hanligi’nin zayiflamasiyla ortaya çikan Kirim Hanligi ile komsu oldu. Azak Kalesi’nin düsürülmesi sonucunda bazi Cenevizliler ile birlikte Kirim hanlarindan Mengli Giray Han da esir edilmisti. Mengli Giray Han’in Istanbul’a getirilmesiyle Kirim Hanligi Osmanli hâkimiyetine girmis oldu. (1478). Kirim hanlari 350 yil boyunca Osmanlilarin batiya karsi en güçlü müttefikleri olarak hizmet vermislerdir.Anadolu’da Türk Birliginin Gerçeklesmesi; Osmanlilarin kurulus devrinden beri en ciddî rakipleri durumundaki Karamanogullari, Fatih’in politikalarina karsi, Akkoyunlu ve Memlûklu devletlerinin destegini sagladigi gibi, Venediklilerle de bir ittifak kurmakta sakinca görmemislerdi. Bu düsmanca tavir üzerine Fatih 1466 yilinda Karamanogullari üzerine yürümeye karar verdi. Beylik topraklarinin büyük kismi Osmanlilarin eline geçmesine ragmen Fatih, Larende ve Silifke yörelerine çekilen Karamanogullarina karsi mücadeleyi, Otlukbeli Savasi’nin sonrasinda da sürdürmüstür. Fakat Karaman Beyi Kasim’in ölümünden sonra (1483) beylik tamamen oradan kalkmis olacaktir. Akkoyunlu Beyi Uzun Hasan, 1467 yilinda Karakoyunlu topraklarina sahip olunca Osmanlilar aleyhine hâkimiyetini genisletmeye baslamisti. Anadolu birligi yönündeki bu tehlike üzerine Fatih, 1473’te harekete geçti. Otlukbeli mevkiinde yapilan savasta Osmanlilar büyük bir zafer kazandilar. Artik Akkoyunlular Osmanlilar için bir tehlike olmaktan çikmisti.

    Fatih bundan sonra Hicaz su yolllarinin onarimi hususunu bahane ederek Memlûklar’a karsi harekete geçti. Fakat bu dönemde Memlûklarla büyük bir savasa girilmemistir. Fatih’in 1481’de hazirlik yaptigi ve ölümüyle yarim kalan seferin ya Rodos’a ya da Misir’a yönelik oldugu söylenir.

    Fatih’in ölümü üzerine Osmanli tahtina büyük oglu Bâyezid geçmisti. Ancak diger oglu sehzade Cem, Rodos sovalyelerinin eline düsmesiyle sonuçlanan,taht mücadelesine girmisti. Bâyezid’in mütereddit ve ihtiyatli politikalari sebebiyle, Akkoyunlularin yerini alan Safaviler güçlenerek Anadolu’da Sahkulu Isyani gibi ayaklanmalari kiskirtmis, Memlûklara karsi basarisiz seferler düzenlenmistir. Buna ragmen Bâyezid döneminde Kili ve Akkerman ele geçirilerek Bogdan tamamiyla Osmanli hâkimiyetine girmis(1484), Venedik ve Haçlilara karsi denizlerde üstünlük kurulmus, Modon, Koron, Inebahti ve Navarin gibi Mora kiyilarindaki kale ve limanlar zapt edilmistir(1502).

    Barbaros kardeslerin denizlerdeki zaferlerine ragmen özellikle dogudaki olumsuz gelismeler ve Sahkulu Isyani(1511), devlet islerinden elini çeken Bâyezid’in sagliginda sehzadeler arasindaki taht mücadelesinin kizismasina vesile olmustur. Nitekim Sehzade Selim’in mücadeleyi kazanmasi üzerine 1512 yilinda II. Bâyezid tahttan feragat etmistir.

    Yavuz Sultan Selim Devri; Henüz Trabzon’da vali iken Dogu’da Safavilerin nasil güçlendigini gören ve onlarla basarili bir mücadeleye giren Selim, tahta çiktiktan sonra, Anadolu’daki mezhep mücadelesine bir son vermek için Safavilerle dogrudan savasa girmeyi kaçinilmaz görmekteydi. Nihayet ordusunun basinda Dogu seferine çikan Yavuz Selim, Çaldiran Ovasi’nda Sah Ismail’in ordusuyla büyük bir meydan muharebesi yapti. Iki Türk hükümdarinin mücadelesinden Selim üstün çikti (23 Agustos 1514). Dogu Anadolu topraklari Osmanlilarin eline geçti. Yavuz, Tebriz’e kadar Sah Ismail’i takip etti. Dulkadirogullari beyligi Osmanli yönetimine alindi ve sonra ilhak edildi (1515)Babasi döneminde Memlûklara karsi yapilan seferlerin çogu kez basarisizlikla neticelenmesi, Osmanlilarin dogu’da ve Islâm dünyasinda üstünlük kurmalari önündeki en büyük engel idi. Bu sebeple, Safavi tehlikesini bertaraf ettikten sonra Yavuz, Memlûklara karsi büyük bir ordu hazirladi. Misir Memlûk Sultani Kansu Gavri, Osmanli ordusunu Halep’in kuzeyinde karsiladi. Ancak Mercidabik Savasi Osmanlilarin zaferiyle son buldu (24 Agustos 1516). Kansu Gavri savas sirasinda öldü. Malatya’dan Sina yarimadasina kadar olan topraklar Osmanlilarin eline geçti. Kisi Sam’da geçiren Yavuz, tekrar Misir’a yöneldi. Yeni Memlûk Sultani Tomanbay ile Kahire’nin kuzeyindeki Ridaniye mevkiinde yapilan savasi da Osmanlilar kazandi. (22 Ocak 1517). Bu savas Memlûk Devleti’nin sonu oldu. Suriye, Filistin, Misir ve Hicaz Osmanli hâkimiyetine girdi. Hülagû’nun Bagdat’i isgal etmesiyle Memlûk himayesine giren halifelik müessesesi de böylece Osmanlilara geçmis oluyordu. Nitekim Mekke serifi sehrin anahtarini Yavuz Sultan Selim’e sunarak itaatini bildirmisti. Yavuz dönemi Osmanlilarin dogu’da ve Islâm dünyasi’nda en büyük güç haline geldigi bir dönemdir.

    Yavuz Sultan Selim’in sekiz yil süren hâkimiyet devrinden sonra Osmanli tahtina oglu I.Süleyman geçti (1520). I.Süleyman’in 46 yillik saltanatinda Osmanli Devleti siyasî, askerî ve iktisadî açilardan zirveye ulasmistir. Bu sebeple dost düsman ona Kanuni, Muhtesem, Büyük Türk gibi lâkaplarla hitap etmis ve tarihe de böyle geçmistir.

    Avrupa’daki Gelismeler; Kanuni döneminde özellikle Avrupa’da önemli dinî ve siyasî degisiklikler söz konusudur. Güçlü Macar kralliginin Osmanli hâkimiyetine girmesinden sonra, Kutsal Roma-Cermen Imparatoru Sarlken en ciddî rakip hâline gelmis, onun olusturdugu imparatorlugun uzantisi durumundaki Avusturya Arsidükaligi Osmanlilara sinirdas olmustur. Bu devlet ile Avrupa’nin en güçlü hanedani olacak olan Habsburglar Avrupa’yi âdeta parselleyeceklerdir. Bu dönemde güçlenmeye baslayan Protestanlik, Avrupa’da mezhep çatismalarinin siddetlenmesine sebep olmustu. Dogu Avrupa’da da Lehistan ve Ortadoks Rusya güçlenmeye baslamisti. Kanuni, Avrupa’daki siyasî ve dinî çekismelerden faydalanarak, onlarin birlesmemesine özen göstermis ve bunu bir devlet politikasi hâline getirmistir. Yine bu dönemde Akdeniz’de ve Okyanuslarda güçlü bir ticarî ve iktisadî filo olusturan Ispanyol ve Portekiz donanmalari Venedik’in yerini almis görünüyordu.

    Belgrat’in Fethi ve Macaristan Seferi; Fatih’in Sirbistan seferinde ele geçirilemeyen Belgrat, Avrupa içlerine yapilacak akinlar için bir siçrama noktasi idi. Bu sebeple Kanuni, Macaristan seferine çiktiginda ilkin Belgrat’i kusatti ve ele geçirdi(1521). Burayi bir üs olarak kullanan Osmanlilar artik rahatlikla Avrupa içlerine sefer yapabilecekti. Nitekim Sarlken’e tutsak olan Fransa Krali Fransuva’yi, kendisinden yardim talep etmesi üzerine, kurtarmayi amaçlayan Kanuni, 1526 yilinda karsisindaki ittifaki parçalamak amaciyla yeniden Macaristan üzerine bir sefer düzenledi. 29 Agustos 1526’da Mohaç Meydan Muharebesi ile Macar ordularini imha eden Kanuni, Budin’i (Budapeste) ele geçirdi. Macaristan’in bir bölümü ilhak edildi ve kalan kismi Erdel Kralligi olusturularak Osmanli hâkimiyetine alindi.

    Avusturya Seferleri; Macaristan’in ele geçirilmesi üzerine, ölen Macar krali ile akrabaligini öne süren Avusturya Arsidükü Ferdinand, Macar topraklarinda hak iddia etmis ve Budin’i isgal etmisti. Bunun üzerine Kanuni, yeniden Macaristan’a sefer düzenledi. Budin kurtarildi. Ancak Kanuni’nin asil maksadi Viyana idi. Osmanli ordusu sehri kusatti ise de ele geçirmeye muvaffak olamadi(1529). I.Viyana Kusatmasi’nin sonuçsuz kalmasindan cesaretlenen Ferdinand, Budin’i tekrar isgal etti. Kanuni ünlü “Alman Seferi” ile mukabele ederek isgal edilen yerleri geri aldi. Ferdinand ile Istanbul’da bir anlasma yapildi. Bu anlasmaya göre Ferdinand, Macaristan üzerinde hak talep etmeyecek ve Osmanli hâkimiyetini taniyacak ve elinde bulundurdugu Macaristan’a ait topraklar için de Osmanlilara vergi verecekti.(1533).

    Ferdinand’in Macar kralinin ölümünü firsat bilerek anlasmayi bozmasi üzerine Kanuni yeniden sefere çikti. 1562’deki bu sefer sonucunda Macaristan’da Erdel Beylerbeyligi olusturuldu. Avusturyalilar firsat buldukça Macar topraklarina tecavüz etmisler ve her seferinde de Osmanlilardan gerekli cevabi almislardir. Nitekim Kanuni’nin son seferi de Avusturya’ya karsi olmus ve Zigetvar Kalesi kusatilmistir (1566)

    Fransa ile Münasebetler ve Ilk Kapitülâsyon; Avrupa birligini saglamak isteyen Roma-Cermen Imparatoru Sarlken, bu maksatla Fransiz Krali Fransuva’yi esir etmisti. Kendisinden yardim isteyen kral ile iyi iliskiler kuran Kanuni böylece Sarlken’e karsi bir müttefik kazanmis oluyordu. 1535 yilinda iki ülke arasinda ticaret ve dostluk anlasmasi imzalandi. Anlasma ile her iki ülke serbest ticaret hakki elde edecek ve bu haklar iki hükümdarin yasadigi sürece geçerli olacakti. Lâkin kapitülasyon adiyla tarihe geçecek olan bu ticarî imtiyazlar sürekli hâle getirilmis, sonraki devlet adamlarinin basiretsizligi sebebiyle tek tarafli islemeye baslamis ve baska devletlere de imtiyazlarin taninmasiyla Osmanli ekonomisi giderek disa bagimli hâle gelmistir.

    Iranla Münasebetler; Sah Ismail’in yerine geçen oglu I.Sah Tahmasp, babasi gibi, Osmanlilarin düsmani olan Venedik ve Avusturya ile ittifak kurmakta bir beis görmüyordu.

    Osmanli ordusu, Avrupa’ya sefere çiktiginda Safaviler, Dogu Anadolu topraklarina karsi saldiriya geçiyordu. Bu sebeple, Kanuni, Irakeyn (iki Irak; Irak-i Acem ve Irak-i Arap) seferi diye bilinen bir sefere çikti (1534-35). Tebriz ve Bagdat Osmanli topraklarina katildi. Osmanlinin Avrupa ile ilgilenmesinden yararlanan Safaviler firsat buldukça yeniden harekete geçtiklerinde, bölgeye 1555 yilina kadar Nahcivan ve Tebriz üzerine birkaç kez sefer düzenlenmistir. Osmanlilar karsisinda fazla bir varlik gösteremeyen Sah Tahmasp nihayet baris anlasmasi imzalamayi kabul etmek zorunda kalmis ve Amasya Antlasmasi (1555) ile Osmanli üstünlügünü kabul ederek Bagdat, Tebriz ve Dogu Anadolu’nun Osmanli hâkimiyetinde oldugunu tasdik etmistir.

    Deniz Seferleri ve Fetihler; Kanuni devri karada oldugu gibi denizlerde de büyük bir üstünlügün saglandigi bir devirdir. Fatih’in alamadigi, St.Jean sövalyelerinin elindeki Rodos ve çevresindeki adaciklar, basarili bir kusatma sonunda ele geçirilmis(1522), II. Bâyezid zamanindan beri Akdeniz’de serbestçe faaliyet gösteren Barbaros kardeslerin devlet hizmetine alinmasiyla deniz ve kiyilarda pek çok yer Osmanli hâkimiyetine dahil olmustur. Cezayir’i ellerinde bulunduran ve Osmanlilar adina, 1492 yilinda Ispanya’da soy kirima ugrayan Musevîleri Istanbul’a gemilerle nakleden Barbaros kardesler hakli bir üne sahip olmuslardi. 1533 yilinda Cezayir’i Osmanlilara birakarak kaptan-i deryalik görevini kabul eden Barbaros Hayrettin Pasa (Hizir Reis), 1538 yilinda Andrea Doria komutasindaki Haçli donanmasini Preveze’de büyük bir bozguna ugratarak, Osmanlilardin Akdeniz’in tek hâkimi oldugunu bütün dünyaya kabul ettirdi.

    Barbaros’un ölümünden sonra yerine geçen Turgut Reis de fetihlere devam etti.Nitekim St. Jean sövalyelerinin elinde bulunan Trablusgarp onun tarafindan fethedilmis (1551), Preveze’den sonraki en büyük deniz zaferi sayilan Cerbe Savasi sonunda Haçli donanmasi bir kez daha hezimeti tatmistir. Sadece Akdeniz’de degil Kizil Deniz ve Hint Okyanusunda da Osmanli donanmasi faaliyette bulunmustur. Uzak denizlerde istenilen sonuçlar elde edilememisse de bu dönemde Yemen ve Arabistan’in güney kiyilari ile Habesistan ele geçirilmistir.

    Kanuni’nin Ölümü ve Sonrasi; Zigetvar Muhasarasi esnasinda hastalanan Kanuni kalenin fethini göremeden 66 yasinda öldü (1566). Siyasî, askerî ve iktisadî bakimlardan Osmanliyi zirveye çikaran bu büyük hükümdarin yerine geçen ne II. Selim (1566-1574) ne de III. Murat (1574-1595) ayni evsafta kisiler degillerdi. Ancak Kanuni devrinde baslayan fetih rüzgârlari o derece siddetliydi ki, bu hükümdarlar devrinde de hizini devam ettirebildi. Süphesiz bu basarilarda sadrazam Sokullu Mehmet Pasa’nin dirayetli siyasetinin de rolü büyüktür. Anadolu’nun Akdeniz’e bakan kiyilarinda bir çiban basi gibi duran Venedik’in elindeki Kibris bu fetih rüzgâriyla kusatildi. Lala Mustafa Pasa komutasindaki Osmanli donanmasi adayi ele geçirir geçirmez (1571), buraya Anadolu’nun çesitli sancaklarindan Türkler yerlestirildi. Artik Kibris da Türk olmustu. Bu durumu hazmedemeyen Venedik, Ispanyol, Malta donanmalari papa ve diger bazi Avrupa devletlerinin de destegi ile harekete geçerek büyük bir savas filosu olusturdular. Korent Körfezi yakinlarinda, Inebahti önlerinde yapilan deniz savasini Osmanlilar kaybetti (1571).

    Ancak kendileri de oldukça fazla zaiyat verdiginden, Haçli donanmasi Osmanli kadirgalarini takip edecek durumda degildi. Sokullu kisa zamanda donanmayi yenileyerek yeniden Akdeniz’e indirdi. Venedik bu durum karsisinda yeni bir savasi göze alamadi ve Osmanlilara vergi vermeyi kabul etti. Kiliç Ali Pasa komutasindaki donanma Tunus’u yeniden Osmanli topraklarina katti (1574). Bu esnada II.Selim ölmüs ve yerine III. Murat geçmisti. Bu padisah devrinde, Sah Tahmasp’in ölümüyle çalkanan Iran’a savas açildi (1576) Gürcistan ve Azerbaycan’in büyük bir kisminin ele geçirilmesiyle neticelenen ilk seferden sonra savas 15 yil sürdü. Bu uzun savas ile daha fazla yipranmak istemeyen Osmanli Devleti ile Iran arasinda 1590’da bir baris anlasmasi yapildi. Yine bu dönemde baslayan Türk-Macar Savasi I.Ahmet devrine kadar devam etti. Don ve Volga nehirlerini birlestirmeyi amaçlayan kanal projesi ile Süveys kanali tesebbüsünün mimari olan Sokullu’nun 1579’daki ölümü ile Osmanli Devleti büyük bir yara almistir. Özellikle III.Murat’in oglu III.Mehmet’in (1595-1604), hükümet islerini annesine birakip, bir köseye çekilmesi Osmanli’yi XVII. yüzyilda daha kötü yillarin bekleyeceginin âdeta habercisi idi.

    yanıtla: Osmalı tarihi #29338

    YÜKSELIS DÖNEMI
    Istanbul’un Fethi: II. Mehmet, babasinin ölümü üzerine ikinci kez Osmanli tahtina oturdugunda, devletin ortasinda bir ser adacigi hâlinde kalmis köhne Bizans’i ortadan kaldirmayi öncelikle hedef olarak belirlemisti. Böylelikle Osmanli devleti tam bir cihan devleti haline gelebilecekti. Hedefini gerçeklestirmek için ilkin Sirbistan ve Eflâk ile anlasma imzalayan Fatih, Karamanoglu tehlikesini de geçici de olsa bertaraf etti. Bizans’a ulasabilecek muhtemel yardimi önlemek için Bogaz’in Avrupa yakasina Rumeli Hisar’ini yaptirarak kusatma hazirliklarini tamamladi. Nihayet kusatilan Istanbul’a karsi 6 Nisan 1453’te kara ve denizden saldiri baslatildi. II. Mehmet, Edirne’de döktürdügü çaginin en güçlü toplariyla Istanbul surlarini karadan sarsarken 18 Nisan’da donanma bütün Istanbul adalarini ele geçiriyordu. Fakat, Haliç’in zincirle kapatilmasi sebebiyle kara ve deniz birlikleri müsterek bir harekâta geçemiyor ve bu durum da kusatmanin basarisina gölge düsürüyordu. Nihayet 22 Nisan’da Osmanli donanmasinin karadan Haliç’e indirilmesi gibi müthis bir plânin gerçeklestirilmesi, kusatmanin seyrini degistirmeye baslamisti. Seksen parçalik donanmayi bir anda karsilarinda gören Bizans’in direnme gücü artik kirilmisti. 29 Mayis 1453’teki nihaî harekâtla Istanbul fethedildiginde, II. Mehmet, Peygamberimizin müjdesine mazhar oluyor ve “feth-i mübin” ile “Fatih”lik serefini elde ediyordu.Bizans’in ortadan kaldirilmasi hem Türk tarihi hem de dünya tarihi açisindan büyük bir öneme sahiptir. Bu fetihle Osmanli Devleti, artik tam bir cihan devleti hâline gelmis, Islâm dünyasi ve Avrupa içinde büyük bir prestij ve güç kazanmistir. Avrupa için bu fetih çag açip, çag kapayan bir fetihtir. Katolik Avrupa’nin, Ortadoks dünyasiyla bütünlesme çabalari, Istanbul’un fethiyle önlenmis, aksine Balkanlari da tamamen ele geçirmek suretiyle Fatih, kisa zamanda Ortadokslari himayesi altina almistir. Nitekim Papa V.Nikola’nin Türklere karsi harekete geçilmesi fikri pek taraftar bulamamis, aksine, Ege adalarindaki halk, Balkanlardaki bazi despotluklar ve prensler Fatih’i Istanbul’un fethinden dolayi kutlayan mektuplar yazmislardir. Papa’nin istegine sadece Almanya, Napoli ve Venedik olumlu cevap vermis fakat onlar da kendilerinden ziyade Sirp, Macar ve Arnavutlari kiskirtarak sonuç almaya çalismislardir.

    Fatih’in Bati Politikalar: Sirbistan Seferleri; Istanbul’un fethinden sonra Osmanlilara bagliligini bildiren ve ele geçirdigi bazi kaleleri geri veren Sirplar Macarlar ile is birligi yaparak yeniden düsmanliklarini göstermeye baslamislardi. Bunun üzerine 1454-1457 arasinda üç kez pespese Sirbistan’a sefer düzenlendi. Belgrat disindaki bütün Sirp topraklari ele geçirildi. Sirp Krali Bronkoviç’in ölümüyle baslayan taht mücadelelerinden faydalanan Osmanlilar, Sirplari vergiye bagladilar. Taht kavgalarinin yeniden alevlenmesi üzerine, Mora seferinde bulunan Fatih, Sirp meselesine son verilmesini emretti. Mahmut Pasa, 1459’da baskentleri Semendire’yi ele geçirilerek Semendire Sancakbeyligini olusturdu. Böylece Sirbistan’da 350 yil sürecek Osmanli hâkimiyeti baslamis oluyordu.

    Arnavutluk Seferleri; Papalik ve Napoli kralliginin destegi ve kiskirtmasiyla harekete geçen Arnavutluk hâkimi Iskender Bey, vurkaç taktigi ile Osmanli kuvvetlerine baskinlar düzenlemekteydi. Bunun üzerine Fatih, bizzat sefere çikmaya karar verdi. 1465 yilinda gerçeklesen I.seferde, Ilbasan Kalesi’ni yaptirip, içine asker yerlestiren Fatih, Balaban Pasa’yi bölge için görevlendirerek, geri döndü. Ancak, Papa ve diger devletlerden aldigi kuvvetlerle Türklere saldiran Iskender Bey, Balaban Pasa’yi sehit etti ve Ilbasan kalesi’ni kusatti. Bunun üzerine Fatih II. Arnavutluk Seferi’ne çikti (1467). Ele geçirilen topraklarda yeni garnizonlar olusturuldu. Bu sirada Iskender Bey ölmüs ve yerine oglu Jean geçmisti. Arnavutlukta baslayan kargasa sebebiyle Fatih 3. kez Arnavutluk seferini baslatti. Arnavutlarin elinde kalmis olan Kroya ve Iskodra kusatildi. Nihayet 1479’da Arnavutluk da bir Osmanli vilayeti haline gelmis oluyordu.

    Mora Seferleri; Istanbul’un fethinden sonra Bizans Imparatoru XII. Konstantin’in ogullari, rakipleri Kantakuzen ailesine karsi Mora’da, Osmanlilarin yardimini istemislerdi. Turahanoglu Ömer Bey, akincilari ile duruma müdahale etti ve muhalifler bertaraf edildi. Fakat bu sefer iki kardes arasinda mücadele baslamisti. Bölge ülkelerinin Mora’yi istilâ niyetlerini bilen Fatih 1458’de harekete geçti. Korent’i ele geçiren Fatih, Mora’nin bir kismini merkeze baglayarak, burada bir sancak olusturdu. Atina ve diger bölgeler ise Osmanli yönetimini kabul etti. Kardesi Dimitrios’a karsi Arnavutlarin destegini alan Tomas’in Osmanlilarla yapilan anlasmayi bozmasi üzerine 2.kez Mora’ya sefer düzenlendi. Tomas, Papa’nin yanina kaçmak zorunda kaldi. Bölgeye çok sayida Türk yerlestirildi. Venedikliler bölge halkini Osmanlilara karsi ayaklandirmaya çalisiyorlardi. Ancak bunda basari kazanamayan Venedik, Osmanli kuvvetleri tarafindan bozguna ugratildi (1465).

    Eflâk ve Bogdan Seferleri; Yildirim zamaninda vergiye baglanan Eflâk Prensligi’nin basina Fatih tarafindan Vlad (Kazikli Voyvoda) getirilmisti(1456). Osmanlilara bagli görünen Vlad aslinda gizliden gizliye düsmanlik ediyordu Vlad’in Fatih’in elçilerini kaziga oturtarak öldürmesi üzerine 1462 yilinda Fatih, Eflâk’a bir sefer düzenledi. Bogdan’dan da yardim alan Osmanli kuvvetleri voyvodayi uzun süre takip etti. Neticede, sigindigi Macarlarin, Osmanlilarla yaptigi anlasma üzerine Vlad’i esir etmeleri ile mesele çözüldü. Fatih voyvodaliga Radul’u getirdi ve Eflâk bir Osmanli eyaleti hâline geldi. 1455’ten itibaren Osmanli Hâkimiyetini taniyan Bogdan Prensligi’nin Kefe’nin fethinden sonra izledigi düsmanca siyaset üzerine Osmanli kuvvetleri 1476’da Bogdan’a girdi. Fatih’in bizzat basinda oldugu Osmanli kuvvetleri Bogdan ordusunu büyük bir bozguna ugratti. Böylece Bogdan da yeniden Osmanli hâkimiyetini tanimis oluyordu.

    Bosna-Hersek Seferleri; Osmanlilara vergi yoluyla bagli olan Bosna Kralinin, anlasmalara riayet etmemesi üzerine Üsküp’ten harekete geçen Fatih, Sadrazam Mahmut Pasa ve Turahanoglu Ömer Bey’e Bosna’nin tamamen fethedilmesi emrini vermisti. 1463 yilindaki seferle Bosna Krali Osmanli hâkimiyetini yeniden tanidi. Ancak seyhülislamin da fetvasiyla sonra öldürüldü ve bu topraklarda Bosna Sancakbeyligi olusturuldu. Fakat ordunun Istanbul’a dönmesi üzerine ayni yil, Macar krali Bosna’ya girdi. Ikinci kez düzenlenen seferle Osmanlilar, Yayçe disindaki bütün kale ve sehirleri yeniden ele geçirdiler. Bosna seferleri esnasinda Hersek Krali Stefan da ülkesinin bir kisim topraginin Osmanlilara dogrudan baglanmasi sartiyla tahtinda birakilmisti. Ancak 1483 yilinda Hersek tamamen Osmanli topragi hâline gelecektir.Fatih, Bosna’yi Osmanli topraklarina kattigi zaman “Bogomil” mezhebindeki Bosnalilara çok iyi davranmisti. Hem Katolik hem de Ortadokslarin kendi kiliselerine almak için baski yaptiklari Bogomiller bu sebeple Osmanli yönetimine sicak bakmislar ve kendilerine saglanan din ve vicdan hürriyetinden etkilenerek zamanla Müslüman olmuslardi. Iste bu Müslüman Bosnalilara “Bosnak” denilmektedir.

    Fatih devrinde Osmanlilarin karada en güçlü komsusu ve rakibi Macarlar, denizde ise Venedik idi. Macarlar bu dönemde tek baslarina Osmanlilarla bas edemeyeceklerini bildiginden, dogrudan bir savasi göze alamamis, Fatih de tabiî sinir olan Tuna’yi geçmeyi düsünmemistir. Ancak akincilar vasitasiyla, Macaristan’a güvenligin saglanmasina yönelik yüzlerce basarili akin düzenlenmistir. Keza Venedik Cumhuriyeti de Osmanlilarla dogrudan karsilasmaktansa Balkanlardaki diger devletleri kiskirtmayi yeg tutmustur. Güçlü donmasiyla Mora ve Ege’deki adalara sahip olmak isteyen Venedik, Osmanlilar karsisinda istedigi sonucu alamamis, aksine pek çok ada ve kiyi kaleleri Osmanlilarin eline geçmistir.

    Ege Adalarinin Fethi; Istanbul’u ele geçiren Fatih, Bizans’a ait bütün topraklari hâkimiyeti altinda birlestirmek istiyordu. Böylece Bizans’in yeniden dirilmesini önleyecegi gibi, iktisadî ve siyasî açidan da nüfuz alanini genisletebilecekti. Öncelikle Anadolu kiyisina yakin adalari hedef alan Fatih, Bizans, Venedik ve Cenevizlilerin elindeki bu adalardan Anadolu’ya yapilan korsan akinlarinin önünü kesmis olacakti. Ikinci olarak Orta ve Dogu Akdenizdeki adalar hedef alinmisti ki, bu adalar Fatih’in Italya’ya yani eski Roma’ya geçisini kolaylastiracakti.( Nitekim Gedik Ahmet Pasa komutasindaki bir Osmanli donanmasi Napoli Kralliginin elindeki Otranto’yu fethetmis ve buradan Güney Italya’ya akinlar düzenlenmistir.(1480) Fakat Fatih’in ölümünden sonra basa geçen II. Bâyezid, Gedik Ahmet Pasa’yi geri çagirinca, sehir savunmasiz kalmis ve Italyanlar kaleyi tekrar ele geçirmislerdir).1456 yilinda öncelikle Çanakkale Bogazi’na hâkim olan adalardan Gökçeada (Imroz), Tasoz Enez ve Semendirek adalari ele geçirildi. Ayni tarihlerde Limni ve Midilli halki Türk yönetimine girmek için Osmanlilara basvurmustu. Önce Limni, ardindan, uzun süren kusatmayi müteakip Midilli (1467) ele geçirildi. Venedikliler 264 yildir ellerinde tuttuklari Agriboz Adasi’ndan Mora ve Ege adalarindaki Türk birliklerine karsi saldirilarini yogunlastirmaktaydilar. Bunu önlemek maksadiyla Agriboz’un fethine karar veren Osmanlilar neticede 17 gün süren kusatmadan sonra amaçlarina ulastilar. Epir despotunun elindeki Zanta, Kefalonya ve Ayamavra gibi adalar da Fatih’in saltanatinin son zamanlarinda Osmanli topraklarina dahil edilmistir. Ancak St. Jean sovalyelerinin elindeki Rodos’a karsi girisilen birkaç muhasara neticesiz kalmistir.

15 yazı görüntüleniyor - 2,686 ile 2,700 arası (toplam 2,755)