blank
9 yazı görüntüleniyor - 1 ile 9 arası (toplam 9)
  • Yazar
    Yazılar
  • #21563

    Beslenme

    Bir canlının yaşamsal faaliyetleri arasında önemli bir yer tutan beslenme tüm vücut fonksiyonlarının devamlılığı için gerekli temel unsurdur. Canlı vücudunda gelişen tüm metabolik ve fizyolojik olayların rutin işlevlerini sürdürebilmesi için bir miktar besin gereklidir ve bu yaşam payı olarak adlandırılır. Canlının bedensel aktivasyonlarını sürdürebilmesi için de gerekli bir enerji payı ihtiyacı vardır. Yaşam payı ve enerji payı canlının toplam besin ihtiyacıdır ve zorunlu olarak dışarıdan alınması gerekir. Beslenme ne kadar dengeli ve yeterli olursa canlının yaşam kaliteside aynı oranda yüksek olacaktır. Köpeğin ırk, cinsiyet, yaş ve boyutlarına göre besin ihtiyacı farklı olabileceği gibi laktasyon, gebelik, çiftleşme gibi özel durumlarında da günlük besin ihtiyacı farklı olacaktır. Biz bu farklılıkları gözeterek beslenme sayfalarında, beslenmedeki en temel unsurları ve dikkat edilmesi gereken diğer konuları açıklamaya çalıştık. Dikkat ! Bu bilgiler tamamen sağlıklı bir köpeğin temel ihtiyaçları gözetilerek hazırlanmıştır. Doğal olarak hastalıklar veya başka nedenlere bağlı olarak vücudun ihtiyaçları farklılık gösterebilir. Bu nedenle köpeğinizin beslenme şekli ve düzeni veteriner hekiminiz tarafından belirlenmelidir.

    Yavru Köpeklerde Beslenme

    Köpekler etoburdurlar. Sindirim sistemleri, tek bir mideden ve kısa bir bağırsak sisteminden oluşur. Bu sistem et ve et bazlı besin maddelerini kolayca sindirebilir.

    Yavruların sütten kesilmesi yaklaşık 4-6 haftalıkken gerçekleşir. Irklara göre değişiklik göstermekle birlikte yavru bir köpeğin erişkin hale gelinceye kadar geçen gelişme süreci 10-16 ayda tamamlanır. Gelişme çağında onları en iyi şekilde beslemek gerekir. Bu nedenle gelişme dönemi boyunca beslenme yavru kuru mamaları veya yavru konserve mamalarıyla yapılmalıdır.

    Köpeklerin farklı hayat evrelerinde farklı gereksinimleri vardır. Yavru köpeklerin besin gereksinimleri, erişkin bir köpeğin ihtiyacından daha fazladır. Bu fazlalık yavruların büyüme dönemindeki ihtiyaçlarından ve aktivitelerinden kaynaklanır. 3 aylık yavru ile 8 aylık yavrunun gereksinimlerinde bile farklılıklar görülür. Bu yüzden yavrular, gereksinimlerine uygun yüksek biyolojik değerli ve kolay sindirilebilir proteinler, yeterli oranda kalsiyum ve uygun kalsiyum/ fosfor oranı içeren vitamin açısından zengin diyetlerle beslenmelidir. Proteinler, doğru vücut büyümesi ve kas gelişimi açısından önemlidir.

    Yavrular 4-5 haftalık olduklarında kuru mama, ıslatılarak yada yavru konserveleriyle karıştırılarak verilmelidir. Böylece yavruların mamalarını koklamaları, yalamaları ve ısırmaya başlamaları teşvik edilir. Bu ıslatma işlemi, kuru mamaya daha fazla aroma kazandırarak tadını, kokusunu ve lezzetliliğini arttırır. Ayrıca mamanın daha yumuşak olmasını ve sütten yeni kesilen yavruların çiğneme refleksini uyarak mamayı daha kolay almalarını sağlar. Bu uygulamanın yavrularda şekillenebilen mide şişkinlerini, mide dönmelerini ve gaz oluşmasını engellediği de uzmanlar tarafından belirtilmektedir.

    Mamanın ıslatılaması ilk 2-3 aylık dönemde süt ile yapılabilir. Daha sonraki dönemde mamanın ıslatılması gerekirse bu işlem su, et suyu yada yemeklerin sularıyla yapılmalı, süt kullanılmamalıdır. Köpeklerin süte gereksinim duyduğu dönem ilk 2-3 aydır. Bundan sonraki dönemlerde süt sindirim sisteminde problemlere ve ishale neden olabilir. Yapılan araştırmalar köpeklerin % 80’inin süte karşı allerjik olduğunu göstermektedir. Bu nedenle ilk 2-3 aydan sonra süt vermekten kaçınılmalıdır.

    Yavrunun anne sütünden sonra birden bire kuru mamayla beslenmesinin kabızlığa yol açabildiği de bilinmektedir.

    Mamanın partikül büyüklüğü köpek yavrularına uygun olamalıdır. Büyük partüküllü bir mamayı yavrunun ağzına alması ve çiğnemesi zor olacağından, bu beslenmeyi olumsuz etkileyecektir. Köpeklerin arasında bireysel farklılıkların da olduğu unutulmamalıdır. Bu nedenle yavru maması hazırlayan ticari firmalar, farklı gelişme dönemleri için farklı partükül büyüklüğüne ve farklı formülasyonlara sahip mamalar hazırlamışlardır. Bu konuda en büyük yardımcınız veteriner hekiminiz olacaktır. Köpeğinize mama alırken mutlaka veteriner hekiminizin tavsiyeleri doğrusunda hareket edin.

    Mamanın küçük parçalar halinde verilmesi, yavrunun yeme alışkanlığı kazanması açısından da önemlidir.

    Köpeğinizin kabına mama koyduğunuzda, “gel” veya “ye” gibi bazı tek heceli komutlarla onu mama yemeye teşvik edebilirsiniz.

    Yavruların mide kapasiteleri, günlük ihtiyaçlarını bir sefer yemeyle karşılayacak kadar gelişmediğinden, yavrular yiyeceklerini birkaç öğünde tüketirler.

    Yavruların diyetleri 6. haftadan 3 aya kadar günde 4 öğün, 3 ayda 6 aya kadar günde 3 öğün, 6. aydan 12. aya kadar günde 2 öğün, 12. aydan sonra ise günde 1 öğün olarak verilmelidir.

    Yemek zamanı ve yemek yedikleri yer olabildiğince sabit olmalı ve değiştirmemeye çaba gösterilmelidir. Günde 3 öğün yapılan beslemede yemek zamanlarının sabah,öğlen ve akşam olarak düzenlenmesi yararlıdır. Köpekler ancak 10-12 aylık olduktan sonra, günlük ihtiyaçlarını tek bir öğünle karşılayabilecek sindirim sistemi kapasitesine ulaşırlar.

    Beslenme amacıyla, uyuyan yavruların uyandırılmaları doğru değildir. Yavruların beslenme kadar uykuya da gereksinimi olduğu unutulmamalıdır.

    Yavrular 6-7 haftalık olduktan sonra diş değiştirme dönemine kadar, kuru mamanın ıslatılmasına gerek yoktur. Çünkü ilk 6-7 haftadan sonra köpeklerde çiğneme refleksi iyice gelişir ve katı partiküller ağıza rahatça alınıp sindirilebilir.

    Su katılmak suretiyle hazırlanan ve kendi yapısında yüksek miktarda su bulunduran (konserve gibi) mamalar, küf mantarlarının üremesi için uygun bir ortam yaratır. Bu tip su miktarı fazla olan mamalar, 30-60 dakika içersinde tüketilmediklerinde köpeğin önünden alınmalıdır. Islatılarak verilen mamaların tüketilmeyen kısımlarının süratle bozulabileceği unutulmamalıdır.

    Yavru köpekler 4 aylık olduklarında geçici dişler dökülmeye başlar ve 42 adet kalıcı diş süt dişlerinin yerini alır. Diş değiştirme döneminde kuru mamaların ıslatılarak verilmesinde yarar vardır. Bunun nedeni bu dönemde kuru mamanın sert gelmesi ve yavrunun kuru mamalardan yeterince yaralanamamasıdır. Bu dönemde yavrunun biraz iştahsız olması normaldir. Ancak gene de bir miktar yumuşatılmamış (ıslatılmamış) kuru mama verilerek dişlerin temizlenmesi sağlanmalıdır.

    Çok sık olmamakla birlikte kırılmadan temizlenmiş ve pişirilmiş ilikli büyük kemiklerin verilmesi, köpeklerde dişlerin temizlenmesinde ve çene kaslarının gelişmesinde faydalıdır.

    Kuru mamayla beslenme köpeklerin gelişimi açısından daha uygundur. Çünkü ticari mamalar, gelişim açısından gerekli olan bütün unsurları dengeli bir şekilde ve yeterli miktarlarda içermektedir. Ev yemekleri ile yapılan beslemenin, gelişim için gerekli olan besin unsurlarını yeterli ve dengeli bir şekilde sağlayamadığı klinik araştırmalarla kanıtlanmıştır. Gene de köpeğinizi ev yemekleri ile beslemek niyetindeysiniz, mutlaka veteriner hekiminize danışıp onun verdiği diyetleri uygulayın. Yapılacak yanlış besleme, köpeğinizde gelişme bozukluklarına neden olabileceği gibi, hayatı boyunca kalacak problemlere de yol açabilir.

    Köpeğinizi ev yemekleri ile besliyorsanız vitamin, kalsiyum gibi maddelerle diyetini takviye etmeniz gerekir. Kuru mamayla yapılan beslemede veteriner hekiminiz gerek duymadıkça, bu besin unsurlarını diyete katmanıza gerek yoktur. Ancak unutulmamalıdır ki, piyasada bulunan ticari mamalarında arasında kalite farkları vardır. Bu konuda en büyük yardımcınız her zaman olduğu gibi yine veteriner hekiminiz olacaktır.

    Ev yemekleriyle yapılan beslenme, köpeğinizin seçici bir beslenme alışkanlığına sahip olmasına neden olabilir. Çeşitli tatlarda ve lezzetlerde yemek vermek, beslenme uzmanlarının yanlış olarak vurguladığı bir harekettir. Çünkü ne kadar çok çeşitlilik yaratılırsa, köpeğinizin beğenmeme ve yememe olasılığı da o oranda artacaktır. İyi kalite ticari mamalara erken yaşta alıştırılan yavrularda, seçici yem tüketiminin önüne geçilmiş olur.

    Kalsiyum ve fosfor gibi iki temel besin maddesi, yavruların diyetinde yeterli ve dengeli bir düzeyde bulunmalıdır. Çünkü kalsiyum ve fosfor düzeyi düşük mutfak artıklarıyla beslenen yavrularda sıklıkla raşitizm gelişmektedir.

    Köpeklerin aşırı yağlanmasına izin verilmemelidir. Aşırı kilo alma ve yağlanma bir taraftan güzelliklerini diğer bir taraftanda sağlıklarını bozmakta ve hayatlarını kısıtlamaktadır. Bu yüzden iyi dengelenmiş ve denetimden geçmiş köpek mamalarının paketlerinde yazılı bulunan beslenme talimatlarına ve miktarlarına, veteriner hekiminiz aksi birşey söylemedikçe mutlaka uygun olarak davaranın. Aşırı mama tüketiminin midede rahatsızlıklara ve ishale neden olabileceğini aklınızdan çıkarmayın.

    Yavru köpeklerin kişisel gereksinimlerine göre, ihtiyaç duydukları günlük mama miktarı değişiklik gösterebilir. Köpeğiniz her öğünden sonra yemek kabında mama bırakıyorsa, kaba koyduğunuz mama miktarını %10 azaltınız.

    Kuru mamayla beslenen köpeklerin içme suyu gereksinimleri daha fazladır. Bu yüzden önlerinde her zaman taze ve yeterli miktarda temiz su bulunmalıdır. Köpeğinize içme suyu olarak musluktan akan suyu vermekten kaçının.

    Köpeğinizin mama ve su kabı ayrı olmalıdır. Bu kaplar ayak altından uzak bir yere konulmalı ve her öğün sonrasında temizlenmelidir. Köpeğinizin deviremeyeceği büyüklükte ve şekilde su ve mama kabı seçmeye özen gösterin.

    Köpeklerin diyetlerinde ani değişiklikler yapmaktan kaçınılmalıdır. Böyle bir işlem gerekliyse kademeli olarak yapılmalıdır. Köpeğinizin mamasını yeni bir mama ile değiştirirken, bu değişimi ortalama 7 günlük süreç içersinde yapmanız hem onun alışması hem de sindirim sistemi açısından faydalı olacaktır. Köpeğinizin eski mamasıyla yeni mamasını karıştırın ve bu karışımdaki yeni mamanın miktarını her gün arttırarak mamayı verin. Bu barsak mikroorganizmalarının yeni mamaya adaptasyonu açısından önemlidir. Yeni mamaya alışıncaya kadar dışkıda; miktar, kıvam ve renk açısından oluşabilecek değişikler normaldir. Adaptasyon sürecinden sonra bunlar normale dönecektir. Değişiklik ani bir şekilde yapılırsa ishal olma ihtimali çok yüksektir.

    Yavru bir köpek normal olarak günde 4-5 kez dışkılama yapar.

    Bazı köpeklerde dışkısını yeme (kaprofaji) olayı görülebilir. Bu davranış vahşi yaşamdan kalma bir alışkanlıktır. Bunun yanı sıra dışkı yeme, diyeteki besin maddeleri eksikliğinde yada dengesizliğinde, özellikle de lifli maddelerin noksanlığında ortaya çıkmaktadır. Mamada bulunan lifli maddeler, besinlerin barsaklardan geçiş süresinden sorumludur. Bu eksikliklerin sonunda dışkı yemenin yanı sıra toprak yeme olayı da görülebilir.

    Köpekler bazen de ot yerler ve de kusarlar. Çok sık karşılaşılmadığı sürece bu olay normal olarak kabul edilir. Bunun nedeni, köpeklerin yaşadığı karın ağrısı ve kendilerini rahatsız eden safrayı dışarı çıkarmaktır.

    Temel olarak köpeklerin tatlıya gereksinimleri yoktur. Çikolata ve şeker gibi yiyeceklerin uzun süre verilmesi sonucunda sindirim sisteminde bozukluklar, diş çürümesi, yağlanma ve şeker hastalıkları şekillenebilmektedir.

    Köpekler havuç, yeşil sebzeler ve elma gibi bazı meyvaları da hoşlanarak tüketirler.Bunun beslenme açısından bir zararı yoktur.

    Köpeğinize balık kılçıklarıyla tavuk gibi ufak kümes hayvanlarının kemiklerinin verilmesi, sindirim sistemine takılmaları ve batmaları gibi istenmeyen rahatsızlıkların meydana gelmesine neden olacağından tercih edilmemelidir.

    Köpeklere asla çok sıcak yada çok soğuk yiyecekler verilmemelidir.

    Evde kendimiz için hazırladığımız salçalı, baharatlı ve yağlı yemeklerin verilmesinin köpeklerde sindirim ve allerjik deri problemlerine neden olabileceği unutulmamalıdır. Köpeklerde allerjik reaksiyonların tedavisi uzun süren, zaman alıcı ve dikkat isteyen bir işlemdir.

    Kuru mamayla beslenen bir köpeğe peynir, salam gibi maddelerin verilmesi gereksiz ve de yanlıştır. Bu tip besin maddeleri de köpeğiniz için allerjik olabilir.

    Köpekler için hazırlanmış ticari mamaların zaman zaman pahalı oldukları idda edilmektedir. Bununla birlikte ticari mamalar dengeli beslenme, yüksek sindirilebilirlik, sağlık, iştahla tüketim, dışkılamada düzen, az dışkı, temizlik ve pratik olmaları bakımından avantajlıdırlar.

    Erişkin (adult) mamaya geçişiniz, köpeğinizin büyümesi durduktan sonra olmalıdır.

    Irklara göre erişkin mamasına geçme yaşı aşağıda verilen tablodaki gibidir.

    Küçük ırk (2.5-10 kg) 8-12 aylık
    Orta boy ırk (10-25 kg) 12-18 aylık
    Büyük ya da dev ırk (>25 kg) 12-24 aylık

    Genel olarak köpeğinizin beslenmesinde bu hususlara dikkat etmeli ve özen göstermelisiniz. Ancak büyük yada dev ırk (erişkin ağırlığı 25 kg’ın üzerinde olan köpekler) bir köpek yavrusu sahibiyseniz bunların dışında size birkaç tavsiyemiz daha olacak.

    Bu tip ırkların gelişim süreci 12-24 ay kadar sürmektedir.

    Büyük ve dev ırk köpeklerde gelişim, hayatlarının ilk aylarında gayet değişkendir. Haftalar geçtikçe vücut ağırlığı ve kemiklerin büyümesi artış gösteririr. Bu tip ırklarda çok hızlı bir canlı ağırlık artışı, kemikler ve eklemlerde düzeltilmesi zor gelişim bozukluklarına neden olduğundan aşırı beslenmeden kaçınılmalıdır. Canlı ağırlık artışı belirli zaman aralıklarıyla düzenli bir şekilde izlenmelidir.

    Köpeklerin yağlanmasına izin verilmemelidir.

    Büyük ve dev ırk köpekler genel olarak bazı ortapedik hastalıklara(osteochondrosis, dirsek displasisi, kalça displasisi gibi) yatkınlık gösterirler. Bu hastalıkların genellikle 4-8 aylık yaş gurubunda görüldüğü ve bazı ırklarda (Alman Çoban köpekleri, Labrador, Rottweiller, Alman Kurt köpeği, Boxer, Golden Retriever, Danua, Dobermen) kalıtsal olduğu bilinmektedir. Yanlış beslenme (aşırı besleme ve fazla kalsiyum verilmesi) bu hastalıklar için risk faktörünü ortaya çıkarır. Büyük ve dev ırk köpekler genetik olarak hızlı gelişim gösterdiklerinden daha fazla risk altındadırlar.

    Bazı köpek sahipleri yukarıda adı geçen hastalıklardan korunmak için mamaya kalsiyum takviyesi yaparak aslında bu rahatsızlıklara neden olmaktadırlar.

    Büyük ırk köpeklere fazla kalsiyum verilmesi kemiklerin gelişimini olumsuz etkilemekte hatta durdurabilmektedir. Böyle olunca kemikler zayıf kalır. Aşırı kilo alımı sonucunda da zayıf olan kemikler bu yükü kaldıramaz ve kemiklerde eğrilik ve kırılmalar şekillenebilir.

    Bu riskleri en aza indirmek, büyük ve dev ırklar için özel olarak geliştirilmiş mamaların kullanılması ile sağlanır. Eğer böyle bir mama kullanıyorsanız hiç bir ilave vitamin ve minerel katkısı yapmanıza gerek yoktur. Ayrıca mama tüketimi kontrol altında tutulmalıdır.

    Köpeğinizin mamasına dışarıdan ekstra bir takım takviyeler yaparken mutlaka veteriner hekiminizin bilgisine başvurun.
    Yavru mamalarının formülasyonları

    Yavru mamaları, yavru köpeklerin büyüme ve gelişme dönemindeki yüksek enerji ihtiyaçlarını karşılamak üzere düzenlenmiştir. Bu mamalar yeterli miktarda kalsiyum, yüksek oranda protein, yağ asitleri, mineral ve vitaminleri içermektedir. Yavru mamaları junior, puppy, growth gibi isimler almaktadırlar.

    Tavuk etli yavru kuru mamaları :

    Büyüme ve gelişme döneminde olan yavruların artan enerji ihtiyaçlarını ve gereksinim duydukları bütün besin maddeleri ihtiyacını karşılar. Protein kaynağı olarak tavuk eti ve tavuk yan ürünleri kullanılmıştır. Bu mamalar ufak ırklar için (2.5-10 kg. arası ağırlıkta, Örn: Pincher, Terrier ) küçük taneli, orta boy ırklar için (11-25 kg. arası ağırlıkta, Örn: Beagle, Spaniel, Cocker ) normal taneli, büyük ve dev ırklar için (erişkin ağırlığı 25 kg. üzerinde olan, Örn: Doberman, Rotweilller ) büyük taneli olarak hazırlanmıştır. Ayrıca bu mamalardaki besin maddeleri oranları da ırkların büyüklüklerine ve ihtiyaçlarına göre farklı miktarlarda ayarlanmıştır.

    Kuzu etli ve prinçli (Lamb & Rıce) yavru kuru mamaları :

    Bu mamalarda protein kaynağı olarak kuzu eti kullanılmaktadır. Yapılan araştırmalar kuzu etinin köpekler için en az allerjik ve hazmı en kolay besin maddesi olduğunu göstermektedir. Bu mamalar besin duyarlılığı olan yavruların beslenmesinde, deri ve tüy sağlığının korunmasında iyi bir seçenektir. Kuzu eti en az allerjik besin maddesi olduğundan dolayı deri ve tüy sağlığı açısından koruyucu ve oluşabilecek problemleri ortadan kaldırıcı özelliğe sahiptir. Bu mamaların konserve formları da bulunmaktadır.

    Yavru mamalarındaki esansiyel yağ asitleri sağlıklı ve parlak bir tüy yapısının, doğru dengelenmiş kalsiyum/fosfor oranı sağlam diş ve kemik yapısının, yüksek kaliteli protein seviyesi güçlü kas yapısının, yüksek sindirilebilirlik az miktarda ve sağlıklı dışkının oluşmasını sağlar. Ancak unutulmamalıdır ki, piyasadaki her ticari mama aynı kalitede değildir. Köpeğinizi, kendisine en uygun olan kaliteli ve profesyonel mamayla beslemek için veteriner hekiminizden bilgi almanız yararlı olacaktır.

    Bu mamalardan başka bazı durumlarda (kusma, ishal) kullanılan, yavrular için özel diyet mamalar da bulunmaktadır. Ancak bunlar veteriner hekim kontrolünde kullanılmalı, veteriner hekimlere danışılmadan kullanılmamalıdır. Çünkü verilecek yanlış bir diyet mama organizmadaki sorunun çözümü olacağına yeni bir problemin ortaya çıkmasına neden olabilir.

    Yetişkin Köpeklerde Beslenme

    Beslenmede asıl olan besinlerdeki yaşam payı ve daha sonrada gelişim payının belirlenmesidir. Köpeklerde tüm canlılar gibi hayatlarını devam ettirecek bir miktar yiyeceğe ve enerjiye zorunlu olarak ihtiyaç duyarlar.

    Bu enerji gıdalardaki protein, karbonhidrat ve yağların belirli oranlarda vücutta girdiği kimyasal tepkimeler sonucu açığa çıkar. Yiyecekler içindeki protein kaynağının önemi çok fazladır. Hayvansal gıdalardaki protein tercih edilenidir çünkü besin değeri fazladır. Ayrıca bitkisel protein kaynakları kullanılarak hazırlanan gıdalarla uzun süre beslenen köpeklerde ishal gibi sindirim problemleri yaşanabilir.

    Beslenmede öncelikle köpeğinizin yaşam payı denilen miktarı dengeli bir şekilde sağlamayı esas almalısınız daha sonrada köpeğinizin ırk ,boyut ve cinsiyet gibi özelliklerini dikkate alarak gelişim payını belirlemelisiniz. Elbetteki küçük ırk bir Terrier ile büyük ırk Labrador’un günlük besin ihtiyacı aynı olamayacağı gibi dişi bir Labrador ile erkek bir Labrador’un ihtiyaçlarıda değişiklik gösterir.

    Ayrıca dikkat edilmesi gereken diğer bir konuda köpeğinizin aktivitesi olmalıdır. Ev içinde yaşayan bir köpekle bahçede yaşayan veya avcılık yapan bir köpeğin enerji gereksinimi farklı olacağından günlük alması gereken miktar da farklılık gösterir.

    Çevre koşullarıda verilecek mamanın miktar ve niteliğinde önem taşımaktadır. Soğuk bir ortamda yaşayan köpeğin günlük enerji ihtiyacı fazla olacağından karbonhidrat ve yağ oranının daha fazla olması gerekir.

    Küçük boy ırklarda (1-10 kg arası ) beslenme

    Küçük ırk köpekler yetişkin canlı ağırlığına 8-12 ayda erşirler. Orta ve büyük boy ırklara oranla daha aktiftirler ve fazla enerji harcarlar. Küçük boy ırkların yüksek enerji ihtiyaçlarının karşılanmasına dikkat ederek uygun mamalar seçilmeli ancak aşırı kilo almaları engellenmelidir. Çünkü narin kemik yapıları bu aşırı yük karşısında deforme olabilir ve özellikle eklemlerde problem yaşayabilir. Enerji kaynağı olarak kullanılan yağların besin içinde protein ile oranına dikkat edilmelidir.

    Orta boy ırklarda (10-25 kg arası ) besleme

    Orta boy ırk köpekler yavru ağırlıklarının yaklaşık olarak 50-60 katı bir yetişkin ağırlığına ulaşırlar. Gelişimleri yaklaşık 18 aylık oluncaya kadar devam eder. Gelişim döneminde uygun ve dengeli bir beslenme ile erişkin ağırlığı kazandırılmalı ve aşırı kilo artışı önlenmelidir. Orta boy ırklarda mama miktarı belirlenirken köpeğinizin ırkı ve aktivitesi göz önünde bulundurularak yapacağınız seçimler veya hazırlanacak diyetler önem kazanmaktadır.

    Büyük boy ırklarda ( 25 kg üzeri ) beslenme

    Büyük ırk köpekler de gelişim süreci küçük ve orta boy ırk köpeklere göre daha uzun sürer. Bu süre yaklaşık olarak 18-24 aylık oluncaya kadar devam eder ve erişkin ağırlığını kazanır. Bu nedenle kilo almasını engellemeli ve gereğinde hızlı büyümesi kontrol altında tutulmalıdır. Bu ırklarda sıkça karşılaşılan eklem problemlerine karşı önlem alınmalı, dengeli vitamin ve minerel oranına sahip mamalar tercih edilmelidir. Eğer ev yemeği ile beslemek söz konusu ise hekiminizin gözetiminde kalsiyum, D vitamini takviyeleri faydalı olacaktır. Büyük ırk köpeklerin beslenmesinde dikkat edilmesi gereken bir konuda mamamın miktarıdır. Vücut ağırlığının fazla olması nedeniyle fazla miktarda mama vermek gerekir. Ancak ani yenilen bu fazla miktardaki gıda midenin aşırı genişlemesine ve mide dönmesi adı verilen çok tehlikeli bir rahatsızlığa neden olabilir. Bu nedenle büyük boy ırklarda verilecek miktar en azından ikiye bölünerek verilmelidir.

    Beslenmede dikkat edilmesi gereken konular

    Yetişkin bir köpeğin gıdasında yüksek oranda protein, karbonhidrat ve yağ bulunmasına dikkat edilmeli

    Günde bir öğün beslenmeli (Öğün sayısı, miktar aynı kalmak koşulu ile en fazla ikiye çıkarılabilir)

    Temiz su sürekli bulundurulmalı

    Aktivitelerden hemen önce ve sonra yemek verilmemeli

    Özel faaliyetleri olan bir köpekse (koşucu, polis köpeği, av köpeği vb.) uygun diyetler hazırlanmalı ve gerekli takviyeler yapılmalı. Bu amaçla yoğun aktivite sırasında vücudu gerek duyacağı oksijen ve demir ihtiyacını karşılanmak amacı ile uygun oranlarda E vitamini ve selenyum gibi elementlerin takviyesi faydalıdır.

    Kalsiyum ve fosfor oranının dengeli olmasına dikkat edilmelidir. Aşırı ve oransız kalsiyumun kireçlenmelere neden olabileceği unutulmamalıdır.

    Irkına özgün erişkin ağırlığının korunmasına dikkat etmeli aşırı kilo veya aşırı zayıflaması önlenmeli

    Sindirilebilirliği yüksek gıdalar tercih edilmeli

    Selülozun gıdasında yeterli bulunmasını sağlamalıdır. Böylece bağırsakların rahat çalışması sağlanacağı için sindirim sistemi hızı artırılmış olacaktır. Ayrıca selüloz doygunluğu artıracağından gıdasında yeterli oranda bulunması faydalı olacaktır.

    Gıdasında yeterli düzeyde vitamin ve mineraller bulundurulmalıdır.

    Köpeklerin sindirim sisteminin laktozu (süt şekeri) sindiremediği dikkate alınmalı ve gıdasında bulundurulmamalıdır.

    Gıda değişimi yapmanız gerektiğinde değişimi ani olarak değil yavaş ve günlük artırımlar şeklinde yapmanız sindirim sisteminin adaptasyonu için önemlidir.
    Günümüzde yetişkin köpekler için profosyonel mama firmaları tarafından köpeğinizin ırkına özgün boyutları üç ana sınıfa ayrılarak tüm gereksinimi olan temel besin maddelerini yeterli ve uygun oranlarda içeren pek çok mama bulunmaktadır. Bu amaçla ;

    Küçük ırk yetişkin köpek mamaları
    Orta ırk yetişkin köpek mamaları
    Büyük ırk yetişkin köpek mamaları
    Yüksek aktiviteye sahip yetişkin köpekler için “performans “
    Allerjik yapıda ki köpekler için “lamb & rice “
    Metabolik hastalığı olan köpekler için de çeşitli “prescription” mamalar bulunmaktadır.

    Yaşlı Köpeklerde Beslenme
    Düzenli ve dengeli bir beslenme tüm canlılarda olduğu gibi köpekler içinde çok önemlidir. Köpeğinizin artık genç olmadığını, daha az hareket ettiğini ve daha az kalori harcayacağını bilmelisiniz.

    Yaşın ilerlemesiyle birlikte vücutta kas dokuda azalma ve yağ dokuda artış olur. Aktivitesi azalan köpeklerde mama miktarını azaltarak obesiteyi (aşırı şişmanlık) önlenlemek gerekir. Aksi halde yaşlılık nedeni ile kapasitesi azalan sistemlerde aşırı bir yük ve baskı sonucu fonksiyonel bozuklukların oluşumu kaçınılmaz olur.

    Eklemler ve kemikler de metabolik fonksiyonlarda da azalma sonucu kalsiyumun yetersiz emilimi ve kalsiyum / fosfor oranında değişim nedeniyle deformasyonlar olabileceğinden gıdasında yeterli ve dengeli bir kalsiyum oranı sağlanmalıdır.

    Kolay sindirilebilen lifli gıdaları tercih etmek yetersiz egzersiz veya prostat gibi bir nedenle gelişen konstipasyonun (kabızlık) önlenmesi için fayda sağlayacaktır.

    Enerji kaynağı olarak kullanılan karbonhidratların gıdasında yeterli düzeyde olmasına özen gösterilmelidir.

    Yaşlanma ile birlikte böbrek fonksiyonlarında yavaşlama veya deformasyonlar olacaktır. Proteinlerin parçalanması ile açığa çıkan amino asitlerin bir kısmı, özellikle azot, böbreklerden süzülüp idrarla dışarı atılır. Filtrasyon kapasitesi azalan böbrekte atılım yavaş olacağından birikim ve buna bağlı problemler meydana gelebileceğinden köpeğinizin gıdasındaki protein oranının düşük olması yararlı olacaktır.

    Vitaminler normal vücut metabolizması için gerekli olup vücutta üretilemezler ancak gıda ile alınır ve karaciğerde depolanırlar. Vitaminlerin noksanlığında bir çok vücut fonksiyonunda bozukluklar oluşabilir. Yaşlılıkla birlikte karaciğerin depolama kapasitesi azalacağından vitaminlerin günlük olarak yeterli düzeyde köpeğinizin gıdasında bulunması gerekir. Ancak unutmayınız ki fazla miktarlarda verilen vitaminler köpeğinizde hayati riskler doğurabilen toksikasyonlara neden olabilir. Bu nedenle günlük verilen miktarın dengeli olmasına özen göstermek gerekir.

    Yaşlı bir köpeğin beslenmesinde dikkat etmeniz gereken konuları şöyle sıralayabiliriz.

    Yemeğinin miktarını azaltarak ve mümkünse 2 öğüne bölerek vermek
    Sindirilebilirliği yüksek, protein ve yağ oranı düşük gıdaları tercih etmek
    Temiz ve yeterli suyu sürekli bulundurmak
    Gerekli mineral ve vitaminlerin takviyesini yapmak (hekimin önerisi ile)

    Ev yemeklerinde gerekli oran ve dengeleri sağlamak oldukça güçtür. Köpeğinizin yaşı ve günlük ihtiyaçları gözetilerek, yağ ve protein oranı azaltılmış, gerekli vitamin ve mineral dengesi sağlanmış yaşlı köpek maması olarak adlandırılan SENIOR mamalar köpeğiniz için ideal gıda olacaktır.

    #77623
    menekse
    Üye

    merhaba az önce dün doğmuş bir rotvailer geldi.annesi diğer yavruları yediği için anneden almışlar.beslenmesi ve bakımıyla ilgili hiiç bir fikrim yok.bide dışksıda biraz koyu renkli. nolur acilyardım edinnnnnnn.

    #77626

    Annelerin bakmadığı yavrularda besleme formülü şu şekildedir..

    İlk 8 günde , günde 8 defa süt verilmelidir…

    8. günden 3 haftaya kadar günde 5-6 defa süt verilmelidir…

    Sütten kesilene kadar ise günde 3-4 defa süt verilmelidir…

    Dışkıdaki koyulaşma ise yeteri kadar süt alamadığına işarettir…
    Programı uyguladığınızda düzelecektir..

    Saygılar Kolay gelsin…

    #77627

    Sütten Kesilme Dönemi:

    Bir çok yavru en geç 8 haftalıkken sütten kesilirler.

    Anne sütünden kesilmelerine yakın yavruların, 4 – 5 haftalıkken, yarı katı gıdalar ile tanıştırılmaları gerekir.

    Bu dönemdekiler için yüksek kaliteli yavru mamaları su ile yumuşatılarak yavrular günde en az üç kez beslenmelidirler.

    Kuru mamaya geçiş 6 haftalığa ulaştıklarında gerçekleşebilir.

    #77635
    menekse
    Üye

    şırıngaylamı yoksa biberonlamı vermeliyim sütü.ve sanırım üşüyor.vücudu soğuk battaniye veya havluya sarsam işe yararmı yada ne yapmalıyım.diğer bilgiler için çok teşekkürler.

    #77639

    Kendi alabiliyorsa biberon daha iyidir..Şırınganın bazen boğaza kaçma riski olabiliyor..Biraz sıcak süt üşümesini giderecektir…

    #77641
    menekse
    Üye

    tekrar teşekkürler.ama son bi soru daha biberonu verdikten 1-2 dk sonra bırakıo tekrar alamasını denemelimiyim yoksa doymuşmudur.kusura bakmayın taksit taksit soruorum.tekrar çok teşekkürler

    #77642

    Bildiğiniz gibi yavru kediler çabuk yorulurlar..Bu nedenle zorlamadan sık aralıklarla vermeniz daha yerinde olacaktır…

    #77644
    menekse
    Üye

    tamam teşekkkürler:)

9 yazı görüntüleniyor - 1 ile 9 arası (toplam 9)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.