1. Anasayfa
  2. Hayvanlar Alemi
  3. Sağlık - Bakım - Beslenme
  4. tükrük bezi taşlarında yeni dönem
1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Yazar
    Yazılar
  • #8947

    Halk arasında safra kesesi ve böbrek taşları kadar yaygın olarak bilinmese de tükürük bezlerinde görülebilen taşlı hastalıklar kişinin yaşantısını çok etkileyebilmekte.

    Yanaklarımızda ve çene altlarında bulunan büyük tükürük bezlerinde taşlar oluşabiliyor. Bu taşlar tükürük bezi kanalını tıkadıklarında hastaların yemek yemeleri işkence haline gelebiliyor.

    Son yıllarca sıkça duyduğumuz tükürük bezi ve hastalıklarıyla ilgili merak edilen tüm sorularımızı Doç. Dr. Erhun Şerbetçi Mynet için yanıtladı.

    Tükürük bezi taşlarının belirtileri nelerdir?

    Tükürük bezinin ağız içerisine tükürük boşaltan kanalları bu taşlarla tıkandığında hastalığın belirtileri ortaya çıkıyor. Yemek yerken yanakta ve çene altında ağrılı şişlikler oluşması en sık rastlanılan belirtidir. Bu durumda tükürük salgısını uyaran ekşili asitli yiyecekler tükürük bezlerinde daha belirgin şişmelere yol açabiliyor ve eğer tükürük bezi kanalı tam tıkanmamışsa bu ağrılı şişlikler yemekten sonra yavaş yavaş küçülüyor. Eğer bu şişlikler hemen küçülmüyorsa, çok ağrılı ve sıcak hale gelmiş ise tükürük bezinde iltihaplanma da başlamış demektir.

    Tükürük bezi taşları ne zaman belirti veriyor?

    Tükürük bezinde oluşan taşlar eğer tükürüğü boşaltan kanalı tıkarsa tükürük bezi şişiyor ve özellikle yemekler sırasında hastaları rahatsız ediyor. Tükürük bezlerinin kanalları 2 ila 3 milimetre çapındadır ve bu boyutlara ulaşmış bir taş tükürük salgısını engelliyor. Tükürük bezi taşları bazen tükürük bezi kanalında hareket halinde olabiliyor. Bu yüzden kanal bazen açık, bazen kapalı olduğundan hastanın şikayetleri her zaman olmayabiliyor. Tükürük bezi şişliği kanal açıldığında küçülüyor ve yeniden kanal tıkanıncaya kadar tamamen normal dönemler olabiliyor. Ancak bu gün biliniyor ki tükürük bezi taşları her sene 1 milimetre kadar büyüdüğü için sonunda kanalı tam olarak tıkıyor ve hastanın ağrılı şişlikleri kendiliğinden geçmiyor.

    Tükürük bezi hastalıklarının teşhisi nasıl yapılıyor?

    Tükürük bezi şişliği şikayeti ile başvuran hastalarda önce basit bir kulak burun boğaz muayenesi yapılır. Arkasından yüzdeki veya çene altındaki şişliğin ultrasonografik incelemesi istenir. 3 milimetre civarındaki taşlar ultrasonografide görülebilir, daha küçük olan taşlar saptanamayabilir, fakat kanal genişlemesi gibi dolaylı belirtiler verebilir. Şüpheli durumlarda tomografi de istenilebilir. Ya da günümüzde olduğu gibi tükürük bezi kanalının içerisine endoskopik yöntemle doğrudan bakmakta mümkündür ki, bu durumda hem teşhis hem de tedavi aynı anda gerçekleştirilebilmektedir. Bu yönteme “sialendoskopi” (Tükürük bezlerinin endoskopisi) adı veriliyor.

    Tükürük bezi taşlarının tedavisi nasıl yapılıyor?

    Yakın zamana kadar kanalı tam tıkamayan taşlarda hasta tekrarlayan antibiyotik ve ağrı kesici ilaçlarla tedavi edilmeye çalışılır ve eğer taş kanalı tam olarak tıkamışsa tükürük bezinin tamamı ameliyatla çıkartılırdı. Günümüzde tükürük bezinin kanallarından girebilen endoskop yardımıyla bu taşlar kanal içerisinden çıkarılıp alınabiliyor. Bu yönteme “girişimsel sialendoskopi” (Tükürük bezine endoskopik yolla kanal içi girişimi) adı veriliyor. Bu işlemin yapılabilmesi için taş çapının kanal çapından çok fazla büyük olmaması gerekiyor. Bazı büyük taşlar ise lazerle daha küçük parçalara kırıldıktan sonra yine kanal içerisinden çıkartılabiliyor. Çok büyük taşlar bu yönteme izin veremeyeceği için tükürük bezinin çıkarılacağı geniş ameliyatlara ancak bu durumda başvurmak

1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.