- Bu konu 2 yanıt içerir, 3 izleyen vardır ve en son 16 yıl 3 ay önce
Mahmut BABUR tarafından güncellenmiştir.
- YazarYazılar
- 17 Kasım 2007: 09:36 #16698
reco61ÜyeSINAVI KAYBETMEK İSTEYENLERE ÖNERİLER
a) Kötü Arkadaşlar Seçin
Sevgili ÖSS yolcusu! Sınavı kaybetmek istiyorsan, yapman gereken en önemli iş, ders çalışmanın, okumanın boş bir uğraş olduğuna inanan arkadaşının olmasıdır. Sana tek mutluluğun parada dolayısıyla parada ve dolayısıyla zenginlikte olduğunu söyleyen, çok okumakla zengin olunamayacağını, etraftan örnekler göstererek anlatan arkadaşlarını dinle.
Sınava çalışmanın gereksiz olduğunu vurgulayan, hiç çalışmadan da sınavı kazanmanın mümkün olduğunu sürekli dile getiren, bu fikrine önceden sınavı çalışmadan birkaç kişiyi göstererek anlatan arkadaşların olsun.
Genç yaşta bu kadar ders çalışılır mı? Biraz olsun hayatını yaşa.
Dünyaya ot geldin saman gideceksin.
Hayatın güzelliklerini bu yaşta yaşamayacaksın da ne zaman yaşayacaksın.
Bu ineklemenin sonunda ne olacak diyen dostların olsun.
Okumanın hiçbir faydası olmadığını, okuyanların geçim sıkıntısı çektiğini söyleyen, okumak yerine sana kısa yoldan hortumlama usullerini göstererek, köşe dönme taktikleri veren arkadaşın olsun.
“Sakla samanı ders çalışırken yersin” sözünü hayatının gayesi yapmış arkadaşlar seç.
Uğruna mücadele edeceği bir uğraşı olmayan arkadaşlar seç.
Senin çalışmanı kıskanan, bir yerlere gelmeni istemeyen, ders çalışmaya tam otururken, seni gezmeye götüren, sigara ve alkol gibi kötü alışkanlıkları teşvik eden, sana sadece süslü yüzünü gösteren arkadaşların olsun.
Böylesine iyi dostların (!), arkadaşların olursa emin ol ki, ders çalışmaya fırsat bulamazsın. Böylece sınavı kaybetmiş olursun. Seçtiğin arkadaşların da isteği yerine gelmiş olur.
ÖSS’yi kaybetmenin en kısa ve kestirme yolu budur. İster böyle arkadaşlar edinip hayatını zehir edersin. Kötü gününde bu insanları yanında göremezsin. İster bu tip insanların semtine bile uğramaz, tam tersine seni doğruya, güzelliğe, çalışmaya teşvik eden arkadaşlar seçer, mutlu sona ulaşırsın.
Tercih senin sevgili dostum!b) Cep Telefonu Alın, Hatta Cep Telefonunu İkiye Çıkarın…
ÖSS’ye hazırlanan öğrenci, dikkatini dağıtacak her şeyden uzak durmalıdır. ÖSS’yi kaybetmek isteyen öğrenci ise dikkatini dağıtmalıdır. Dikkati dağıtmanın en güzel yolu cep telefonudur.
Cep telefonun sana sağladığı faydalar:
Dersin başına oturursun, yarım saat sonra “hastalık hastası” bir arkadaşın arar. “Bu güzel havada ders çalışılır mı? Haydi gezmeye gidelim” der. Sen yok desen de, bir defa dikkatin dağılmıştır. Ders çalışmaya tam oturacakken mesaj gelir. Mesaja cevap vermek istersin, verirsin de. Karşındaki tekrar mesaj çeker. Böylelikle saatlerce ders çalışmamış olursun.
ÖSS’yi kaybetmek isteyenlere tavsiyem, cep telefonlarını hiç kapatmasınlar, bütün mesajlara cevap versinler. Hatta yatarken bile cep telefonlarına sarılarak yatsınlar. Böylelikle kazanmama amaçlarına en kısa yoldan ulaşmış olurlar.
Cep telefonu en kötü arkadaşın verdiği zarardan daha büyük zarar vermektedir. İçinizdeki düşmandan kurtulmanın yollarını arayın. Aramıyorsanız, merak etmeyin o sizi hedefinizden uzaklaştırmanın yolunu bulacaktır.c) Hedefsiz Yaşamaya Devam Edin
ÖSS’yi kaybetmek isteyen öğrencilerin yapması gereken tek şey, hiçbir hedef tespit etmemek olacaktır. Hedefsiz amaçsız yaşamaya devam etsinler.
Hedef tespit etmenin hayal kurma, kendini avutma gibi boş uğraşlar olduğuna inansınlar. Hedef tespiti yapan insanlarla dalga geçsinler. “Hele ÖSS’ye gireyim. Kaç puan alırsam ona göre hedefimi tespit ederim” vecizesini her gün tekrarlayın. Hayatınızın gayesi yapın. Hatta çerçeveletip odanızın duvarına asın. Size hedef göstermek isteyen insanlarla fazla konuşmayın. Fikrinizi çelip sizi yanlış yola çelebilirler. Hedefsiz, amaçsız ve gayesiz çıktığın bu yolun yanlış olduğunu söyleyenlere aldırış etme. Doğru bildiğin bu yolda emin adımlarla ilerle. Hayatın zevkini çıkar. Nasıl olsa gireceğin bir sınav, hedefini o zaman tespit edersin. “Bu arada dershanelerin erken kayıt avantajlarını da öğren” Bu doğrularla hareket ettiğin müddetçe kaybetmen mümkün değil ama bir ihtimal kaybedersen fazla para ödememiş olursun.d) Evdeki Televizyonları İkiye Çıkarıp, Hiçbir Diziyi, Maçı, Hatta Filmi Kaçırmayın!
Üniversiteye hazırlanan öğrencinin televizyon tutkusunun olmaması gerekir demiştik. Şimdi üniversite boş bir uğraş olduğuna inanan genç arkadaşıma sesleniyorum! Sınav kaygısını, hayattaki olumsuzlukları, stresleri unutmanın en güzel yollarından biri de, günde en az 5-6 saat televizyon seyretmektir. Televizyon seyretmek seni her gün hedefine biraz daha yaklaştırır. Kaybedecek hiçbir şeyi olmayan insanların bir kutuya mahkum olması sevindirici bir olaydır. Özellikle eğitim-kültür-sanat gibi ihtiyaç duymayacağın programlardan uzak durmalısın. Bu programların sana hiçbir faydası olmaz. Bazı arkadaşların üniversiteye hazırlanıyorum diye televizyon az izliyorlar. Bu çok yanlış bir uygulama. Sen sabah kahvaltısını yapmadan televizyonun başına geçmelisin. O kanal senin, bu kanal benim gezmelisin. Çok gören, çok okuyandan daha kültürlü olur. “televizyon kültürü ile hayatta karşılaşacağın her türlü zorluğu yeneceğinden şüphen olmasın.
“Yapılan araştırmalara göre iki saat televizyon izleyen insanın beyin hücrelerinden bir kısmı ölmektedir. Bu hücrelerin tekrar yerine gelmesi için iki hafta egzersiz yapmanın gerektiği de araştırma sonuçlarında belirtiliyor”
Bu gün yapılan televizyon programlarının çoğu gençliği olumsuz etkilemektedir.
Genç dostum! Sen, bir milyon beş yüz bin kişinin katıldığı maratondasın. Seni bu yoldan alıkoyan her türlü engele sırtını dönmelisin. Bunların başında da sana hiçbir yarar sağlamayan televizyon programları gelmektedir. Bu programlardan ne kadar uzak durursan hedefine o derece yaklaşırsın. Çalış genç dostum çalış!
Çalışırsan şu beş beladan kurtulursun: Can sıkıntısı, kötü alışkanlıklar, televizyon, kötü arkadaş ve yoksulluk.e) Okumanın Boş Bir Uğraş Olduğuna İnanın
ÖSS’yi kaybetmek isteyen öğrencilerimize, altın değerinde bir tavsiye daha: Kesinlikle kitap okumayın. Kitap okumanın boş bir uğraş olduğunu ve size bir yarar sağlamayacağına inanın. Size bir gün sorarlarsa; “Dilimizin en yararlı kelimesi nedir?” diye cevabınız şu olsun: “Okumamak.”
Hayatın tüm zorluklarına ancak okumamak ile karşı koyabilirsiniz.
Bugün öğrenmemenin en pratik yolu okumamaktır. Okuyan insanın rahatsızlığı artar. Rahatsız olmak istemiyorsan kesinlikle okuma. “Okuyup da kafayı yiten insanları kendine örnek al. Okuyup da onlar gibi mi olayım?” sözünü kendin için kalkan yap. Eve gelen gazetelerin spor ve bulvar sayfalarına bakmanız yeterli. Diğer kısımlar canınızı sıkabilir. Okumamaya gayret edin. Okuyanlar ne oldu ki? Hepsi geçim sıkıntısı çekiyor. Okumadan kısa yoldan zengin olan insanları kendinize örnek alın. Böylelikle insanlık görevini yerine getirmiş olursunuz.
Genç arkadaşım! Zirveye çıkmanın yolu, okumaktan, ama çok okumaktan geçer. Okumadan insan olmak mümkün değildir. kendini, insanlığı ve dünyadaki olayları oku ki, kedinin farkına varasın.f) Çalışmak”İnekliktir” Demeye Devam Edin
ÖSS’yi kaybetmek isteyenler bilerek veya bilmeyerek çok çalışan arkadaşlarının şevkini kırmak için “inekliyorsun” tabirini kullanırlar.
Genç arkadaşım, sen çalışmanın ne kadar kutsal bir vazife olduğunu bilseydin inan ki çok üzülürdün. Çalışmanın, yorulmanın, acı çekmenin zevkini almayan bir insanın çalışanlara inekliyorsun demesi çok acı vericidir.g) Size Tecrübelerini Anlatanlara Nutuk Atıyor Demeye Devam Edin
ÖSS’ye girecek her öğrenci bu sınavla ilgili tecrübe sahibi insanlardan faydalanmalıdır. Fakat bazı öğrencilerimiz anlatılanları “nutuk” olarak değerlendirip anlatılanları dikkate almazlar.
Sevgili öğrenci! Başka öğrenciler, öğretmenler bizden önce bu yoldan geçmişler, çalışmışlar ve bugünkü duruma gelmişler. Şimdi onların birikimlerinden yararlanmak yerine, onları yok sayarak kendi deneyimlerimizden başarıya ulaşmaya çalışmamız büyük bir yanılgı. Önümüzde çözüme kavuşmuş cevaplar dururken, bunları tekrar bulmaya çalışmak, insan zekasının kabul edeceği bir şey değildir. aklı başında hiçbir öğrenci, karşısında hazır cevapları duran meseleleri tekrar yeni baştan çözmeye çalışmaz. Tecrübelerden yararlanmayı “nutuk” olarak algılayan öğrenci, ÖSS’ye bir adım geriden başlamış demektir. Test çözme tecrübesi, hayat tecrübesi, sınav tecrübesi olan başarılara ulaşan insanları dinlemek, onların tecrübelerinden faydalanmak, yoluna ışık tutacaktır.h) Çalışmayı Sevmeyin… Sorumluluk Duygusu Almaktan Kaçının
ÖSS’yi kaybetmek isteyen öğrencilere tavsiye: Derslerinizi, öğretmenlerinizi, çalışmayı sevmemek kaybetmek için atılan en önemli adımdır.
Sevgili öğrenci, sevgisizlik bütün hastalıklara davetiyedir. Hedefini ve amacını sevmeyen bir öğrencinin başarılı olması mümkün değildir. sorumluluk duygusu taşımayan bir öğrenci başarılı olamaz. Kaybetmek için atılacak en önemli adımlardan biri, sevmemek ve sorumluluk almamaktır. Bunun tam tersi, kazanmanın temel ilkesidir.
Bunun yanında sıralanacak ilkeler:
a) İnternet hayatınızın büyük bir kısmını işgal etsin.
b) Düzensiz ve sistemsiz çalışmaya devam edin
c) Devamlı korku içinde yaşayın.
d) Hayatınızdaki olumsuzlukların karşısında yakının.
e) Hayata karamsar gözle bakmaya devam edin.Genç dostum! ÖSS’yi kaybetmek isteyen öğrencilere yapılan tavsiyelerin tam tersini yaparsan ÖSS’yi kazanırsın. Çünkü sen sorumluluk duygusunun bilincindesin ve hayattan ne istediğini iyi bilen birisin…
17 Kasım 2007: 11:19 #44607 dilaraÜye[size=medium]emeğine sağlık
:bravo: :bravo: :bravo: :bravo: :bravo:
[/size]20 Kasım 2007: 09:41 #44904 Mahmut BABURÜyebunların yarısını yapıp kafkas üniversitesine gelebilirsiniz arkadaşlar teşekkürler:D:D:D
- YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.